Güncelleme Tarihi:
Berlin'de 18 Eylül'de yapılacak Eyalet Parlamentosu seçimleri öncesi de bu gelenek sürdürüldü.
Nitekim her akşam “rbb” olarak bilinen Brelin-Brandenburg Radyo ve Televizyon Kurumu'nun televizyon kanalında “Akşam Haberleri”nden sonra partilerin seçim spotu yayanlanmakta.
“rbb”de yayınlanması için aşırı sağcı aşırı sağcı Almanya Milliyetçi Demokrat Parti'si (NPD) de bir spot sundu.
Sözkonusu propaganda spotunda, kentte işlenen suçların tüm faili yabancılarmış gibi gösterilirken, göçmenleri aşağılayıcı ve iftira içerikli metinler de yer aldı.
Genel Müdür Dagmar Reim ve ve ekibi, bu spotların “rbb”de yayınlanmasana karar verdi.
Gerekçe çok açık: Bu spot Alman Ceza Yasası'nın 130'uncu maddesine göre bir suç unsuru teşkil etmektedir.
Bu madde halkı, toplumun farklı kesimlerine karşı kışkırtmak ve tahrik etmeyi içermektedir.
Tabii NPD “rbb” yönetiminin bu kararını mahkemeye taşıdı.
Davaya önce Berlin İdari Mahkemesi baktı.
Mahkeme, “rbb”nin tutumunu yerinde buldu.
NPD bu karara da Berlin-Brandenburg Yüksek İdari Mahkemesi nezdinde itiraz etti.
Yüksek Mahkeme de “rbb”ye hak verdi.
Ancak NPD “sansür yoluyla şans eşitliğinin engellendiği”ni ileri sürerek bu kararı Federal Anayasa Mahkemesi'ne taşıdı.
Almanya'da en yüksek karar organı olan Federal Anayasa Mahkemesi, sözkonusu spotlarda Berlin'de yaşayan yabancıların, özellikle de Müslümanların hep suç işleyen ve Almanlara karşı şiddet eylemlerinde bulunan kişilermiş gibi gösterilmesinin insan onurunu zedeleyici ve halkı kışkırtıcı nitelikte olduğunun altını bir kez daha çizdi.
Mahkeme, “rbb”nin bu spotları yayınlamamasının düşünceyi ifade özgürlüğünü de, şans eşitliğini de engelleyici bir tutum olmayacağını da açıkladı ve NPD'nin açtığı davayı reddetti.
Ya afişler?
Berlin'de Türkler ve diğer göçmen kökenlilerin de yoğun olarak yaşadığı Friedrichshain-Kreuzberg İlçesi Belediyesi, NPD'nin apaçık ırkçılık ve kışkırtıcılık kokan iki farklı motifli afişlerinin kaldırılması için harekete geçti.
NPD'nin deri giysili Genel Başkanı Udo Voigt'i motosiklet üzerinde gösteren ve “gaza bas”, “Gaz ver” yazılı afişler.
Nazilerin, Yahudileri cayır cayır yaktığı gaz odaları çağrışımı yapan afişler.
Sarıklı ve bıyıklı bir erkek, başörtülü bir kadın ve bir siyah Afrikalı “üçlüsünü” uçan halı üstünde gösteren ve “Memleketinize güle güle” yazılı afişler.
Hem de Berlin genelinde tam 22 bin yerde...
Friedrichshain-Kreuzberg belediyesine göre, bu afişler göçmenlere karşı halkı kışkırtıcı nitelikte.
Bu afişler barış içinde birlikte yaşamı zedeleyici nitelikte.
Ve bu afişler Alman Ceza Yasası'nın 130'uncu maddesine göre suç unsuru teşkil etmekte.
NPD, belediyenin “afişleri toplatma” kararına itiraz ediyor.
“rbb”nin spotları yayınlamama kararını onaylayan Berlin İdari Mahkemesi ise bu afişlerin “düşünceyi ifade özgürlüğü sınırları içinde” olduğuna karar veriyor.
Yani bu afişlerin toplatılmasına gerek olmadığına...
Evet, işte aynı Almanya...
İşte aynı hukuk...
Ama işte iki ayrı karar...