Güncelleme Tarihi:
BAVYERA’nın ikinci büyük kenti Nürnberg’den Arif Taşdelen SPD’nin birinci sıradan adayı olurken, Nürnberg Belediye Meclisi üyesi aynı zamanda Nürnberg Nord Klinik’te sosyal pedagog olarak görev yapan Aynur Kır 6’ncı sıradan aday gösterildi. Taşdelen’in ağabeyi Bayreuth Belediye Meclis Üyesi Halil Taşdelen de kendi bölgesinden 3’üncü sıradan aday oldu. FDP, Nürnberg’den Eser Polat ve Ümit Sormaz’ı aday gösterirken, Erlangen-Höchstadt kentinden de Batı Trakyalı Bülent Ekrem’i milletvekili aday gösterdi. Yapılan son kamuoyu yoklamalarına göre 8 Ekim’de yapılacak seçimlerde Bavyera Meclisi’ne, CSU ile koalisyon ortağı Hür Seçmenler, Yeşiller, aşırı sağcı ve İslam karşıtı parti AfD ile SPD’nin girmesi bekleniyor. FDP’nin ise barajın altında kalacağı görülüyor.
‘TÜRKİYE KÖKENLİLERİN AVUKATI GİBİYİM’
Üçüncü dönem milletvekilliğine birinci sıradan aday gösterilen Arif Taşdelen, “Seçilmem halinde ilk olarak, Türkçe derslerinin okullarda resmi dil olması için uğraşacağım. Yabancı düşmanlığına ve ırkçılığa karşı mücadele edeceğim” dedi. Göçmenlerin zorluk ve sıkıntılarını en iyi göçmenler bildiğinden, gurbetçilerle ilgili ön yargıları ortadan kaldırmak ve gurbetçilerin haklarını savunmak için senelerce çaba sarf ettiğini belirten Taşdelen, şöyle devam etti: “Kendimi Türkiye kökenli insanların avukatı gibi görüyorum. Farklı kültürlerin bir arada bulunması, insanlar için zenginliktir. Gurbetçilerin sorunları arasında yer alan tabut ile defin olayını kaldırıp kefenle defin yolunu açmanın mutluluğunu yaşıyorum. Çifte vatandaşlığın kabul olması için çaba sarf ediyorum. Veliler ana dil eğitim konusunda çok duyarlı. Bu nedenle hedefimde, Türkçenin okullarda resmi dil dersi olarak kabul edilmesini sağlamak olacaktır. Bu yılki seçimlerde Halil Abim ile seçilirsek, Almanya tarihinde ilk defa iki yabancı kökenli kardeş milletvekili olarak görev yapmış olacak.”
‘ÇOCUKLARIM YABANCI DÜŞMANLIĞINA MARUZ KALIRSA ÇEKİP GİDERİM’
“Almanya için mi yoksa Türkiye için mi siyaset yapıyorsun” diyenlere de seslenen Taşdelen, şunları söyledi: “Türkiye’de olup biten konulardan bizleri sorumlu tutmayın. Almanya’da yaşayan Türkiye kökenli insanların Alman siyasetine gereken önemi göstermeleri ve Türkiye’de olan gerginlikleri buraya taşımamaları, ayrıca Türkiye kökenli insanların Alman siyasi partilerde aktif olmaları gerekir. Almanya’da ırkçılık gittikçe artıyor. Sağ partilerdeki yükseliş bunu gösteriyor. Yabancı düşmanlığı eğilimlerin artması durumunda burada büyüyen çocuklarımız 10 sene sonra yabancı düşmanlığına maruz kalacak. Ben yabancı düşmanlığına maruz kalan bir baba olarak diyorum ki, çocuklarım aynı yabancı düşmanlığına maruz kalırsa çekip giderim.”
VERGİSİNİ ÖDEYENE SÜRESİZ OTURUM VERİLMELİ
“Çocuklarımıza ve gençlerimize iyi bir gelecek sağlamak, meslek sahibi gençler görmek istiyorsak, onlarla yakından ilgilenip iyi eğitim almaları konusunda çaba sarf etmeliyiz. Gençlerimizi siyasette görev almaları konusunda teşvik etmeliyiz. Ana dilimize ve gençlerimize sahip çıkmalıyız. Uluslararası dayanışmayı güçlendirmeye yönelik projeler üretmek, tarihe dayanan Türkiye-Almanya arasındaki dostluğun pekişmesini sağlamak için çalışmalıyız. Çalışan, vergisini veren, devlete muhtaç olmayan her vatandaşa sınırlı oturum yerine süresiz oturum verilmesi gerekir. Uzun süre Almanya’da yaşayan vatandaşlarımıza kısa zaman içinde Alman vatandaşlığı verilmelidir.”
