Güncelleme Tarihi:
Avrupa Parlamentosu’nun Danimarkalı Üyesi Mogens Camre AB Komisyonu’nun Türkiye’deki 29 Mart seçimlerinde hile yapıldığı iddiaları karşısında nasıl tavır almayı düşündüğünü sordu. Camre önergesinde, “Komisyon ayrıca iktidarda kalmak için seçim hilesine başvuran hükümeti bulunan bir ülkeyle katılım müzakerelerini hala yönetmenin AB ilkelerine uygun olup olmadığını açıklayabilir mi?” dedi.
Sosyal demokrat kanada mensup Mogens Camre, Avrupa Birliği Komisyonu’nun yanıtlaması istemiyle Avrupa Parlamentosu Başkanlığı’na verdiği yazılı soru önergesine “Türkiye’deki seçim hileleri” başlığını attı.
Avrupa Birliği yerel seçimler için Türkiye’ye resmi gözlemci göndermemesine karşın Danimarkalı vekil önergesine “Danimarkalı gözlemcilere göre, 29 Mart Pazar günü Türkiye’de yapılan seçimler birden fazla yapılan seçim hileleriyle sakatlanmıştır” diye başladı. Camre soru önergesine şöyle devam etti:
YİNE RASMUSSEN?
“Uluslar arası medyaya göre, seçimlerde, saat öğleden sonra 5’te sandıklar kapanmadan önce beş kişi ölmüş ve 93 kişi de yaralanmıştır. Kopenhag Kent Meclisi üyelerinden Danimarkalı Lars A.Rasmussen seçimlerin geçtiği ortamı ‘tamamen absürt’ biçiminde tanımlamıştır. Gözlemciye göre her yer polis doluydu ve atmosfer korkutucuydu.”
Önergesinde “Bilgi verenlere göre iktidardaki AKP, seçmenleri, kamu çalışanlarına katılmaları konusunda baskı yapılan parti mitinglerine taşımak için, kamu toplu taşım araçlarından yararlandı” diyen Danimarkalı vekil şöyle dedi:
“-Bir başka Danimarkalı seçim gözlemcisi Kopenhag Bölge Meclisi üyesi Serdar Benli, AKP’nin varolmayan 18 bin seçmeni seçim kütüklerine kaydetmeyi denediğini bildirmiştir. 180 kişi ise daha sonra bir ahır olduğu anlaşılan tek bir adreste kaydedildi.
-Komisyon, söz konusu seçimleri çevreleyen birçok kuralsızlık karşısında, seçimlerin geçtiği ve sonuçlandığı koşullar hakkında derinlemesine bir araştırma yapıp yapmayacağını, sonuçların geçersiz ilan edilmesi gerekip gerekmediğini açıklayabilir mi?
-Komisyon ayrıca iktidarda kalmak için seçim hilesine başvuran hükümeti bulunan bir ülkeyle katılım müzakerelerini hala yönetmenin AB ilkelerine uygun olup olmadığını açıklayabilir mi?”