AYDINLANMADI MI AYDINLATILMADI MI
Güncelleme Tarihi:
Ahmet KÜLAHÇI
Oluşturulma Tarihi: Kasım 04, 2021 10:12
Almanya’da bundan 10 yıl önce iki üyesinin bir banka soygununun ardından intihar etmesiyle ortaya çıktı aşırı sağcı NSU adlı terör örgütü... 8’i Türkiye kökenli 10 insanı katleten bu örgüt demokrasiye ağır bir darbe vururken Başbakan Angela Merkel’in “Alman hukuk devletinin bu cinayetleri tüm yönüyle aydınlatacağı” yönünde verdiği sözler de lafta kaldı... Gerçekler hâlâ bir türlü ortaya çıkmadı, çıkarılamadı...
Haberin Devamı
Abdurrahim Özüdoğru (49) da 13 Haziran 2001’de aynı kentte.
Süleyman Taşköprü (31) 27 Haziran 2001’de Hamburg’da.
Habil Kılıç (38) 29 Ağustos 2001’de Münih’te.
Mehmet Turgut (25) 25 Şubat 2004’te Rostock’da.
İsmail Yaşar (50) 9 Haziran 2005’te Nürnberg’de.
Theodor Boulgarides (41) (Yunan kökenli) 15 Haziran 2005’te Münih’te.
Mehmet Kubaşık (39) 4 Nisan 2006’da Dortmund’da.
Halit Yozgat (21) 6 Nisan 2006’da Kassel’de.
Michele Kiesewetter (22) (Alman kadın polis memuru) 25 Nisan 2007’de Heilbronn’da
Bu cinayetlerin hepsi de 2000-2007 yılları arasında, bazıları tarafından ‘polis devleti’ olarak nitelenen demokratik hukuk devleti Almanya’da işlendi.
Alman medyası ‘döner cinayetleri’ başlığını yeğledi.
Alman emniyet birimleri de ‘mafya’, ‘kara para aklama’, ‘haraç alma’ ve ‘bahis çetesi’ hesaplaşması gözüyle baktı.
Bu cinayetlerin ırkçı, yabancı, Türk düşmanlığı motifli olabileceğini söyleyenler ve yazanlarımız oldu, ama kimse dikkate almadı.
Yıllar sonra 4 Kasım 2011’de, eski Doğu Almanya sınırları içindeki Eisenach kentinde bir bankayı soyup kaçan, ancak yakalanacaklarını anlayınca silahı çekip intihar eden Uwe Böhnhardt ile Uwe Mundlos’un asıl kimlikleri belirlenince, her şey bir bir ortaya döküldü.
Aynı gün Zwieckau kentinde birlikte oturdukları ev Beate Zschaepe tarafından ateşe verildi.
Zschaepe kayıplara karışırken, bu ‘üçlünün’ NSU kısa adıyla tanınan Nasyonal Sosyalist Yeraltı Örgütü teröristleri olduğu belirlendi.
Ve bu cinayetlerin hepsinin de Uwe Mundlos ile Uwe Böhnhardt tarafından işlendiği de.
Birkaç gün sonra polise teslim olan Beate Zschaepe’nin de onların suç ortağı olduğu da.
Ne büyük ‘tesadüf’ (!) ki, bundan tam bir hafta sonra Almanya’da iç istihbarattan sorumlu Federal Anayasa Koruma Teşkilatı’nın (BfV) ‘Zaman aşımı’ gerekçesiyle NSU dosyalarını imha ettiği belirlendi. Zamanla hem BfV’nin hem de Eyalet Anayasa Koruma Teşkilatları’nın NSU’da ‘köstebeklerin’ bulunduğu da ortaya çıktı.
Hatta Hessen Eyalet Anayasa Koruma Teşkilatı elemanlarından Andreas Temme’nin, Kassel’de internet kafesi işleten 21 yaşındaki Halit Yozgat’ın kurşunlanarak öldürüldüğü sırada orada olduğu bile.
Tabii Andreas Temme, “Ben hiçbir şey görmedim de duymadım da” dedi.
Bir süre sonra Hessen’deki NSU dosyalarına ‘Devlet sırrı’ denilerek tam 120 yıl gizlilik konuldu.
Yoğun tepki ve eleştiriler üzerine bu süre zamanla 30 yıla indirildi
23 Şubat 2012’de Berlin’deki Konzerthaus’da (Konser Evi) NSU kurbanları anısına düzenlenen devlet töreninde, Başbakan Angela Merkel, kurban yakınlarından özür dilerken, “Sizi temin ederim ki, Alman hukuk devleti bu cinayetlerin tüm yönüyle aydınlatılması ve suçluların hak ettikleri cezayı almaları için gereken her şeyi yapacaktır. Buna paralel olarak bu cinayetlere yol açan kine ve ırkçılığa karşı kararlı bir biçimde mücadele etmeliyiz” dedi.
Ve Başbakan Merkel, bu olayların üzerine gidileceği, kendisinin de her şeyin ortaya çıkması için gereken her türlü çabayı göstereceği sözünü verdi.
NSU duruşmaları 6 Mayıs 2013’te Münih Eyalet Yüksek Mahkemesi’nde başladı.
5 yılı aşkın süre sonra 11 Temmuz 2018’de yapılan 438’inci duruşmada Beate Zschaepe ömür boyu, ‘silah tedarik etme’ gibi yardımda bulunmakla suçlanan sanıklardan Ralf Wohlleben, Carsten Schulze, Holger Gerlach ve Andreas Eminger 2.5 ila 10 yıl arasında hapis cezasına çarptırıldı.
Aradan yıllar geçti…
Gerçekler hâlâ bir türlü ortaya çıkmadı, çıkarılamadı. çıkartılmadı.
NSU teröristlerini kim veya kimlerin koruduğu da.
NSU’nun gerçekten Uwe Mundlos, Uwe Böhnhardt ve Beate Zschaepe ‘üçlüsünden’ mi oluştuğu da.
Tabii Başbakan Angela Merkel’in “Alman hukuk devletinin bu cinayetleri tüm yönüyle aydınlatacağı” yönünde verdiği sözler de lafta kaldı.
Bu cinayetlerin ırkçı, yabancı düşmanı, nazi yanılısı NSU teröristleri tarafından işlendiği bundan tam 10 yıl önce olduğu halde, hâlâ bu cinayetlerin arkasında kim veya kimlerin olduğu ortaya çıkmadı, çıkarılmadı.
Belki de çıkartılmadı.
İşte bu da demokratik hukuk devletine güveni sarstı.