Güncelleme Tarihi:
BAŞÖRTÜSÜNÜ YASAKLAMAK İSTİYOR
Almanya’nın eski Başbakanı Angela Merkel ile Fransa Devlet Başkanı Emmanuel Macron’un 2019 imzaladıkları güvenlik politikasını birlikte şekillendirmeyi içeren Aachen Sözleşmesi’nin iptalini istemektedir.
Yani AB’nin lokomotifi konumundaki iki dost ülke arasındaki ilişkilere çomak sokmaktadır.
Tescilli faşist babası Jean-Marie Le Pen’in kurduğu aşırı sağcı, aşırı milliyetçi, ırkçı Ulusal Cephe’nin (FN) başına 2011 yılında geçen ve ismini 2019 yılında ‘Ulusal Birlik’ olarak değiştirdiği partisinin cumhurbaşkanı adayı olan Marine Le Pen, ülkede yaşayan Müslüman kadınların kamuya açık yerlerde başörtüsü takmalarının yasaklanmasını istemektedir.
Ancak Musevilerin kipalarından, Hıristiyan papazların giysilerinden, Katolik rahibelerin giydikleri siyah çarşaflardan ve saçlarını tamamen kapatan başörtülerinden hiç bahsetmiyor.
Hıristiyan aleminin ruhani lideri Papa’nın başından hiç çıkarmadığı ‘camaura’ denilen takkesinden ise hiç bahsetmiyor.
‘İÇ SAVAŞ ÇIKARIRSINIZ’
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ise haklı olarak dini sembollerin yasaklanmasına karşı olduğunu söylüyor.
Ve “Eğer bu mantıkla hareket ederseniz eşitlik ilkesi gereği kamuya açık alanlarda sadece başörtüsünü değil tüm dini sembolleri yasaklamanız gerekir. İç savaş çıkarırsınız” diyerek Le Pen’in bu yöndeki planlarına tepki gösteriyor.
Hatta çarşamba akşamı televizyonda yayınlanan ve 2 saat 50 dakika süren düelloda, böyle bir uygulamanın hayata geçirilmesi halinde Fransa’nın dini sembolleri yasaklayan laik ve demokratik ilk ülke olacağını bile hatırlattı Macron.
“Önce Fransa”, “Önce Fransızlar” diyen Marine Le Pen, işe alınmalarda Fransızlara öncelik tanınmasını savunuyor.
Sosyal konutların kiralanmasında Fransızlara öncelik verilmesini istiyor.
Göçmenlere daha az sosyal yardım ödemesi yapılmasını da.
Başka bir deyişle; Marine Le Pen, Fransızların haklı olarak övündükleri ve gurur duydukları Fransız Devrimi’nin “Liberte, egalite, fraternite” ‘Özgürlük, eşitlik, kardeşlik’ ilkelerini ayaklar altına alıyor.
Evet…
SON ANKETLERDE MAKRON ÖNDE AMA...
10 Nisan’da yapılan cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ilk turunda Emmanuel Macron yüzde 27.85, Marine Le Pen yüzde 23.1 oy alarak ikinci tura kaldı.
Solcu boyun eğmeyen Fransa’nın adayı Jean-Luc Melenchon, yüzde 21.95’le ikinci tur şansını kaybeder etmez, kendisini destekleyenlere çok açık bir biçimde “Aşırı sağcı, aşırı milliyetçi Le Pen’e tek bir oy bile vermeyin!” çağrısında bulundu.
Ama politikasına karşı olduğunu yineleyip durduğu için ‘Oyunuzu Macron’a verin” de diyemedi.
Oy oranları yüzde 5’in altında kalan sol kanattaki diğer adaylar ile Yeşiller’in adayı ise “İkinci turda oylarımız Macron’a” diyerek Cumhuriyet Yürüyüşü Hareketi’nin (REM) lideri Emmanuel Macron’un yanında yer aldılar.
Son yapılan kamuoyu yoklamaları, Macron’un bu yarışı yüzde 54-56 ile önde bitireceğini göstermektedir.
Ancak kafalarda hâlâ ciddi soru işaretleri vardır.
İlk turda Macron’u değil, çoğu aşırı sağcı Le Pen’i tercih eden 24 yaşın altındaki seçmenlerin, Melenchon’u destekleyen solcuların ve sandık başı yapmayan yüzde 24’ün nasıl bir tutum izleyeceğini kestirmek mümkün değildir.
İşte o nedenle de Avrupa’da tüm gözler, daha şimdiden Fransa’ya ve pazar akşamına çevrilmiştir.