Güncelleme Tarihi:
Fotogaleri: ALİ RIZA EFENDİ'NİN MAKEDONYA'DAKİ EVİ
Mustafa Kemal Atatürk'ün babası Ali Rıza Efendi'nin doğup büyüdüğü Makedonya'daki Kocacık Köyü, bölgedeki Türkler'in gurur kaynağı. Köy halkı ile "Kızıllar" lakaplı Ali Rıza Efendi ve ailesi hakkında sohbet edip, bir zamanlar yaşadıkları evin kalıntılarını gördük. Manastır'a bağlı Debre yakınındaki Merkez Jupa Belediyesi'ne ait Kocacık, denizden yaklaşık 1100 metre yükseklikte, muhteşem manzarası olan bir dağ köyü. Kocacık'ın Türkiye hasretiyle yanıp tutuşan köylüleri "Burası Atatürk'ün baba ocağı. Atatürk'ün kökünün bizim yöremizden olması bizleri mutlu ediyor" deyip ona sahip çıkıyorlar.
KÖYÜMÜZE HOŞGELDİNİZ
Üsküp'ten yola çıkarak dağ yollarından geçip yaklaşık 3,5 saat sonra Debre'ye varıyoruz. Bölgedeki camilerin çokluğu hemen dikkatimizi çekiyor. Yol kenarında oynayan çocuklara Kocacık Köyü'nü soruyoruz. "Şurdan gideceksiniz" diyerek bize hemen gideceğimiz yönü gösteriyorlar. Kültürünü korumuş, geleneklerine bağlı Kocacık Köylüleri bizi Türk bayrağı asılmış bir evin önünde karşılıyorlar. Kocatürk Derneği Başkanı Caner Sezair, imam Nezaket Adem, Fransızca öğretmeni Avni Sezair, ilkokul öğretmeni Şenol Kaplan ve köyün gençleri "Hoşgeldiniz" diyerek bizi dernek binalarında ağırlıyorlar.
BURADA DOĞDU
Kocatürk Derneği Başkanı Caner Sezair, Ali Rıza Efendi'nin bu köyde dünyaya geldiğini ve büyüdüğünü söyleyerek şunları anlatıyor: "Osmanlı döneminde, 1400'lü yıllarda Yörük Türkler'i Konya Karaman'dan buraya göç etmişler. "Kızıloğuzlar" arasında yer alan Atatürk'ün dedesi Kızıl Ahmet Hafiz Efendi, Kocacık'taki Taşlı Mahalle'de imamlık yapmış. Kocacık o dönemler bir kasabaymış.
Onun Ali Rıza adında oğlu olmuş. Ali Rıza köyde "Aluş olarak" bilinirmiş. Aile daha sonra Selanik'e göç etmiş. Kocacık'tan genç yaşta ayrılan Ali Rıza Efendi ise daha sonra evlenir ve Mustafa Kemal dünyaya gelir". Kızıloğuzlar kökünden geldikleri için "Kızıl" lakabı ile bilinen ailenin köyde herhangi bir ferdi kalmadığını da belirten Sezair, "Köyde bilinen akrabası yok. Ancak gördüğünüz gibi çocuklarımızın büyük bölümü sarışın, gözleri renkli. Gençlerimiz Atatürk'ün simasını andırıyor" diye konuşuyor.
TAŞLI MAHALLEDE OTURDULAR
Köy halkı "Yaşlılar bize sürekli Kocacık'taki "Taşlı Mahalle'den" bahsedip Atatürk'ün ailesinin bu evde yaşadığını söylerdi. Biz bu bilgilerle büyüdük" demesi üzerine biz de bu evin kalıntılarını görmek üzere yola çıkıyoruz. Köy merkezinden yürüyerek yaklaşık 10 dakika uzaklıkta bulunan, adından da anlaşılacağı gibi yerdeki taşlar nedeniyle yürümesi oldukça zor olan Taşlı Mahalleye varıyoruz. Ali Rıza Efendi'nin evi köyün hemen hemen en yüksek noktasında. Bir zamanlar evin bulunduğu bölgede kısa süre öncesine kadar sadece bir taş yığını olduğunu öğreniyoruz.
EV YENİDEN YAPILACAK
Ali Rıza Efendi'nin evinin kalıntılarında yeni çalışmalar yapıldığını söyleyen Caner Sezair "Evin temeli açıldı. Bağlı bulunduğumuz Merkez Jupa Belediyesi'nin yeni seçilen Başkanı Mazlum Hasan'ın desteği ile kazı yapıldı. Şuan proje aşamasındayız. Eski hali dikkate alınarak ev yeniden yapılacak. Çalışmalara 19 Mayıs'ta başlayacaktık. Ancak hava şartları kötü olduğu için kısa bir süre için ertelendi" diyor. Köylüler, Ali Rıza Efendi'nin doğduğu evin tam olarak ne zaman ve neden yıkıldığını hatırlamıyorlar. Ancak bilinen tek şey, bir zamanlar burada beyaz renkte ufak bir evin olduğu.
TEK FOTOĞRAF BU
Caner Sezair bize dedesinden kalma siyah beyaz bir fotoğraf göstererek "Evin bilinen tek fotoğrafı bu. Yıllar önce bir gazetede çıkan 'İşte Atatürk'ün büyükbabasının evi' haberinde kullanılan fotoğraftaki ev, Ali Rıza Efendi'nin evi değil. Fotoğrafta görünen ev hala köyümüzde mevcuttur" bilgisini veriyor.
