Bah?eli'den AKP'ye 'türban' sitemi

Bah?eli, "Unutulmaması gereken husus, bugün üzerine sınır ötesi harekat yapılan bölücü terörist unsurların menşeinin maalesef Türkiye i?indeki mihraklar ve ihanet odakları olmasıdır. Bu nedenle icra edilen kara harekatının kalıcı ve etkili olabilmesi i?in yalnızca sınır ötesinin değil, sınır berisinin de etkisiz hale getirilmesi gerekmektedir" dedi. Bah?eli, TSK'nin görevini tamamlayıp yurt i?indeki birliklerine dönerken, hassas noktalarda kuvvet bırakarak 'güvenlik kuşağı' oluşturması gerektiğini savundu. Bah?eli, türbanla ilgili de Y?K Kanunu'nun ek 17'nci maddesi konusunda AKP'nin tutumunu eleştirerek "Biz, bizimle mutabık kalarak taahhüt i?ine girmiş siyasal muhataplarımızdan da aynı fazilet ve ahlaka sahip olduklarına inanmak isteyen köklü ve erdemli bir siyasal geleneğin temsilcisiyiz" dedi.

MHP Lideri Bah?eli, partisinin Meclis grup toplantısında, Irak'ın kuzeyine düzenlenen kara harekatı ile türban ve Y?K Kanunu'nun ek 17'nci maddesine ilişkin tartışmaları değerlendirdi. Mehmet?iğin, olumsuz hava ve coğrafya şartlarına rağmen iftihar edilecek bir mücadele i?inde olduğunu belirten Bah?eli, eksi 20 derece soğuk altında, karla kaplı yüksek bir coğrafyada, 35 kiloluk te?hizatı taşıyarak yürütülen operasyonun her türlü takdirin ve övgünün üstünde olduğunu söyledi. Genelkurmay'dan yapılan a?ıklamalardan, teröristlerin yuvalandığı noktaların ele ge?irildiği ve ?ok sayıda teröristin etkisiz hale getirildiğinin anlaşıldığını ifade eden Bah?eli, "Bu kürsüden Milliyet?i Hareket mensuplarını, milliyet?i ve ülkücü gen?liği canı gönülden hissettiklerini bildiğim derin acıları, aziz şehit naaşlarının kaldırıldığı mukaddes meydanlarda paylaşmaya bekliyorum" diyerek, MHP'lileri şehit cenazelerine katılmaya ?ağırdı.

"ŞEHİTLER ?LMEZ VATAN B?L?NMEZ"

Temennilerinin en az kayıpla en büyük başarının gelmesi, teröristlerin ve terör yuvalarının ele ge?irilerek ?eyrek yüzyıldır süren ihanete kesin olarak son verilmesi olduğunu kaydeden Bah?eli, "şehitler ölmez, vatan bölünmez" dedi. PKK terör örgütünün yıllardır Irak'ın kuzeyinde yuvalandığı, Barzani'nin hoşgörüsü ve desteğiyle faaliyetlerini serbest?e sürdürdüğü ve ABD'nin ise verdiği bütün sözlere rağmen teröristlere karşı son aylara kadar hi?bir müdahalede bulunmadığını kaydeden MHP lideri, şunları söyledi:

"Daha önceki operasyonlardan farklı olarak bu harekat son beş yıldır, aziz milletimizin birikmiş beklentilerinin, öfkesinin dışa yansımasının bir ifadesidir. Yapılmaya başlanan operasyon i?in önce hükümetin ve sonra uluslar arası gü?lerin harekete ge?irilmesindeki zorluk dikkate alındığında bu ortamın ?ok iyi değerlendirilmesi, harekatın siyasal, psikolojik, diplomatik ve ekonomik anlamda kapsamlı bir topyekun mücadeleye dönüşmesi elzemdir. Bu itibarla, ilk bölücü terör eyleminin başladığı 1984'den bu yana ge?en yirmi dört yıl boyunca, milletimize musallat olmuş terör belasının tamamen ortadan kaldırılması ve işbirlik?ilerinin susturulması i?in,icra edilen kara operasyonu ile büyük bir fırsat doğmuş bulunmaktadır. Bu operasyonla Türkiye, üzerindeki ?aresizlik ve teslimiyet baskısını kaldırarak, ülke üzerinde oyun oynanmasına izin vermeyeceğini Silahlı kuvvetlerinin gücü ile bir kez daha gösterecektir. Ancak gelişmeler konunun yalnızca Türk Silahlı Kuvvetleri'nin müdahale gücüne ve kabiliyetine ihale edildiğine işaret etmektedir. Anlaşıldığı kadarıyla hükümet, ABD makamları ile yaptığı görüşmelerden elde edebildiği sınırlı imkanları yeterli görmekte, ilave tedbirleri almaktan ka?ınmayı tercih etmektedir."

