Güncelleme Tarihi:
*
Berlin’de de devlet dairelerinde, kamu kurum ve kuruluşlarında daha fazla göçmen kökenlinin çalışmasına imkân kılmak amacıyla ‘göçmen kotası’ uygulanması için harekete geçildi.
Berlin Senatosu’nun yaklaşık 10 yıl önce kabul ettiği ‘Katılım ve Uyum Yasası’nda kamu dalında çalışanların sayısının ‘görünür biçimde artırılması’ yer aldığı halde, bu hedefe hâlâ bir türlü ulaşılamadı.
İşte bu yüzden devlet dairelerinde, kamu kurum ve kuruluşlarında işe alımlarda ‘yüzde 35 göçmen kotası’ uygulanmasını içeren bir yasa tasarısı hazırlandı.
Berlin Uyum, Çalışma ve Sosyal Bakanı Elke Breitenbach, hâlâ Berlin’de de hedeften çok uzak olduğunun altını çizerken, “Bu ayıp giderilmeli” dedi.
Evet...
3 milyon 770 bin nüfuslu Berlin’de 1 milyon 320 bin civarında göçmen kökenli insan yaşamaktadır.
Göçmen kökenlilerin 543 bini Alman vatandaşıdır.
Resmi verilere göre Berlin’deki Türkiye kökenlilerin sayısı 182 bin civarındadır. Bunların yarıdan fazlası da Alman vatandaşıdır.
Berlin’de yaşayan göçmen kökenlilerin oranı yüzde 35’i bulduğu halde, devlet dairelerindeki, kamu kurum ve kuruluşlarındaki toplam oranları yüzde 12’yi geçmemektedir.
Evet...
Berlin polis teşkilatında görev alan göçmen kökenlilerin oranı son yıllarda yüzde 30’u geçmektedir.
Bu hiç şüphesiz olumlu bir gelişmedir.
Ancak Berlin gibi farklı kökenlerden insanların yaşadığı çok kültürlü bir kentte bile kamuda görev yapan göçmen kökenlilerin oranı hâlâ bu kadar düşükse, ‘göçmen kotası’ uygulanmadan hedefe ulaşılmasının mümkün olmadığı ortadadır.
Olmayacağı da.
Çünkü bunu yıllardır başka alanlarda da görmekteyiz.
*
Almanya’da kadın sayısı erkeklerden fazla olduğu halde Federal Meclis milletvekillerinin sadece yüzde 31’i kadındır.
Yüzde 50 ‘kadın kotası’ uygulayan Yeşiller’in Federal Meclis kadın milletvekilli oranı yüzde 58’dir.
‘Kadın kotası’ sayesinde Sol Parti’li parlamenterlerin yüzde 54’ü kadındır.
Yüzde 40 ‘kadın kotası’ uygulayan SPD’li milletvekillerinin yüzde 43’ü kadındır.
Yıllardır ‘kadın kotası’ uygulanması tartışmaları sürdürülen CDU’lu milletvekillerinin sadece yüzde 21’i kadındır.
‘Kardeş parti’ CSU’lu 46 milletvekilinden sadece 7’si kadındır.
‘Kadın kotasına’ karşı olan Hür Demokrat Parti’de (FDP) kadın milletvekili oranı yüzde 22’yi, kesinlikle karşı olan sağ popülist Almanya için Alternatif’te (AfD) de yüzde 11’i geçmemektedir.
83 milyon nüfuslu Almanya’da göçmen kökenlilerin oranı yüzde 26’yı bulduğu halde Federal Meclis’teki göçmen kökenli milletvekili oranı yüzde 8.2’dir.
Federal Meclis’teki göçmen kökenli parlamenter oranı Sol Parti’de yüzde 18.8, Yeşiller’de yüzde 14.9, SPD’de 9.8, AfD’de yüzde 8.7, FDP’de yüzde 6.3’tür.
CDU/CSU Federal Meclis grubundaki oran ise yüzde 2.9’dur.
*
İşte tüm bu veriler ‘EŞİTLİK’in büyük harflerle yazıldığı Alman Anayasası’na rağmen, Almanya’da kadınların da, göçmen kökenlilerin de, çeşitli alanlarda hâlâ eşitlikten çok uzak olduğunu ortaya koymaktadır.
Hem de apaçık.
Gönül arzu eder ki bu eşitlik ‘kotasız’ sağlansın.
Çünkü doğru olanı ve doğru olması gereken de budur.
Ama görülüyor ki, ‘kadın kotası’ ve ‘göçmen kotası’ uygulanması hayata geçirilmeden bu mümkün olmayacaktır.