Güncelleme Tarihi:
Aşağı Saksonya Eyalet Başbakanı David McAllister ile Sosyal, Kadın, Aile, Sağlık ve Uyum Bakanı Aygül Özkan, eğitim ve Almanca'nın uyum için iki anahtar unsur olduğunu belirtiriken, çovuk yuvalarının uyumun gerçekleşmesinde çok etkin bir rol oynadığına da dikkat çektiler.
İskoç kökenli McAllister ve Türk kökenli Aygül Özkan, Hannover'deki başbakanlık makamında Hürriyet'in sorularını yanıtladır.
- Her ikinizin ismi alışılmış Alman isimleri değil. İsimleriniz sizin için bir dezavantaj oluşturdu mu?
McAllister: Çocukken McAllister isminin Hüseyin veya Yılmaz isimlerinden farklı olduğunu biliyordum. Ama dışlandığıma dair bir tek örnek bile gösteremem. 'İskoç eteği giyer misiniz?' veya 'İskoçlar cimri midir?' gibi meraktan kaynaklanan sorular soruluyordu.
Aygül Özkan: İnsanlar meraktan soruyor. Dışlamak istediklerinden değil. Ben bunu fırsat olarak görüyorum. Bazen ismimdeki “ö” ve” ü” harflerinden dolayı zorluk yaşadım.
- Almanca'nın eğitimde ve meslek eğitiminde önemli olduğu biliniyor. Böyle oludğu halde Bakım Parası hayata geçirildi. Sizce bu bir çelişki değil mi?
McAllister: Uyum için iki önemli anahtar var. Biri eğitim diğeri Almanca’nın öğrenilmesi. Her ikisinde de çocuk yuvaları, kreşler önemli bir rol oynuyor.
Bakım parası üç yaşına kadar çocuklar için, yani yuvaya gitmeden önce ödeniyor ve bu zaman esnasında çocuklarına evde bakmak isteyen aileleri desteklemek için düşünülmüş. Her aile meslek hayatını ve aile yaşamını nasıl biraraya getirebileceğine kendisi karar verebilmeli.
Aygül Özkan: Bakım Parası olsa da olmasa da göçmen kökenliler için bu bir güven sorunu. Kreşlerde daha çok göçmen kökenli eğitmenlere görev vermemiz gerekiyor.
- Türk kökenlilerle ne tür tecrübeleriniz oldu?
McAllister: 2010 yılında ilk kez Türkiye‘ye gittim. İstanbul'a. Şehir beni çok etkiledi. Özelikle şehrin ne kadar genç ve dinamik olduğunu gördüm.
- Sayın McAllister kaç vatandaşlığınız var?
McAllister: İki. Hem Alman hem de İngiltere vatandaşıyım.
Aygül Özkan: Bir. Sadece Alman vatandaşıyım.