ARİF TAŞDELEN KİMDİR?
Arif Taşdelen 1974 Mardin-Savur doğumlu. Türkiye’de ilkokulu bitirdikten sonra 1982 yılında işçi çocuğu olarak Almanya’ya geldi. İş ve İşçi Kurumu’nda meslek eğitimi yaptı. 8 yıl Federal Gümrük İdaresi’nde gümrük müfettişi olarak çalıştı. 1998’de üye olduğu SPD yönetiminde uzun süre görev aldıktan sonra 2005’te Nürnberg Belediye Meclisi’ne seçilerek 2013 yılına kadar bu görevde kaldı. Nürnberg’de yaşayan Bavyera Liyakat Nişanı sahibi Taşdelen, 3 kız çocuk babası. İlk olarak 2013’te milletvekili seçilen Taşdelen, halen Bavyera Parlamentosu’nda milletvekilli olarak görev yapıyor. Taşdelen, 2016-2018 yıllarında Bavyera’da entegrasyonu aktif şekilde şekillendiren ve yönlendiren çalışma komisyonun başkanlığını, SPD’nin kamu hizmeti, entegrasyon politikası ve gençlik politikası sözcülüğünü ve bir müddet SPD Bavyera Teşkilatı Genel Sekreterliği yaptı.
KREŞ VE ANAOKULLARI ÜCRETSİZ OLMALI
SPD’den 6’ncı sıradan tek Türkiye kökenli kadın milletvekili adayı ve aynı zamanda Nürnberg Belediye Meclis Üyesi olan sosyal pedagog Aynur Kır, bu seçimlerin göçmenler açısından önemli olduğunu söyledi. En önemli konulardan birinin ise eğitim olduğunu belirten Kır, şunları söyledi: “Çocuklarımız geleceğimizdir. Diğer eyaletlerde ücretsiz olan anaokulu ve kreşler maalesef Bavyera’da ücretli. Özellikle anaokulları başta olmak üzere üniversiteye kadar Bavyera’da eğitim alan 780 bin öğrencinin ücretsiz eğitim alması şart. İyi bir eğitim ve fırsat eşitliği verilmeli. Ailenin maddi durumu ne olursa olsun, her çocuk eşit şekilde aynı eğitimden yararlanmalı. Eğitimde öğretmen açığımız var, sınıflar çok büyük, çocuklarımız okulları diplomasız terk ediyor. Farklı kesimlerden gelen çocuklarımıza fırsat eşitliği sağlanmalı. Bu da öğretmen açığını kapatarak, öğretmenin yanı sıra pedagog ve diğer eğitim elemanlarını okullarda görevlendirerek olur.”
‘DİPLOMA DENKLİĞİ SAĞLANMALI’
“Bavyera Eyalet Meclisi’ndeki 197 milletvekilinin 50’sinin kadın ve bu 50 kadının da sadece 8’inin göçmen kökenli olduğu söyleniyor. Bunun da sadece üçü Türkiye kökenli. Toplumların meclislerde temsil edilmesi gerektiğine inanan biri olduğumdan ‘Meclis’teki kadın sayısının artması gerekir’ diye düşünerek aday oldum. Eğitimden sağlık sektörüne, mühendislikten gastronomi gibi her alana yönelik kalifiye işçi gücünün önünü SPD’nin açabileceğine inanıyorum. Her alanda olduğu gibi sağlık hizmeti, yaşlı ve hasta bakımı alanında da vasıflı işçi açığı bulunuyor. Giderek yaşlanan bir toplumda önümüzdeki on yıllarda daha fazla yaşlı ve hasta bakıcısına ihtiyaç duyulacak. Hem hastanede çalışma koşullarının düzeltilmesi, gelirin yükselmesi hem de dışarıdan gelen göçmen kökenli bakıcıların diploma denkliklerinin hızlandırılması lazım. Bu ne yazık ki Bavyera’da çok yavaş işliyor.”
