Berlin’den ‘ilklerin Kralı’ geçti
Güncelleme Tarihi:
Birleşik Krallık’ın yanı sıra Avustralya, Kanada, Yeni Zelanda’nın da aralarında bulunduğu bağımsız 14 ülkenin daha lideri olan Kral 3. Charles, Kraliçe Camilla ile birlikte hafta ortasında Almanya’ya resmi bir ziyarette bulundu. Bu ziyaret, kelimenin tam anlamıyla bir ‘ilkler ziyareti’ idi.
14 Kasım 1948’de Buckingham Sarayı’nda (Londra) dünyaya gelen Charles Philip Arthur George Mountbatten-Windsor, 8 Eylül 2022’de 96 yaşında ölen ve 70 yılı aşkın süre görevde kalan annesi Kraliçe 2. Elizabeth’in yerine aynı gün Kral Charles olarak tahta oturduğunda, Birleşik Krallık’ın göreve başladığında gelmiş geçmiş ‘en yaşlı Kralı’ idi.
6 Mayıs 2023’te taç giyecek olan ‘taçsız Kral’ Charles, tahta oturmasından bu yana yurt dışına ilk resmi ziyaretini Berlin’e yaptı.
Berlin’de ‘başka ilkler’ de gerçekleşti.
Genelde Almanya’yı ziyaret eden yabancı ülkelerin devlet ve hükümet başkanları, Cumhurbaşkanlığı Bellevue Sarayı ve Başbakanlık binasının önünde askeri törenle karşılanır.
Ama ilk kez alışılagelmişin dışına çıkıldı.
Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier ile eşi Elke Büdenbender, Kral Charles ve eşi Camilla’yı, çarşamba günü öğleden sonra, bir zamanlar iki Almanya’yı birbirinden ayıran tarihi Brandenburg Kapısı önünde karşıladılar.
Federal Meclis’in yanında bulunan Brandenburg Kapısı önüne kırmızı halılar serilirken, Steinmeier ve eşi, Kral Charles ve eşi Camilla’yı Paris Meydanı’nı dolduran halkla birlikte askeri törenle karşıladı.
Bu da bir ‘ilkti’...
FEDERAL MECLİS’TE ALMANCA KONUŞTU
Bir gün sonra bir ‘ilk’ daha yaşandı.
Kral Charles, Federal Meclis (Bundestag) olarak bilinen ve 1999 yılından beri Alman Parlamentosu olarak kullanılan tarihi Reich Meclisi (Reichstag) binasındaki oturum salonunda ‘tarihi bir konuşma’ yaptı.
İkinci Dünya Savaşı’nın sona ermesinin 75’inci yıl dönümü vesilesiyle 15 Kasım 2020’de Federal Meclis’te düzenlenen ‘Halk Üzüntü Günü’ olarak bilinen kurbanları anma etkinliğinde bir konuşma yapan dönemin Galler Prensi Charles, perşembe günü de aynı salonda Birleşik Krallık’ın Kralı Charles olarak kürsüye çıktı.
2020’deki konuşmasında, “Biz hep dost, partner, müttefik kalacağız” diyen Prens Charles, Kral olarak da bu dostluğa vurgu yaptı.
Konuşmasının çok büyük bir bölümünü de Almanca yaptı.
İki ülke ve halkları arasındaki tarihi dostluktan övgüyle bahsetti.
Bu dostluğun ve ilişkilerin daha da geliştirilerek sürdürülmesinden yana olduğunu ve buna önem verdiğini vurguladı.
Annesi Kraliçe Elizabeth’in ölümünden sonra Almanya’nın ve halkının sergilediği duyarlılığı asla unutmayacaklarını söyledi ve teşekkür etti.
İngiltere’nin Avrupa Birliği’nden (AB) kopmasından (Brexit) bahsetmedi ama ülkesinin ve insanlarının Avrupa ile tam bir dayanışma içinde olduğunun altını çizdi.
Bu da bir ‘ilkti’...
İlk kez bir Kral, Federal Meclis’te konuştu.
Tabii Kral Charles, Hitler döneminde kundaklanan, İkinci Dünya Savaşı sırasında büyük hasar gören tarihi Federal Meclis binasının İngiliz mimar Sir Norman Foster öncülüğünde 1990’lı yıllarda şu andaki konumuna getirildiğini hatırlatmayı da ihmal etmedi.
Sol Parti’li bazı politikacılar, “Bir Kral’ın demokrasinin kalbinde konuşmasına izin verilmesini” önceden eleştirdikleri halde, konuşmasını bitirdikten sonra Kral Charles ayakta alkışlandı.
3 gün süren bu resmi ziyaret sırasında Kral Charles ile eşi Camilla’nın ‘halktan birileri gibi’ davrandıkları da gözden kaçmadı.
Brandenburg Kapısı önünde düzenlenen devlet töreninden sonra olduğu gibi, ertesi gün eski Batı Berlin’in ünlü Ku’Damm Caddesi yakınlarındaki Wittenberg Meydanı’nda kurulan ve organik ürünler satılan ‘Biyo Pazar’ı ziyaretleri sırasında da halkla sohbet ettiler.
Pazar yerindeki satıcıların sunduğu organik peynir ve salamların tadına baktıları gibi, kendilerine verilen sandviçleri de geri çevirmediler.
Pazar yerindeki müşteri ve satıcılarla fotoğraf çektirdiler, özçekim (selfie) yapılmasından rahatsızlık duymadılar.
Çevre ve iklim korunmasına verdiği önemle tanınan Kral Charles, Cumhurbaşkanı Steinmeier’le birlikte Berlin’e 80 km. mesafedeki Brandenburg eyaletine bağlı organik üretim yapılan eko-köy Brodowin’i de ziyaret etti.
Organik besili 150 inek, 250 keçi ve 2 bin 400’den fazla tavuğun bulunduğu dev çiftlikte üretilen doğal ürünler hakkında bilgi aldı.
Hatta Steinmeier’le birlikte beyaz önlükleri giyip, özel organik ‘Kral Peyniri’ (Königskaese) bile yaptı.
Yunanistan’ın Korfu Adası’nda doğan babası Philip’in annesi, yani babaannesi Hessen’li asil bir Alman ailenin kızı olan Kral Charles, Almanya’da kendisini ‘buralı’ hissetti.