Güncelleme Tarihi:
AVRUPA’da günlerdir tartışılan at eti skandalından sonra şimdi de eşek eti skandalının patlak vermesinden korkuluyor.
13 ülke ve 28 şirketi kapsayan at eti skandalının kaynağı olarak ortaya atılan iddialardan biri de Romanya’daki at ve eşek arabası yasağı. Buna göre Avrupa Birliği’nin hayvan koruma ve trafik güvenliğine ilişkin yönergeleri uyarınca Romanya’da altı yıldır at arabaları trafiğe çıkamıyor.
Tarım ülkesi Romanya’da en yaygın taşıma aracı olan at arabalarının yasaklanmasından sonra boşa çıkan binlerce at ve eşeği beslemek istemeyen sahipleri, hayvanları tanesini 100 Euro’dan kasaplara sattı.
Ancak kesilen milyonlarca atın eti, ülke ihtiyacının çok üzerinde olduğu için, 750 ton at eti ihraç eden Spanghero gibi aracı şirketler üzerinden Avrupa’nın diğer ülkelerine dana eti etiketiyle ihraç edildi.
AT ETİ DAHA PAHALI
AB Tarım Komisyonu Başkanı Jose Bove, Romanya’daki at arabası yasağının gözardı edildiğini, skandalda bu yasağın önemli bir rol oynadığını söyledi. Yasaktan sonra boşa çıkan milyonlarca hayvanın kesildiğini belirten Bove, Romanya’da bu kadar at eti tüketilemediği için bunların Avrupa’ya satıldığını kaydetti.
Bu iddiayı güçlendiren bir görüş de Kuzey Ren Vestfalya Eyaleti Çevre Bakanı Johannes Remmel’den geldi. Aslında at etinin dana etinden daha pahalı olduğuna işaret eden Yeşillerli Bakan, “Normal şartlar altında at etinin, daha ucuz olan dana eti olarak etiketlenmesi ekonomik açıdan mantıklı değil. Buna rağmen etikette sahtekarlık yapıldıysa, bu işin içinde başka nedenler var” diyerek boşta kalan atların kesilerek ucuza satıldığı görüşüne katıldığını söyledi.
EŞEKLER DE BOŞA ÇIKTI
Fransa Tüketicileri Koruma Bakanı Benoit Hamon da, Romanya’daki fayton yasağı ile at eti skandalının bağlantılı olduğunu söyledi. Hamon, bir adım daha ileri giderek at etinin yanı sıra eşek etinin de gıda ürünlerine karışmış olabileceğine işaret edince Avrupalı tüketicileri, at etinden sonra eşek eti korkusu sardı. Çünkü Romanya’da yasaklanan arabaları çeken eşekler de tıpkı atlar gibi boşa çıktı.
Bu hayvanların da ucuza kasaplara satılıp, sahte etiket ve indirimli fiyatlarla ihraç edilmiş olabilir. Romanya’daki yetkili makamların at arabası yasağına yönelik denetimleri artıracağını açıklaması da at eti mafyasının eline daha çok at ve eşek etinin geçeceği korkusuna neden oldu. Skandalı açıklamaya çalışan ‘At Kasapları Sanayisi’ uzmanlarının, “Bu işin arkasında Polonya ve İtalya’daki mafya var” teorisi ise inandırıcı bulunmadı.
Tüketici de üretici de endişeli
ROMANYA’dan tüm Avrupa’ya yayılan dondurulmuş gıdalardaki at eti karışımı hem tüketicileri hem de üreticileri endişelendirdi.
Başkent Berlin’de kasap ve market sahipleri ile tüketiciler, skandaldan tedirgin. Türk kasaplar, skandalın et tüketimine darbe vurduğunu söyledi. Mide bulandırıyor Tarık Ballıkaya, Eurogıda Kasabı:
“Etler Almanya’da çok sıkı kontrol altındadır. Tüm mezbahalar doktor bulundurmak zorunda. Ayrıca etlerin üzerinde doktor kontrollerinden geçtiğine dair mühür bulunuyor. Buna rağmen böyle bir skandal çok düşündürücü. Sinek küçük, ama mide bulandırır. Müşteriler kıymada herhangi bir karışım olup olmadığını soruyor. Et satışlarımızda genelde bir düşüş yok, sadece kıymada düşüş var.”
Yüzde 10 düştü Ömer Kaan Ay, Bolu Süpermarketler: “Müşteriler genelde kıyma içinde karışım olup olmadığını soruyor. Bu skandal, kıymada yüzde 10’lara varan düşüşe neden oldu.”
Döner karalanıyor Hicran Ergün, tüketici: “Bu tür iddialarla özellikle döneri karalamak istiyorlar. Tabii ki medyada çıkan bu tür haberler insanın kafasını karıştırıyor, ama ben hep tanıdığım yerden et ve kıyma alıyorum. Bu konuda kafam rahat.” Dışarıda yemiyorum Serpil Safiye Ergün, tüketici:
“Ben hazır ve donmuş gıda maddesi almıyorum. At eti skandalı insanı psikolojik olarak etkiliyor. Özellikle dışarıda restoran veya herhangi bir yerde yememeye çalışıyorum.” Ağır cezalar verilmeli Hamiyet Kaya, tüketici:
“Kesinlikle dondurulmuş ürün almıyorum. Ama eğer bu tür at ve domuz eti karıştıranlar varsa, insan sağlığına, hijyen ve temizliğe dikkat etmeyen işletmelere ağır cezalar verilmelidir. Kimsenin insan sağlığı ile oynamaya hakkı yok.”
Bu Mini 218 lazanya
AT eti skandalı, reklam dünyasına da konu oldu. Otomobil reklamlarında motor gücünü ifade eden “PS” (at gücü) veya “kW” (kilowatt) şeklindeki kısaltmalardan hangisini tercih edecekleri konusunda sıkıntı yaşayan reklamcıların imdadına at eti kaltıntılarının karıştığı lazanya yetişti.
Söz konusu iki güç birimi yerine “lazanya gücü” anlamına gelen “LS”yi tercih eden İsviçreli reklam ajansı Rod Kommunikation, İngiltere ve İsviçre’de Mini John Cooper Works adlı model için hazırladıkları reklam afişlerinde, ‘218 lazanya gücünde’ ifadesini kullandı.