Bild'in tepesinde 10 yıl

Güncelleme Tarihi:

Bildin tepesinde 10 yıl
Oluşturulma Tarihi: Aralık 28, 2010 12:02

Almanya'da günde 12 milyon okuyucuya ulaşan Bild Gazetesi'nin Genel Yayın Yönetmeni olarak 10 yılını dolduran Kai Diekmann, gazetede yayınlanan bazı haberlerin kendisini de etkilediğini söyledi.

Haberin Devamı

ALMANYA'nın en yüksek tirajlı günlük gazetesi “Bild”in Genel Yayın Yönetmeni olarak 10 yılını dolduran Kai Diekmann, “Gazetede yayınlanan bazı haberler beni de etkiliyor. Ama biz atmamız gereken bu manşetleri atmalıyız” dedi. Günde 3 milyon satan ve pazarları hariç her gün 12 milyon okuyucuya ulaşan “Bild”in 46 yaşındaki Genel Yayın Yönetmeni, bu göreve gelmeden önce gazeteyi terk etmeyi düşündüğünü söyledi. “Bild”in de yayınlandığı Axel Springer Yayınevi'nde 1985 yılında muhabirliğe başlayan Kai Diekmann, 1997 yılında dönemin Yönetim Kurulu Başkanı Jürgen Richter tarafından “Bild”in Genel Yayın Yönetmeni Yardımcısı görevinden alınarak “Springer Yurtdışı Servisi”ne atandı. Bu duruma içerleyen Diekmann, uzun süren bir tatile çıktı. Ancak yaklaşık iki ay sonra kendisine “Geri dön. Yönetim Kurulu Başkanı Richter görevden ayrıldı” diye bir telefon gelince “Yuvaya döndü”. Kai Diekmann, önce “Welt am Sonntag”ın Genel Yayın Yönetmenliğine ve 1 Ocak 2001 tarihinde de “Bild” Gazetesi'nin başına getirildi.

BENİM İÇİN DE ZOR

“Bild” gazetesinin en uzun süreli Genel Yayın Yönetmeni unvanını da kazan Kai Diekmann, Alman Haber Ajansı'na (DPA) verdiği demecinde, “Bu gazete yüksek seslidir, gürültülüdür, duygusaldır ve çoğu kez başkalarının ayağına basar. Bu yüzden Bild'in Genel Yayın Yönetmeni en sevilen gazeteci değildir” diye konuştu.

Diekmann, “Biz Papa'yız”, Almanya'nın eski Cumhurbaşkanı Horst Köhler aday gösterildiğinde “Horst kim?” gibi manşetler atılan “Bild”de yer alan bazı haberlerin kendisinde de iz bıraktığını söyledi. Alman Protestan Kilisesi Başkanı Margot Kaessmann'ın alkollü vaziyette otomobil kullanmasıyla ilgili manşetlerini değerlendiren Kai Diekmann, “Bu gibi haberler insanı etkiliyor. Benim Margot Kaessmann'la çok yakın bir ilişkim vardır. Ona telefon edip, 'Biz de sizinle ilgili çok da olumlu olmayan bir haber yayınlanacak' demek kolay olmuyor. Bu gibi şeyler iz bırakıyor. Ama biz gereken manşetleri atmak zorundayız” dedi.

ARTIK KİMSE UTANMIYOR

Gazetenin merkezini 2008 yılı Paskalya günlerinde Hamburg'dan Berlin'e taşıdıktan sonra “Bild”in yeni bir ivme kazandığını belirten Diekmann, Avrupa'nın en çok okunan gazetesi konumundaki “Bild”in Almanya'daki toplumsal yaşamın her alanından haberleri ilk veren gazete olduğuna da işaret etti. Bir haber atlanması halinde gazetede Kai Diekmann'ın çalışanlarla alaylı bir biçimde dalga geçtiği belirtilirken, medya bilimcilerinden Norbert Bolz, Diekmann döneminde gazetenin daha da bir okunur hale geldiğini söyledi. Bolz, “Ben artık 'Bild' okurken utanan birini tanımıyorum. Alice Schwarzer'den Ernst Elitz'e kadar 'Bild'e yazıyor. Eskiden böyle bir şey hayal bile gedilemezdi” değerlendirmesinde bulundu.

62 KINAMA GELDİ

Kai Diekmann döneminde “Okuyucu Konseyi” oluşturularak gazeteye okur temsilcilerinin de aktif katkıda bulunduğu, aynı zamanda “okuyucu muhabirler” aracılığıyla 2006 yılından beri gazeteye gönderilen 766 bin 604 fotoğraftan 14 bin 500'ün basıldığına da dikkat çekildi. Öte yandan Kai diekmann döneminde gazetenin satış fiyatının 35 Cent'ten 60 Cent'e yükseldiği ve ilan-reklam gelirlelerinin de görülmemiş bir biçimde arttığına da işaret edildi. Bu sayede gazetenin 2010 yılını ekonomik olarak da başarıyla kapatacağı da kaydedildi.

Başta politikacılar olmak üzere çeşitli çevrelerden çoğu kişinin “ayağına bastığı” için “Bild”in Basın Konseyi'ne daha fazla şikayet edildiği ve 2000 yılından beri 62 kınama aldığı da belirtildi. Özellikle internet gazeteciliği yüzünden “Bild”in tirajı Kai Diekmann döneminde 4.3 milyondan 3 milyona düştüğü halde, elektronik olarak okunanlarla birlikte gazetenin günde 12 milyonun üzerinde okuyucuya ulaştığı da açıklandı.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!