"KARA HAREKATIYLA EŞ ZAMANLI EKONOMİK VE SİYASAL YAPTIRIMLAR UYGULANMALI"

MHP Genel Başkanı Bah?eli, yapılan harekat sonucunda ka?an PKK teröristlerinin yerel peşmerge reislerine sığınacakları ve izlerini yerel halkın i?inde kaybettireceklerini savunarak, hükümetin yapılan kara harekatı ile eş zamanlı olarak acilen bölge üzerinde ekonomik ve siyasal yaptırımlar başlatması gerektiğini savundu. Bah?eli, "Ancak hükümet yetkililerinin bu konuda yaptıkları a?ıklamalar harekatın kapsamı, hedefleri ve süresi bakımından sınırlı olduğu izlenimi uyandırmaktadır. Bu kapsamda olmak üzere ge?tiğimiz aylarda, MGK toplantılarında konuşulan ve hükümet yetkililerinin de a?ıkladığı arkası gelmeyen tedbirler şimdi uygulanmalıdır. Habur sınır kapısından ge?iş, Irak'ın Kuzeyine ekonomik yaptırımlar ve enerji kısıtlaması hususu acilen değerlendirilmelidir" dedi. Bah?eli, MHP'nin, operasyon kapsamında atacakları her adım i?in siyasi iktidarın ve Mehmet?iğin arkasında olduğunu da kaydetti.

"G?VENLİK KUŞAĞI OLUŞTURULMALI"

Havadan desteklenen kara harekatının, Türkiye'nin meşru, haklı ve gerekli bir askeri gü? kullanımı se?eneği olduğunu kaydeden Bah?eli, hükümetten gelen "dünyayı ikna ettik", "diplomasinin başarısı" gibi gerek?elerle, haklı olunan bir davanın sulandırılmaması gerektiğini belirterek, şöyle konuştu:

"Türk Silahlı Kuvvetleri, görevini tamamlayıp yurt i?indeki birliklerine dönerken, bu hassas noktalarda kuvvet bırakarak 'güvenlik kuşağı' oluşturmalı ve teröristlerin yeniden üslenmelerine izin vermemelidir. Peşmerge yönetiminin PKK teröristlerine yeniden yardım ve yataklık etmemesi i?in caydırıcı davranılmalı, kesin sonu? alınıncaya kadar bölgede kalınmalıdır. Ayrıca dağılan terörist unsurların bölgede yaşayan Türkmen nüfusa zarar vermelerini önlemek amacıyla merkezi Irak hükümeti uyarılmalı, soydaşlarımızın can ve mal güvenliği sağlanmalıdır."

"SADECE SINIR ?TESİ DEĞİL SINIR BERİSİ DE ETKİSİZ HALE GETİRİLMELİ"

Sınır ötesinin yanı sıra Türkiye i?erisinde de bölücülük adına vahim ve haince olaylar yaşandığını savunan Bah?eli, gelişmelerin operasyonların yalnızca silahlı teröristlerle yetinilemeyeceğini, kentleri, kasabaları tutmuş silahsız ihanet odakları ile de etkili bir operasyona ihtiya? duyulduğunu söyledi. Bah?eli şöyle konuştu:

"Milletimiz, sınır ötesi operasyonun protesto edildiği, ellerinde örgüt pa?avraları ile sokaklarda gösterilerin yapıldığı, al bayrağımızın yerlerde sürüklendiği vatan topraklarımızda da devletin kudretini ve kararlılığını gösterecek siyasi iradeyi aramakta ve beklemektedir. Terörle mücadele aslında bölücülükle mücadelenin yalnızca bir bölümüdür. Eli silah tutan bölücüyü zararlı, buna karşılık silahsız bölücüyü meşru ve zararsız kabul etmek, bölücülük ve terörle mücadeleyi sekteye uğratacak en büyük gaflettir. Ancak ne yazık ki, aziz milletimizin bütünlüğüne, devletimizin varlığına yönelik a?ık?a meydan okumalar ve tehditler bu iktidarla sıradan hale gelmiştir. Bugün hi?bir adli takibata uğramadan su? işleme ve bölücülük yapma imtiyazı olan bir zümre türediği ve hatta hükümet tarafından kollandığı a?ık?a görülmektedir. Unutulmaması gereken husus, bugün üzerinde sınır ötesi harekat yapılan bölücü terörist unsurların menşeinin maalesef Türkiye i?indeki mihraklar ve ihanet odakları olmasıdır. Bu nedenle icra edilen kara harekatının kalıcı ve etkili olabilmesi i?in yalnızca sınır ötesinin değil, sınır berisinin de etkisiz hale getirilmesi gerekmektedir."

"YENİ TAVİZ REÇETELERİ T?RKİYE'NİN ?N?NE KONULACAK"

Bölücülüğün bütün cepheleriyle ortadan kaldırılamazsa, muhtemelen yeni taviz re?etelerinin özgürlük ve siyaset adına önümüzdeki dönemde Türkiye'nin önüne konulacağını savunan Bah?eli, "Bu taleplerin ilk işaretleri her ortamda ve platformda a?ık?a dile getirilmeye başlanmıştır. Bunlar, bölücülere yönelik olarak adı maskelenmiş siyasi af, Barzani devletinin tanınması ve Irak'ın kuzeyi ile diplomatik temasın başlatılması, yeni anayasayla üniter yapı ve milli kimliği zayıflatan maddelerin dayatılması, federatif bir yapılanmanın idari mekanizmalar i?inde sinsice yürürlüğe konulması olarak karşımıza ?ıkacaktır" dedi. Kaygılarının terör örgütünün dizginlenmesi adına ?ok kritik stratejik tavizlerin verildiği yönünde olduğunu ifade eden Bah?eli, "?zellikle yıllardır Türkiye'nin terörle mücadelesini ?eşitli mekanizmalar ile oyalayarak sürüncemede bırakan ABD'nin tavır değiştirmiş olmasını, yalnızca diplomasinin bir başarısı olarak yorumlamak safdillik olacaktır" dedi. Bah?eli, 'anadilde eğitim, devlet yapısının yeni esaslara bağlanması, anayasal teminat altında yeni bir ortaklık devleti kurulması, Türkiye'nin idari yapısının yeniden düzenlenmesi, genel siyasi af ve İmralı canisine özgürlük talepleri ve etnik kimliklerle bölücü siyaset yapılması"nın Türkiye'nin önüne yakın zamanda getirileceğini da savundu.

"ATEŞTEN İMTİHAN S?RECİ YENİDEN BAŞLAYACAK"

Başlanılan askeri harekatın bir sonu? değil, ge?mişte düşülen hataları tekrarlamadan girişilecek geniş kapsamlı bir mücadelenin başlangıcı olması gerektiğini de ifade eden Bah?eli, "Bundan yirmi yıl sonra karşımıza yeniden ?ıkmaması i?in hükümet üstü bir karar gerektiren bu süre?te, devletin kalcı ve stratejik bir projeyi geliştirmiş olması ve uygulamaya koyması en samimi dileğimizdir. Tek millet, tek devlet ve tek dil anlayışına itirazların yoğunlaştığı şu günlerde Türk milleti i?in yeni bir ateşten imtihan sürecinin başlayacağını söylemek yanlış olmayacaktır. Bu itibarla, sürdürülen sınır ötesi harekatın Türkiye i?indeki boyutu ile bölücülüğün önlenmesi i?in alınacak tedbirlerin aynı anda, aynı ?er?eve i?inde ve ortak bir vizyon ile değerlendirilmesi ka?ınılmaz bir zorunluluktur" dedi.

