Aynı hata yapılmasın

Güncelleme Tarihi:

Aynı hata yapılmasın
Oluşturulma Tarihi: Mart 01, 2010 00:00

ALMANYA'DA muhafazakar kanat olarak bilinen Hıristiyan Demokrat/Hıristiyan Sosyal Birlik Partileri (CDU/CSU) hem muhalefette hem de iktidarda, yıllarca “Almanya bir göç ülkesi değildir” tezinde, daha doğrusu “yalanında” ısrar ettiler.

Haberin Devamı

Tabii bu yalana kendileri de inanmadı...


Ama özellikle sağ kesimin de desteğini alabilmek için CDU/CSU bu “yalanla” yıllarca yaşadı.


Ama yanlışta ısrar etmenin anlamsız olduğunu gören CDU lideri Angela Merkel, başbakanlık koltuğuna oturduktan sonra hem politika değiştirerek hem de somut adım atarak göç konusunda ilk olumlu sinyalini verdi.


Nitekim Almanya Federal Cumhuriyeti'nin tarihinde ilk kez başbakanlıkta bir “Uyum Zirvesi” düzenlendi.


Aynı şekilde “Alman İslam Konferansı” Merkel'in döneminde hayata geçirildi.


Alman ekonomisinin gelişmesine, ülkenin bugünkü refah düzeyine ulaşmasına alın terleriyle, el emekleriyle önemli katkıda bulunan “misafir işçiler”in temsilcileri ilk kez başbakanlıkta ağırlandı.


Başbakan Angela Merkel, Alman vatandaşlığına geçen göçmen kökenli insanlara vatandaşlık belgelerini başbakanlıkta düzenlenen törenle vererek, bu insanların “bizler buralıyız” duygularını pekiştirdi.

Haberin Devamı

Aslında Başbakan Angela Merkel, 1974-1982 yılları arasında Almanya'nın başbakanlığını yapan Sosyal Demokrat Partili (SPD) Helmut Schmidt ile kendisinden sonra 16 yılı aşkın süre görevde kalan Helmut Kohl ve 1998-2005 yılları arasında başbakanlık koltuğunda oturan Gerhard Schröder'in yapmaları gerekeni yaptı.


İyi de yaptı...


Ama bu yeterli değil...


Başbakan Angela Merkel, başta Türkler olmak üzere Avrupa Birliği (AB) üyesi olmayan bazı ülkelerden gelen göçmen kökenli insanların “çifte vatandaşlıkta” yaşadıkları dışlamaların ve ayrımcılığın giderilmesi için de aynı “cesareti” göstermelidir.


Alman vatandaşlığına geçen göçmen kökenlilerin yarından fazlası “çifte vatandaş” statüsüne sahiptir.


Bunu, Başbakan Merkel de bilmektedir...


Bunu, geçen hafta Federal Meclis'te “opsiyon model” olarak bilinen ve göçmen köken gençleri 18-23 yaşları arasında tek vatandaşlıkta karar kılmaya zorlayan uygulamanın kaldırılması, birden fazla vatandaşlığa imkan kılınması için SPD'nin sunduğu yasa tasarısı önergesinin tartışılması sırasında karşı çıkan CDU ve CSU'lu politikacılar da bilmektedir.


Her ne kadar CSU'lu politikacılar “önce uyum, sonra vatandaşlık. Hem de tek vatandaşlık” deseler de, CDU'da bu konuda farklı düşünenler vardır.

Haberin Devamı

CDU'lu Kuzey Ren Vestfalya (KRV) Nesiller, Aile, Kadınlar ve Uyum Bakanı Armin Laschet, “opsiyon model”e son verilmesinden yanadır.


CDU'lu Hamburg Eyalet Başbakanı Ole von Beust hem “opsiyon model” uygulamasına son verilmesini hem de çifte vatandaşlık olanağının sağlanmasını desteklemektedir.


Alman hukuk uzmanları da, yıllarca Alman vatandaşı olarak yaşayan gençlerin, bir gün gelip tek vatandaşlıkta karar kılmaya zorlanmasının hem etik olmadığını hem de Alman Anayasası ile bağdaşmadığını savunmaktadırlar.


Kaldı ki, AB ülkelerinin çoğunda “çifte vatandaşlık” resmen kabul edilmektedir.


CDU/CSU, “Almanya göç ülkesi değildir” hatasından dönmüştür.


Ama bu dönüş yıllar almıştır.

Haberin Devamı

Umarız, CDU/CSU geçmişten ders alır...


Ve “Tek vatandaşlık” hatasından hemen döner...

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!