‘GÖÇMENE OY HAKKI TANINMALI’
“Ekoloji alanında Bavyera’da gereken yaptırımlar ne yazık ki olmadı ve biz bugün bu yüzden yüksek enerji fiyatı ödüyoruz. Rüzgâr ve güneş enerjisi kullanımının Bayvera’da bu kadar gecikmesi, CSU’nun zamanında gereken yatırımları yapmamasından kaynaklanıyor. Geç kalınmış bir durumdayız. Gençlerimize ve çocuklarımıza daha yaşanabilir bir dünya bırakabilmek için bir an önce bu alanda yatırım yapılmalı. Bu bizim en büyük görevlerimizden biri. Bu ülkede çalışan, vergisini veren ve oturumu bulunan her göçmen yerel seçimlerde oy kullanmalı. 60 küsur yıldır burada yaşayan ve buraya hizmet vermiş olan toplumumuzun seçme hakkı en doğal hakkıdır. SPD olarak çifte vatandaşlığı ve yerel seçimlerde seçme hakkını (Alman vatandaşı olmadan) programımızda her zaman en ön planda tuttuk. Çifte vatandaşlık federal konseyden geçti, Federal Meclis’te onanması gerekiyor. Koalisyon partileri konseyin kararını onayacaktır, bu konuda vatandaşlarımızın endişesi olmasın. Yerelde oy hakkına Başbakan Markus Söder ılımlı bakmıyor. Biz bu konuyu parti programımıza aldık ve hükümette görev aldığımızda (Bavyera) ilk icraatlarımızdan biri olacak.”
‘DEMOKRAT PARTİLERİ SEÇİN’
“Vatandaşlarımızdan sandığa gidip, demokrat partileri seçmelerini rica ediyorum. Antidemokrat, yabancı karşıtı partilerin çok ilgi gördüğü ve ırkçı söylemlerin çoğaldığı bir Bavyera, modern bir Bavyera olamaz. Nüfusun neredeyse 3.8 milyonu göçmen kökenli. Başbakan Söder ne yazık ki koalisyon partisinin başkanı Aiwanger’i ırkçı söylem ve hareketlerine rağmen görevde tutuyor. Bu da ırkçı partilerin oy oranını artırıyor. Bavyera daha modern, iyi bir göçmen politikası olan, yaşanabilir bir eyalet kalmayı başarmak zorunda, ırkçı iklim ve politikaya zemin yaratılmamalı. SPD olarak her zaman ırkçı yaklaşımların hemen önünü kestik, her alanda her vatandaşın eşit şart ve imkânlara sahip olmasını sağladık. 8 Ekim’de seçime giderek, demokratik hakkınızı lütfen kullanın. Tüm Orta Frankonya’da SPD listesinin altıncı sırasında 506’nın önüne bir çarpı koyulması yeterli.”
AYNUR KIR KİMDİR?
1969’da Augsburg’da doğan Aynır Kır, Türkiye kökenli işçi ailenin 4 çocuğundan biri. İlk ve lise eğitimini Augsburg’da tamamladıktan sonra 1992’de üniversite eğitimi için Nürnberg’e geldi. Staja başladığı Nürnberg Hastanesi’nde 25 yıl psikiyatri dalında sosyal pedagog ve aile terapisti olarak çalıştı. Mesleğinin yanı sıra 15 yıldır ‘Depresyona Karşı Nürnberg Birliği’nin ikinci başkanlığını yapıyor. 2010’da SPD’ye üye olarak aktif siyasete başladı. Kısa süre sonra başkanlık görevini üstlendi ve 2014’te Nürnberg Meclis Encümeni oldu. Meclis üyeliğinin ilk döneminde sağlık, entegrasyon, spor ve eğitim ve çevre alanlarında çalışmalarını yürüttü. Şimdi ise personel ve organize, ekoloji ve trafik-ulaşım komisyonlarında çalışmalarımı sürdürüyor. Üç yıldır semt sivil toplum kuruluşu Vorstadtverein Gleisshammer-St.Peter’in başkanlığını yapıyor.
