Ayrımcılık yapanlara oy vermeyin

Hollanda Alevi Birlikleri Federasyonu (HAK-DER) Genel Başkanı Muharrem Cengiz, erken genel seçimlerle ilgili yaptığı açıklamada,

“Milletvekili adaylarının milliyetine, inancına, kökenine bakılmaksızın, adaletten, eşitlikten, dayanışmadan, insan haklarından ve ekonomik kriz için sosyal çözümlerden yana olan aday ve parti programlarına oy verilmelidir” dedi.

Hollanda’da erken genel seçimlerle ilgili açıklama yapan Alevi Birlikleri Federasyonu (HAK-DER) Genel Başkanı Muharrem Cengiz, Türk kökenli adaylar arasında bazı çevre ve kurumlar tarafından aşırı sağcıları aratmayacak türde ötekileştirme kampanyası yürütüldüğünü öne sürerek, “Ayrımcı yaklaşımlar topluma zarar veriyor” dedi.

Truva atlarına kanmayın
Bazı çevrelerin görüşlerini paylaşmadıkları halde ellerindeki maddi gücü kullanarak partileri T ruva atı gibi kullanmak istediklerini ileri süren Cengiz,

“İşte asıl üzücü olan sorun bu noktadadır. Ekonomik krize eklemlenen bu ayrımcı yaklaşımların, ne bir vatanı, ne bir milleti, nede bir inancı olamaz. Halkı, onların okumuş çocuklarını birbirinden ayırmadan, kendilerinin ve partilerinin savundukları siyasal, ekonomik, sosyal programlarına göre bir seçime tabi tutmak ve mutlaka seçimlere katılmak, hayati bir öneme sahiptir. Diğer bütün ayrımcılıklar abesle iştigalden başka bir şey değildir” ifadelerini kullandı.

Neye dikkat edilmeli
Adayların yalnızca Hollandaca bilmelerinin oy vermek için yeterli olamayacağına dikkati çeken Alevi Birlikleri Federasyonu Genel Başkanı Muharrem Cengiz,

“Milletvekili adaylarının milliyetine, inancına, kökenine bakılmaksızın, adaletten, eşitlikten, dayanışmadan, insan haklarından ve ekonomik kriz için sosyal çözümlerden yana olan aday ve parti programlarına oy verilmelidir. Sadece vatandaş olduğu ve Hollandaca bildiği için adaylara bir değer biçilmemeli, eğitim durumu, tecrübeleri, sorunları çözmedeki politik öneri ve samimiyeti, politik ve entelektüel birikimi dikkate alınarak seçme kararı verilmelidir” diye konuştu.

Oyumuzu kimlere vereceğiz
Cengiz, açıklamasında daha sonra şunları söyledi:

“Düşünce özgürlüğünden, eşit insan haklarından, inanç özgürlüğünden yana olan bütün adaylar, partiler, kurumlar ve seçmenler bizim kardeşimizdir ve bizleri temsil etmeye hak kazanmışlardır. Her türlü ayrımcılığı dünyasal felsefe ve yaşam biçimi haline getirmiş olan aday, parti ve kurumlaşmalarla hiçbir alakamız ve işbölümümüz yoktur, olamaz. Ekonomik krizi, sadece tasarruf tedbirleri ile değil, konsolide bütçe hesabını ve işsizlik oranı ve cari açıkları üretim ve ihracat olanaklarını arttırarak, insani tedbirlerle çözmekten yana bütün aday ve partilere bizleri temsil hakkımızı veriyoruz.”