‘Babam yolu gösterdi, ben de yürüdüm’
Güncelleme Tarihi:
Dr. Seval Türkmen, Lüksemburg’da kan kanseri teşhisi konulan ya da şüpheli tüm hastaların kemik iliğini genetik olarak inceleyen, hastalık tedavisine yön veren ve planlayan Lüksemburg Ulusal Sağlık Merkezi’nin Kanser Genetiği Bölümü’nü yönetiyor. Ülke genelinden merkeze gönderilen tüm kemik iliklerini ve kanları ekibiyle birlikte inceleyen Türkmen, kemoterapi tedavilerini izliyor, hazırladığı raporlar doğrultusunda kanser tedavisine yönelik izlenecek yolu belirliyor.
İZMİR 9 Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi mezunu Dr. Türkmen, Türkiye’de bir süre görev yaptıktan sonra Almanya’nın başkenti Berlin’e geldi. Burada, ülkenin en büyük araştırma hastanelerinden biri olan Charite’de uzun yıllar Genetik Enstitüsü Kanser Genetiği Bölüm Başkanlığı görevinde bulundu. Yürüttüğü çalışmalarıyla dikkatleri üzerine çeken Dr. Türkmen, bu kez Lüksemburg’dan gelen teklifi kabul edip ülkenin Kanser Genetiği Bölüm Başkanı oldu. Çalışmalarıyla ilgili bilgi veren Dr. Türkmen, şunları söyledi: “Tüm Lüksemburg’daki kan kanseri teşhisi konulmuş ya da şüpheli hastaların hem moleküler düzeyde hem de kromozom düzeyindeki araştırmalarını yapıyoruz. Ülkede henüz kan kanserinin genetik yapısıyla ilgili detaylı bilimsel çalışma bulunmuyor. Bunu ekibimle birlikte yakında başlatacağız. Toplumsal yapısı kozmopolitlik bir ülke. Bu yüzden araştırmanın sonuçları ilginç olabilir.”
ÇOCUKLARDA İYİLEŞME DAHA YÜKSEK
“Kan kanseri teşhisi konulan çocuk yaştaki hastaların yetişkinlere göre iyileşme oranını daha yüksek. Bunda yaşa bağlı oluşan erişkinlerdeki DNA mutasyonlarının etkisi var. Çocuklarda beze, kansızlık, karın şişliği, herhangi bir dokuda anormal bir büyüme fark edildiğinde derhal doktora başvurmalı ve tüm bunların nedeni detaylı olarak araştırılmalıdır. Deride nokta kanamalar veya morluklar, halsizlik, yorgunluk, kemik ağrısı gibi belirtiler varsa, dalağı ve karaciğeri, bezeleri büyümüşse, akla öncelikle lösemi gelmelidir. Bu durumda hemen bir kan tetkiki ve kesin tanı için gerekiyorsa kemik iliği tetkiki yapılmalı. Ben henüz beş yaşındayken bu hastalıkla tanıştım. Babam o zaman 38 yaşındaydı ve gırtlak kanseri teşhisi konuldu. Kısa bir süre sonra da ameliyat ettiler. Ameliyata girmeden bana ‘Kızım doktor ol. Kanseri araştır. Bu sana vasiyetimdir’ dedi ve ameliyata girdi. Başarılı geçen ameliyattan 8 yıl sonra bu kez beyin kanseri teşhisi kondu. Ve çok kısa sürede onu kaybettik. Babam, o sözleriyle hayatımla ilgili yolu göstermiş oldu, ben de o yolda yürüdüm.”