PARLAMENTOYA AÇILAN PENCERENİZ OLACAĞIM
FDP’nin Erlangen-Höchstadt kentinden milletvekili adayı gösterdiği 45 yaşındaki Bülent Ekrem, 2018’deki seçimlerde tarihi bir sonuç aldıklarını, tercih seçim listesinde 7 basamak rakiplerimin önüne geçtiğini söyledi: “8 Ekim’de yapılacak seçimlerde sizlerin desteğiyle iki basamak daha yukarıya ismimizi yazdırıp bu seçimi alacağımıza inanıyorum. Lütfen tüm Orta Frankonya bölgesinden FDP listesi 10 numaraya bir çarpı işareti koyarak desteğinizi verin. Eğitim, spor ve ekonomi... Bu üç konu benim olmazsa olmazlarım. Her üç konu hakkında siyasi tecrübem var. Almanya Federal Meclisi’nde vekilimize çalışmalarında eşlik etmem nedeniyle, sorunları ve çözüm yollarını çok iyi biliyorum. Almanya’ya gelen göçmen çocuklarımız Almanca dil bilgisinden yoksun olmalarına rağmen normal sınıflara gönderiliyordu. Çocuklarımız ya başarısız oluyor ya da zihinsel engelli okullarda okutulması isteniyordu. Bu durumu gerekli mercilerle görüştüm. Çocuklar artık bir yıl Almanca dil öğrendikten sonra eğitim yılına hazırlanıyor. Biz lafla değil, icraatlarımızla gündeme geliyoruz. İslami usullere göre defin işlemine parti olarak katkı ve yasalaşması için onay verdik, çalışmalarda destek çıktım, NSU Araştırma Komisyonu’na Mathias Fischbach Erlangen vekilimiz katıldı, kendisine birçok çalışmada eşlik ettim. Bölgemde yurt dışından göç eden öğrencilere hazırlık sınıflarının açılması için çalışmalar yaptım ve açıldı. Çifte vatandaşlığı partim destekledi, komisyon görevlisiyken katkı sağladım.”
BÜLENT EKREM KİMDİR
45 yaşındaki Bülent Ekrem, Batı Trakya/İskeçe İnhanlı doğumlu. Evli ve iki çocuk babası olan Ekrem, 8 yaşında Almanya’ya geldi, eğitimini Herzogenaurach ve Erlangen Meslek Lisesi’nde tamamladı. 4 yıl Federal Meclis Ofisi, 4 yıl eyalet komisyonu üyeliği ve Erlangen-Höchstadt Landratsamt/Kaymakamlık’ta grup amiri SG70 yaptı. Şu an bir hotelde yöneticilik yapıyor.
UYGUN FİYATA ALINABİLECEK EVLER YAPILMALI
Bayreuth Belediye Meclis Üyesi Halil Taşdelen, Ober Frankonya (Üst Frankonya) bölgesinden üçüncü sıra SPD milletvekili adayı gösterildi. Taşdelen, “Uygun fiyata satın alınabilecek ve kirası ödenebilecek sosyal evler yapılmalı. Gençlerin kötü alışkanlıklardan korunabilmesi için onlara sporu sevdirmeliyiz. Daha iyi kullanımı olacak spor salonları yapmalıyız. Din, dil, ırk, cinsiyet ayırt etmeksizin aynı haklara ve aynı sorumluluklara sahip olunabilmesi için Türk sivil toplum kuruluşlarının bir çatı altında faaliyet göstermesinin önü açılmalı” dedi.
HALİL TAŞDELEN KİMDİR?
BAYREUTH’ta yaşayan iki çocuk babası Halil Taşdelen, 1973 Mardin-Savur doğumlu. İlkokul, ortaokul ve meslek okulunu Savur’da tamamladı. Meslek Yüksek Okulu’ndan inşaat teknisyeni olarak mezun oldu. Alman Federal Demiryolu’nda inşaat teknisyeni olarak çalıştı. Bayreuth halkı için yaptığı hizmetler nedeniyle Bayreuth Belediyesi Altın Liyakat Madalyası alan Halil Taşdelen, Bayreuth’ta yaşayan yabancıların karşılaştığı sorunların çözümü için 2012 yılında Yabancılar Uyum Meclisi’nin kurulmasını başardı. Tekirdağ ile Beyreuth’un kardeş şehir olmasına öncülük etti. Bayreuth ve çevresinde yaşayan Müslümanlar için 2009 yılında birinci, 2022 yılında ikinci Müslüman mezarlığında İslami kurallara uygun defin olayını Bayreuth’ta gerçekleşmesini sağladı. Taşdelen, kentteki spor kulüplerinde başkanlık da yaptı.