Avrupa Konseyi'nden vatandaşlık baskısı

Avrupa Konseyi, aralarında Almanya ve Türkiye'nin de bulunduğu 47 üye ülkenin çifte vatandaşlığı kolaylaştırılmasını ve göçmen kökenlilere yerel seçimler ile Eyalet Parlamentosu seçimlerine katılma hakkı verilmesini istedi. Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi, 24 ve 25 Haziran tarihlerinde, 'Avrupa'da demokrasinin konumu, çokkültürlülük ve göçün Avrupa demokrasilerine getirdiği büyük sorumluluğun" yanı sıra 'Avrupa'da demokrasinin durumu ve göçmenlerin politik katılımının sağlanmasını gerektiren önlemler' adı altında hazırlanan raporları değerlendirdi.

Avrupa Konseyi ülkelerinde yaşayan milyonlarca insanın siyasi katılımdan yoksun bırakılıdğının altı çizilirken, bunun çoğulcu demokrasi ve insan haklarının temel ilkeleriyle bağdaşmadığına dikkat çekildi. 25 Haziran'da yapılan oylamaya katılan 72 parlamenterden 62'sinin desteğiyle üye ülkelerde çifte vatandaşlığın kolaylaştırılması ve yaşadığı ülkenin vatandaşı olmayan göçmenlere yerel seçimler ile Eyalet Parlamentosu seçimlerine katılma hakkı verilmesi kabul edildi. 7 parlamenter ret oyu kullanırken, 3 parlamenter de çekimser oy kullandı.

5 yıl ikamet

Avrupa Konseyi Paralmenter Meclisi'nin karara bağladığı metinde, üye ülkelerde yasal olarak 5 yıl yaşayan yabancılara çifte vatandaşlığın da kabulü yoluyla vatandaşlık verilmesi yer aldı. Demokratik katılımın önündeki engellerin kaldırılması için, vatandaşlığa alma sınavları, dil sınavları, gelir ve mesken durumu konusundaki şartlar ile ödenecek harç miktarlarının aşırı olmasından kaçınılmasına da karar metninde yer verildi. Karar metninde, 'Göçmenlere 5 yıl veya daha kısa bir ikamet süresinin ardından seçme ve seçilme hakkının tanınması' önerisi de yer aldı.

Demokrasi ayıbı

Her iki raporun da hazırlık çalışmalarına önemli katkılarda bulunan Sol Parti Federal Meclis Milletvekili Hakkı Keskin, Avrupa Konseyi'nin bu demokrasi ayıbının giderilmesi için aldığı karardan memnuniyet duyduklarıın dile getirdi. 25 yılı aşkın bir süredir Avrupa'da göçmenlere çifte vatandaşlık hakkı verilmesini savunduğunu belirten Keskin, 'Ben 30 yıl üyesi oluduğum SPD'den 1 Ocak 2000'de hayata geçirilen yeni Vatandaşlık Yasası'yla özellikle Türkler'e ve bazı ülke vatandaşlarına dolaylı yoldan da olsa çifte vatandaşlık kapısını kapattığı için istifa ettim. Biz çifte vatandaşlık hakkında ısrarlıyız.

Avrupa Konseyi'nin kararı doğrultusunda bu demokrasi ayıbı giderilmeli' dedi. Keskin, daha önceki dönemlerde alınan kararların daha ziyade diğer ülkelerdeki eksikliklerle ilgili oluduğuna dikkat çekerken, 'Avrupa Konseyi bu kararıyla Batı demokrasilerindeki eksikliklere de el atmıştır. Bu memnuniyet verici bir durumdur. Hep başkalarındaki eksiklikleri görüp eleştirmek yerine insanlar biraz da kendi ülkelerindeki eksiklikleri görüp giderilmesi için çalışmalı' dedi.

Türk örgütlerine çağrı

Prof. Hakkı Keskin, Almanya başta olmak üzere Avrupa ülkelerindeki Türk sivil toplum örgütlerinin Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi'nin bu kararının takipçisi olmalarıın istedi. Ksekin, 'Türk sivil toplum örgütlerine de Türk kökenli parlamentelere ve göçmen kökenlilerin haklarına daha çok sahip çıkan partilere de bu konuda önemli görevler düşmektedir. Yerel düzeyde olsun, eyalet düzeyinde olsun sivil toplum örgütleri politikacılara ve partileri baskı yapıp bu karar ışığında neler yapılmakta olduğunun hesabını sormalılar' dedi.