Başsavcılık iddianameyi hazırladı

BAŞSAVCILIK tarafından yapılan yazılı açıklamada, o dönemde görevde olan Kalaycı’nın, 2019 yılındaki düğününü planlayıp organize eden reklam şirketine ücret ödemediği, ancak Berlin Sağlık Senatörlüğü’nün daha sonra aynı şirkete ihale vererek ‘kıyak yaptığı’ iddiası yer aldı. Eski Senatör Dilek Kalaycı’nın ihalenin verilmesinde nüfuzunu kullanma şüphesinin yanı sıra aynı iddianamede 58 yaşındaki reklam şirketi sahibiyle ilgili olarak ‘rüşvet vermek’ iddiasına da yer verildi. Berlin Başsavcılığı’nın iddianamesine göre, 2016-2021 yıllarında Berlin Sağlık Senatörü olan Dilek Kalaycı, 2019 yılındaki düğününü planlaması ve organize etmesi için bir reklam şirketi ile anlaştı. Söz konusu şirketten 11 bin 240 Euro değerinde hizmet aldığı halde hiçbir ödemede bulunmadı. Kalaycı bir fatura talep etmediği gibi, anlaştığı reklam şirketi de kendisine bir fatura göndermedi. Ancak daha sonra Berlin Sağlık Senatörlüğü’nün gençleri bakıcılık dalında meslek eğitimi yapmaya teşvik etmeyi içeren 267 bin 830 Euro’luk projenin ihalesi aynı reklam şirketine verildi. Bu ihaleden reklam şirketi sahibinin 9 bin 450 Euro, şirketin de 7 bin 420 Euro kâr ettiği düşünülüyor.

İDDİALARI REDDETTİ
2001-2021 yıllarında Berlin Eyalet Parlamentosu milletvekili, 2011-2016’da Berlin Eyalet Çalışma, Uyum ve Kadınlar Senatörü, 2016-2021’de Berlin Eyalet Sağlık, Bakım Eşit Haklar Senatörü olarak görev yapan ve 2021 yılında aktif politikayı bırakan SPD’li Dilek Kalaycı, kendisine yönelik tüm suçlamaları reddetti. Kalaycı’nın avukatı tarafından yapılan yazılı açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Müvekkilim Kalaycı, kendisine yönelik suçlamaları şiddetle geri çevirmektedir. Kendisi bu iddialar ortaya çıkıncaya kadar hep söz konusu reklam şirketinden alınan hizmetlerin ve şirkete yapılan ödemelerin kurallara uygun olduğundan hareket etmiştir. Ayrıca kendisinin ödenmemiş bir hizmet aldığından da haberi yoktur. Bayan Kalaycı, hiçbir şekilde ve hiçbir zaman görev sorumluluklarını ihlal etmemiştir. Yapılan geniş kapsamlı soruşturmalar iddiaların da inandırıcı olmadığını ortaya koymuştur. Bayan Kalaycı’ya yönelik iddiaların ana duruşmada da onaylanmayacağından hareket ediyorum. Bu nedenle bir mahkeme somut karar verinceye kadar masumiyet karinesi (suçsuzluk ilkesi) Kalaycı için de geçerlidir.”