Güncelleme Tarihi:
İsvi?re'nin başkenti Bern'deki temaslarını tamamlamasının ardından AA ve TRT'nin sorularını yanıtlayan Babacan, iki ülke ilişkilerini dönem dönem olumsuz etkileyen iki ana meselenin varlığına ve bunlardan birincisinin 1915 olayları olduğuna dikkati ?ekti.
"Biliyorsunuz 2003 yılında İsvi?re parlamentosunun bu konuyla ilgili attığı bir adım var" diyen Babacan, bunun da ancak parlamenterler arası daha yoğun temaslarla ve konuyu İsvi?relilerin daha iyi anlamasını sağlayarak aşılacak bir sorun olduğunu düşündüğünü ifade etti.
Türkiye'nin ortak tarih komisyonu teklifinin de halen masada olduğuna işaret ederek, İsvi?re Ulusal Meclis Başkanı Andre Bugnon ile görüşmesinde de bunu tekrar hatırlattığını aktaran Babacan, şöyle devam etti: "Biz her an tarihimizle yüzleşmeye hazırız. Tarihimizden asla korkacak bir şeyimiz yok ve bu tarih komisyonunun belgeler üzerindeki ?alışmasındaki sonu?lara Türkiye olarak şimdiden yüzleşmeye hazırız. Bu kadar kendimizden eminiz. Bunu tekrar kedisine ifade ettim. Tabii bizim bu teklifimiz dünyanın her yerinde ?ok olumlu tepki alıyor ve böylesine a?ık, şeffaf ve işi böylesine bilimsel metodolojiyle ele almaya yönelik teklif kuşkusuz biraz konulara kafa yoran, konulara rasyonel yaklaşan herkesin geniş takdirini görüyor."
T?RK VE ERMENİ DİPLOMATLARIN G?R?ŞMELERİ
Babacan, İsvi?re'nin, Temmuz ayında Türk ve Ermeni diplomatların görüşmelerine ev sahipliği yaptığı hatırlatılarak, bundan sonra da İsvi?re'nin bu anlamda herhangi bir rolünün olup olmayacağının sorulması üzerine, Türk ve Ermeni diplomatların ara ara farklı coğrafyalarda görevleri gereği bir araya geldiğini hatırlattı.
Erivan ziyaretinden sonra diplomatlar arasındaki trafiğin daha yoğunlaştırılmasıyla ilgili Ermenistan Dışişleri Bakanıyla mutabakata vardıklarını anlatan Babacan, "Bundan sonraki dönemde diplomatlarımız daha sık bir araya gelecekler. Bu bir araya gelişler nerede, nasıl olur, bunlar karşılıklı görüşülerek anlaşılacak konular" diye konuştu.
PKK İLE M?CADELE
İsvi?re ile ilişkilerdeki diğer meselenin de PKK terör örgütünün Avrupa'daki faaliyetleri ve özellikle İsvi?re'deki varlığı olduğunu bildiren Babacan, "Bu da hem dünkü görüşmelerimizde, hem de meclis başkanını ziyaretimde gündeme getirdiğimiz önemli bir konuydu" dedi.
Babacan, PKK terör örgütünün sivil toplum kuruluşu görüntüsü altında Avrupa'da pek ?ok ülkede faaliyet gösterdiğine ve Avrupa'da temel hak ve özgürlükler konusundaki toleranstan, genişlikten, bu konulardaki a?ık uygulamalardan bir bakıma istifade ettiğine, hatta bunları istismar edip özellikle kendi faaliyetlerine finansman sağlama konusunda ?alışmalarının olduğuna dikkati ?ekti.
"ADALET BAKANLIĞI HEYETİNİN ZİYARETİ S?Z KONUSU"
Bu konularda uyarılarını yaptıklarını belirten Babacan, İsvi?re Dışişleri Bakanı Micheline Calmy-Rey'le görüşmelerinde tek tek dosyalar, isimler üzerinden ge?tiklerini kaydetti.
Babacan, sözlerini şöyle sürdürdü: "?mit ediyoruz ki İsvi?re makamları bu terör örgütü mensuplarının İsvi?re toprakları üzerinde faaliyet göstermeleri konusunda ?ok daha farklı, ?ok daha ciddi bir duruşa sahip olurlar. Bunları tabii bizim sık anlatmamız gerekiyor. Adalet bakanlıklarımızın birbiriyle belki daha yakın görüşmesi gerekiyor. Kaldı ki Adalet Bakanlığımızdan bir heyetin önümüzdeki dönemde İsvi?re'ye gelmesi söz konusu. İki adalet bakanı arasında da en kısa zamanda bir toplantı olması gerektiğine karar verdik ki bu konuları daha a?ık, yoğun şekilde konuşalım ve dosyalar üzerinden karşılıklı daha ?ok ?alışabilelim diye."
"FAYDALI VE VERİMLİ BİR ZİYARET OLDU"
Bern'deki temaslarını da değerlendiren Babacan, 2001 yılından sonra ilk kez bir Türk dışişleri bakanının Bern'i ziyaret ettiğine dikkati ?ekerek, ziyareti son derece faydalı ve verimli olarak niteledi.
Kasım ayında İsvi?re Cumhurbaşkanı'nın Türkiye'ye resmi ziyaret düzenleyeceğini, İsvi?re Ekonomi Bakanının da Türkiye'yi beraberinde iş adamı heyetiyle ziyaret edeceğini aktaran Babacan, gelecek dönemde yapılacak bu ziyaretlerin de bir bakıma alt yapısını iki günlük temaslarla sağlamış olduklarını söyledi.
Babacan, Calmy-Rey ile baş başa ve heyetler arası uzun görüşmeler yaptıklarını ve iki ülke arasındaki ilişkilerin tüm ve?helerini detaylı şekilde ele aldıklarını, aynı zamanda iki ülkeyi ilgilendiren uluslararası konuları tartışma imkanı bulduklarını bildirdi.
İkili ilişkilerde, hem ilişkilerin derinleşmesi hem de siyasi istişarelerin ?ok daha geniş alanda yapılmasıyla ilgili ek sözleşme imzaladıklarını hatırlatan Babacan, bu ?er?evede kültürel, ekonomik, terörle mücadele, konsolosluk işleri gibi konuları sık istişare etmeyle ilgili kararlar aldıklarını ve hem de hukuki bir anlaşmayla bunun ?er?evesini sağlamlaştırmış olduklarını belirtti.
"DOSTLUK GRUBU KURULMASINI TALEP ETTİM"
Bugün ayrıca İsvi?re Ulusal Meclis Başkanı Andre Bugnon'u ziyaret ettiğini anımsatan Babacan, onunla da iki ülke arasındaki ilişkilerde parlamenterlerin daha sık birbiriyle görüşmesi gerektiğini vurguladığını ve İsvi?re'de bir parlamentolar arası dostluk grubunun kurulmasıyla ilgili talepte bulunduğunu kaydetti.
Babacan, "Biz her an kurabiliriz, bizim i?in ?ok problem değil, ama İsvi?re tarafında böyle bir grubun kurulması büyük önem taşıyor. Bu da parlamentolarımız arası ilişkileri gü?lendirecektir diye düşünüyorum" dedi.
Babacan, İsvi?re ile Türkiye arasında daha yoğun bir trafiğin olması gerektiğini düşündüklerini sözlerine ekledi.