Güncelleme Tarihi:
AB Komisyonu, TCKnın 301inci maddesinde yapılan değişiklikleri daha temeldeki değişikliklerin izlemesi gerektiğini belirterek, ifade özgürlüğünün sınırlanmasıyla ilgili kuralların Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin içtihatlarıyla uyumlu hale getirilmesi zorunluluğu bulunduğunu bildirdi.
Avrupa Parlamentosu Üyesi Andrew Duff verdiği bir soru önergesinde, TBMMnin, TCKnın 301inci maddesinde yaptığı düzenlemelerle 'Türklüğe saldırı" yerine 'Türk Milletine saldırı" suçunun cezalandırılır hale geldiğini anımsattı.
Değişiklikle, davaların Adalet Bakanının iznine bağlı kılındığını kaydeden Duff, 'Komisyon bu düzenlemenin bir iyileştirme olduğu kanısında mıdır, o kanıdaysa neden?" sorusunu yöneltti. Komisyonun dava onayının Adalet Bakanı yerine Cumhurbaşkanında olması gerektiği konusundaki görüşünü de soran Andrew Duff, 'TCKnın 301inci maddesinin tamamen kaldırılması tercih edilebilir ve AB normlarına daha uygun olmaz mıydı?" diye sordu.
İFADE ÖZGÜRLÜÐÜNÜN SINIRLARI AİHM VE AİHS İLE UYUMLU HALE GETİRİLMELİ
AB Komisyonunun Genişlemeden Sorumlu Üyesi Olli Rehn ise yanıtında, TCKnın 301inci maddesinin birçok kez şiddet içermeyen görüşlerin ifadesinin dava konusu edilmesi ve cezalandırılmasında kullanıldığını belirtti.
TBMMnin söz konusu maddeyi Türkiyede ifade özgürlüğünde iyileştirme yapmak niyetiyle değiştirdiğini, değişikliklerin suç yelpazesini ve mahkumiyet durumunda cezayı azalttığını kaydeden Rehn, 'Ek olarak süren yargılamalar ve yeni davalar için Adalet Bakanının vereceği ön izin bir filtre mekanizması olarak getirilmiştir. AB Komisyonu TBMMnin Türkiyedeki ifade özgürlüğü için yeni yasal koruma getirmesini olumlu karşılamıştır" dedi.
Olli Rehn yanıtında, 'Bununla birlikte yapılanları temelde yapılacak iyileştirmeler takip etmelidir. Ek olarak ifade özgürlüğünün sınırlanmasında kullanılan diğer kurallar Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin içtihatlarıyla uyumlu hale getirilmelidir" dedi.