Avrupa’da siyasi hava tersine dönüyor
Güncelleme Tarihi:
Avrupa’da siyasi manzara değişiyor. Mali krizin üstesinden gelinemeyen AB ülkelerinde Avrupa Birliği’nin kurucu partileri muhafazakar ve sosyal demokrat partiler, iktidar olmaktan uzaklaşıyor. Onların yerini daha sol veya daha sağ partiler alıyor.
İlk örneği Yunanistan’da Çipras’ın radikal sol koalisyon partisi oldu. Bunu İspanya izleyeceğinin işaretini verdi. Sıkı tasarruf politikasıyla ekonomisini düzeltmeye çalışan İspanya da krizi henüz atlatamadı. İspanya’da pazar günü yerel seçimlerde iktidardaki Başbakan Mariano Rajoy’un muhafazakar Halk Partisi (PP) yüzde 10’la ağır oy kaybına uğradı. Madrid ve Barcelona gibi metropollerde radikal sol birlik PODEMOS belediye başkanlığını kazandı. PP, 17 bölgede ve büyük şehirlerin hiçbirinde çoğunluğu alamadı. İspanya’da sonbaharda yapılacak seçimlerde Rajoy’un iktidar şansı zor görünüyor.
İNGİLTERE, POLONYA, FRANSA
AB içinde ekonomisi düzde olan İngiltere’de 7 Mayıs’ta yapılan seçimlerde Başbakan Cameron’ın muhafazakar partisi Tories kıl payı çoğunluğu kazandı. Ama Avrupa ve yabancı karşıtı UKIP ile milliyetçi İskoç Ulusal Partisi (SNP) oy patlaması yaparak, İngiltere’de siyasi manzarayı ciddi biçimde değiştirmeye aday olduklarının sinyalini verdi. Cameron ayrıca İngiltere’nin AB’den çıkmasını seçim kampanyasında gündeme getirdi.
Polonya’da AB’ye karşı karamsar tavrıyla tanınan koyu muhafazakar Andrzej Duda beklenmedik bir şekilde cumhurbaşkanı seçimini kazandı.
Fransa’da ise geçen yıl yapılan Avrupa Parlamentosu seçimlerinde AB karşıtı aşırı sağcı Front National sandıktan en güçlü parti çıktı.
AB’NİN GELECEĞİ
Avrupa sıkı tasarruf politikasıyla ekonomik ve mali krizin üstesinden gelmeye çalışıyor. İspanya, İrlanda gibi ülkelerde sıkı kemer sıkma politikasının olumlu sonuçları görülüyor. Ancak bu gelişme henüz sokaktaki insana yansımış değil. İşsizlik halen çok yüksek. Yunanistan’ın iflası için günler sayılıyor. Bu gelişmeler AB’nin geleceğini tehdit ediyor. AB içinde birbirine zıt aşırı sağ ile radikal sol partilerin iktidara gelmesi AB’yi yönetilemez kılacak. İngiltere Başbakanı Cameron, İngiltere’nin AB’den çıkıp çıkmamasını halkoyuna sunmak istiyor. Fransa’da gelecek seçimlerde aşırı sağcı Front National kazanırsa, AB’nin olmasa bile Euro’nun sonu demek olur bu. AB’nin ekonomiyi düze çıkarması için önünde pek zamanı yok.