AKP'YE EK 17 ELEŞTİRİSİ

Bah?eli grup konuşmasında, türbanla ilgili tartışmaları ve Y?K Kanunu'nun ek 17'nci maddesine yönelik AKP'den gelen a?ıklamaları da değerlendirdi. Y?K Kanunu'nun ek 17'nci maddesi konusunda AKP ve MHP'nin mutabakatının bulunduğunu hatırlatan Bah?eli, beklentilerinin konunun zamana yayılmadan, tahrik ve tartışmalar büyümeden Milli Eğitim Komisyonunda öncelikle görüşülmesi ve karara varılması olduğunu söyledi. Bah?eli, AKP'nin tutumunu ve Meclis Başkanı Köksal Toptan'ın a?ıklamalarını eleştirerek şöyle konuştu:

"Gerek AKP sözcülerinin a?ıklamaları, gerek?e Y?K Başkanlığının Cumhurbaşkanının onayını müteakip uygulamaya yönelik yayınladığı talimat, mutabık kalınan ek 17. maddedeki değişikliğin yasalaşması yönünde tereddüt hasıl olduğunu ortaya koymaktadır.Bu gelişmeler yaşanırken, anayasa değişikliğine bile gerek olmadığına yönelik şahsi fikrini beyan eden TBMM'nin sayın başkanının a?ıklamaları hayretle karşılanmıştır. Sorunun yalnızca Y?K ve üniversitelerin inisiyatifi ile ?özülebileceğini söyleyen sayın Toptan'ın ge?tiğimiz beş yıl boyunca bu değerli önerisini ni?in saklamış olduğu tarafımızca bir türlü anlaşılamamıştır. Gelişmeler ve bazı a?ıklamalar mutabakatın muhataplarından olan Adalet ve Kalkınma Partisi'nin Y?K Kanunu'nun ek 17'nci maddesinde yapılması kararlaştırılan değişikliği sürünceye ve zamana bırakmaya, hatta bundan vazge?meye niyetlendiği yönündedir."

Y?K AÇIKLAMASINA TEPKİ

Y?K Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya ?zcan'ın a?ıklamalarını da değerlendiren Bah?eli, "Y?K Başkanlığının anayasada yapılan son değişikliklerin yeterli olduğuna ve Y?K Kanununda yapılması planlanan değişikliğe gerek olmadığına dair yetkisini aşan yorumu bundan sonra Yüksek öğretimde ?ok sıkıntılı bir dönemin başlayacağını göstermektedir. Şayet Y?K Başkanlığının ek 17'nci maddede yapılacak değişikliğe ihtiya? olmadığına yönelik yaklaşımı kabul görür ise kıyafet konusunda tam bir kargaşa yaşanması ve her tür kıyafetin giyilmesi gibi bir tehlike karşımıza ?ıkabilecektir.Kaldı ki tartışma şimdiden alevlenmiştir. Aceleyle verilmiş Y?K kararı sonucu üniversitelerde, başörtüsü ile girilebilen ve girilemeyen ayrımı doğmuş, uygulamada ?elişkiler ortaya ?ıkmıştır. Bu durum mevcut huzursuzluğu daha da artırmış, üniversite camiasında bölünme ve hizipleşmeleri kuvvetlendirmiştir" diye konuştu.

Bir mağduriyet alanının ortadan kaldırılmasına yönelik başlattıkları bir girişimin, eksik bırakılarak yeni bir mağduriyet ve ?atışma ortamına neden olmasını asla tasvip etmeyeceklerini ifade eden Bah?eli, "Biz bizimle mutabık kalarak taahhüt i?ine girmiş siyasal muhataplarımızın da aynı fazilet ve ahlaka sahip olduklarına inanmak isteyen köklü ve erdemli bir siyasal geleneğinin temsilcisiyiz. ?niversitelere başı örtülü kızlarımızın girmesi yönünde en makul ve ge?erli adımı atan Milliyet?i Hareket verdiği sözlerin bugün de arkasındadır" dedi.