ATATÜRK HİÇ GELMEMİŞ
Atatürk'ün Kocacık'a geldiğine dair bir bilgi yok. Sadece Manastır'da okuduğu biliniyor. Ancak Atatürk'ün kız kardeşi Makbule Hanım'ın bir söyleşide "Bizim esas soyumuz Yörüktür. Konya-Karaman çevresinden gelmişiz" dediği, Atatürk'ün çocukluk arkadaşlarının ise "Kocacıktan" bahsettiği kayıtlarda mevcut.
ANLAMI "BÜYÜK SAVAŞ"
Bugün 300 kişinin yaşadığı köyün büyük bölümünün İtalya'ya gurbete gittiğini öğreniyoruz. Gurbetçiler yaz aylarında köylerine gelerek yakınları ile hasret gideriyorlar. Kocatürk Derneği Başkanı Caner Sezair bize "Geçmişte burası bir kasabaymış. 10 bin kişi yaşıyormuş. Yaklaşık 1000 hane. Bölgenin eski adı "Kocacenk" (Büyük Savaş), daha sonra Kocacık olmuş. Geçmişte burada büyük savaşlar yapılmış. Bugün bölgede 15 köy bulunuyor. Bunların altısında sadece Türkler yaşıyor. Diğerlerinde ise Türkler, Makedonlar ve Arnavutlar da var" bilgisini veriyor.
TEK TÜRK BELEDİYESİ
Kocacık'ın bağlı bulunduğu Yukarı Merkez Jupa Belediyesi'nin kısa süre önce seçilen Belediye Başkanı Mazlum Hasan da Kocacık Köyü'nden. Belediye Makedonya'nın tek Türk belediyesi olma özelliğini de taşıyor. Köy halkı Hasan'a çok güveniyor ve şunları söylüyor: "Mazlum hasan ilk olarak Atatürk'ün ailesinin evinin yeniden inşaa edilmesi için harekete geçti. Kendisine teşekkür ediyoruz. Köyümüzün yolları çok bozuk. Hasan'ın bu konuda da bize yardımcı olacağına eminiz."
MAKEDONLAR ÖVÜNÜYOR
Caner Sezair ayrıca şunları söylüyor: "Bölgede nerde olursanız olun "Kocacık" deyince herkes size yolu gösterir. Kocacık Osmanlı döneminde strateji merkeziydi. İpek yolu buradan geçerdi. Bundan dolayı önemi büyük. Yeni dönemde Atatürk'ün atalarının buradan olması köyü daha da önemli hale getirdi. Makedonya da Atatürk'e sahip çıkıyor. Atatürk'ü "Bizim adam" olarak görüyor ve övünüyor."
TÜRKİYE ANAVATANIMIZ
Köy halkı "Komunizm döneminde Atatürk'ten bahsetmek bile yasaktı. Şimdi bu sorunları aştık. Hep Türkiye'yi takip ediyoruz. Türk kanalları izliyoruz. Türk gazetelerini internetten okuyoruz. Türkiye Atavatanımız. Türkiye'yi belkide Türkiye'dekilerden daha fazla severiz. Türkiye için dua ederiz. Biz Makedonyalıyız ama Türk'üz" diyorlar.
SİVAS ŞAMPİYON OLSUN
Kocacık'ta futbol muhabbeti de yapıyoruz. Köylülerin bir bölümü Galatasaraylı, bir bölümü ise Fenerbahçeli. "Bu sene Türkiye'de kim şampiyon olur" sorumuza şu köylülerden şu cevabı alıyoruz "Sivas olsun. Burda Galatasaray ve Fenerbahçeliler yoğunlukta. Ancak yine de Sivas'ın olmasını istiyoruz. Biz uzakta da olsak bütün maçları takip ediyoruz. Eskiden Türkiye'ye çok sık gidip gelirdik. Ancak artık Bulgaristan'daki vize engeline takılıyoruz. Bulgaristan Avrupa Birliği'ne girince. Artık o kadar sık gidemiyoruz. Aynı sorunu Yunanistan'da da yaşıyoruz."
Makedonya'da Üsküp Büyükelçiliğimiz Hakan Okçal'dan Kocacık hakkında bilgi aldık. Okçal şunları söyledi: "Makedonya hükümeti söz verdi, binayı tekrar yaptıracaklar. İçine ufak bir müze yapılacak. Önümüzdeki bir kaç ay içinde inşaata başlanacak. Ev, ordaki köy evlerine benzeyecek. İki odalı olacak. Ben de iki kez Kocacık'a gittim. Güzel bir yer. Gidişte yolların büyük bölümü iyi, sadece son bölümde köy yollarından geçiyorsunuz."
RIZALAR'IN EVİNİ GÖRDÜNÜZ MÜ?
Biz köye vardığımızda hava güneşli. Karşı dağdaki köyleri görebiliyoruz. Ancak sadece yarım saat sonra sis bastırıyor. Yağmur ise köy yollarında yürümesini zorlaştırıyor. Bizi gören misafirperver köylüler selam veriyorlar. Yıllarca Almanya'da çalışmış Veyis Lamo (76) "Rızalar'ın evini gördünüz mü?" sorusunu yönelterek bizi evinde ağırlıyor: "1970'de Almanya'ya gittim.
Kapı pencere lastikleri üreten fabrikada çalıştım. 7 çocuk sahibi. 14 sene önce emekli oldum. Hala gidip geliyorum. Kocacık yöresinden Almanya'ya giden çok arkadaşım var. Önceden maddi imkansızlık olduğu için oraya gitmeye karar verdim. Almanya'daki Türkler'e kızıyorum. Bizim Türk olduğumuza inanmak istemiyorlar. Makedonya'da binlerce Türk olduğunu bilmiyorlar. Ben Türk'üm arkadaş. Türkler burda 500 sene kalmış. Bunu bir çoğu bilmiyor.