Başarının sırrı takım ruhu

Yıl 1968. Almanya’ya gidecek olan Mustafa Yüzer’i İstanbul’da muayene eden yetkililer "Amca senin bir bacağın kısa. Gidemezsin" derler. Kireç ocağında çalışırken bacağı kırılan ve bu nedenle bir ayağı kısa kalan Kahramanmaraş/Pazarcıklı Mustafa Yüzer, "Ben buradaki herkesten sağlamım ve inşaat ustasıyım, hangi yükü gösterirseniz kaldırırım" diye diretir. Yüzer, yetkileri ikna edince Almanya’ya inşaat işçisi olarak gelir. Böylece yıllar sonra bugün Almanya'da başarılı şirketlerden LY Firmengruppe'ye(Lang- Yüzer Şirketler Gurubu) giden yolun ilk adımı atılmış olur. Mustafa Yüzer daha sonra memlekette kalan 6 erkek çocuğuyla karısı Döne’yi de yanına aldırır. Artık ailecek kentlenip gece gündüz çalışırlar.

Yüzer Ailesi'ni sıfırdan zirveye taşıyan yolda katedilen kilometre taşlarına gelince...

1987`de Alman ortak Bernd Lang ile kauçuk mamullere son işlemi yapan HKL kurulur. 1990'da demir işleme tesisi STABA, 1992'de Endüstriyel Bakım şirketi LKY, 1995'de kuru buz tesisi faaliyete geçer. Aralarında Boss, Stabilo, Joop gibi dünya markalarına şeffaf ambalaj üreten 100 yıllık SKK firması 1996'da satın alınıp gruba dahil edilir. 1997'de hastane, laboratuar gibi tesislere özel kapı üreten ZAK şirketi gruba katılır. İşler giderek büyür ve grup Türkiye'ye açılır. 1996’da Çerkezköy'de yaklaşık 150 işçinin çalıştığı Lang/Yüzer Otomotiv A.Ş. faaliyete geçer. Bugün yaklaşık toplam 1200 işçinin çalıştığı ve iki haneli milyonlarla ifade edilen ciro yapan grup Almanya'da orta Hessen bölgesinde Pirelli'den sonra en büyük işveren konumunda...

1974'de Almanya'ya 13 yaşında gelen LY Şirketler Topluluğu Yönetim Kurulu Başkanı Aziz Yüzer (48) "Ailecek çok çalışıp bugünlere geldik. Ancak büyüme yolunda akılcı bir plan uyguluyoruz. Her işin başında profesyonel yöneticiler var. Ayrıca başarımızın sırrı takım ruhu ve ekip olarak çalışmamızda da yatıyor. İş hayatında rekabet artıyor. Bireysel başarılar uzun vadede şirketleri ileri taşıyamıyor’ diyor.

LY Grubu özellikle lastik sektörüne büyük çapta hizmet veriyor. Örneğin, Pirelli’nin Türkiye de dahil dünyanın sekiz ülkesindeki fabrikaları için lastiğin ilk çatısı olan pişirme torbasından onbinlercesini taşeron olarak üretiyor. Pirelli de üzerine lastiği imal ediyor.

„Lastik üretimände 10-15 binden sonra kalıbın temizlenmesi gerekiyor. İşte bu alanda Avrupa çapında rakibimiz yok. Alman Continental firmasının geliştirdiği özel robotlardan anlaşmamız gereği dünyada sadece bizde var. Bu robotlarla Avrupa’da hemen tüm lastik firmalarının kalıplarını özel teknolojiyle biz robotla temizliyoruz. Bu alanda yakında ABD ve Türkiye’ye açılacağız. Anlaşmalarımızı yaptık. Rusya da hedeflerimiz arasında’ diyen Aziz Yüzer şunu sözlerine ekliyor.

„Özellikle otomotiv sektöründeki kriz bizi de etkiledi. İşçi sayısını 200 kadar azaltmak zorunda kaldık. Ama şimdi krizin etkisinin giderek hafiflediğini görüyoruz.“

Vakit buldukça tenis ve golf (Handikap 32) oynayan Aziz Yüzer, aynı zamanda Avrupa Pazarcıklılar Federasyonu başkanlığını yapıyor. „Bir gece düzenledik. Bin kişi gelir dedik. İnanın Avrupa’nın dört bir yanından dört bin Pazarcıklı geldi. Salona sığmadık. Buradaki kasabanın tarihine geçti. Belediye Başkanı ve İtfaiye Müdürü böyle mahşeri kalabalık ilk kez oluyor dediler.

Türk Alman Sanayi ve Ticaret Odası (TD IHK) kurucularından ve iki yıl önce yılın işadamı seçilen Aziz Yüzer, geliri dünyanın dört bir yanındaki fakir çocuklara gönderilen takvimi gururla gösteriyor.

İşverenlerin kurduğu saygın vakıflardan ‘Die Strahlemann Vakfı’ adına belirli sayıda yaptırılan değerli takvimin her yaprağında bu yıl Türkiye’deki çocukların fotoğraflarının yer alması için gereken her türlü desteği LY grubu olarak sağlamışlar.

LY Grubu’nun merkezi Michelstadt’ta Mömlingen ırmağının çevirdiği 30 dönümlük bir adada kurulu. LY Grubunun her yaz düzenlediği Geleneksel Ada Festivali’ni bölge halkı iple çekiyor. Sanat, politika, iş dünyası ve yerel halktan toplam 500 kişinin davet edildiği festival bölgede günlerce anlatılıyor. Aziz Yüzer, ‘Bu yıl kriz dolayısıyla ilk kez iptal ettik. Binlerce kişinin işsiz kaldığı bir dönemde doğru olmazdı.’ diyor.