BERLİN / Ekrem SAĞIR - HANNOVER / İlhan BABA - NÜRNBERG / KARLSRUHE / Temel IŞIK / STUTTGART - Tevfik ŞENDÖL - Çağla ORAK / MÜNİH - Mustafa KOYUNCU / ROTTERDAM - Halil YETKİNLİOĞLU / LONDRA
Oluşturulma Tarihi: Kasım 10, 2024 14:43
Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk, ölümünün 86’ncı yılı dönümünde yurt dışındaki temsilciliklerde de törenlerle anıldı.
BAŞKENT Berlin başta olmak üzere, Nürnberg, Hannover, Karlsruhe ile Almanya’nın ve Avrupa’nın diğer kentlerindeki diplomatik temsilciliklerde de Ata’mız saygıyla anıldı. Berlin Başkonsolosluğu’nda düzenlenen anma törenine çeşitli sivil toplum kuruluşları (STK) temsilcilerinin yanı sıra öğretmenler ve öğrenciler de katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın ardından Başkonsolos İlker Okan Şanlı bir konuşma yaptı. Konuşmasına “Cumhuriyet’imizin kurucusu, İstiklal Savaşı’mızın kahramanı, Başöğretmenimiz Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ü, ebediyete intikalinin 86’ncı yıl dönümünde de hiç dinmeyen bir özlem, minnet, saygı ve sevgiyle anıyoruz. Ata’mızın ruhu şad olsun” diyerek başlayan Başkonsolos Şanlı, Ata’mızın, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açıldığı 23 Nisan 1920 tarihinde Meclis’te bulunan milletvekillerine yönelik olarak Meclis kürsüsünden yaptığı konuşmadan kısa bir alıntıyı da paylaştı:
Berlin Başkonsolosu İlker Okan Şanlı‘KURŞUNLARIM BİTİNCE...’
“İşittim ki, bazı arkadaşlar yoksulluğumuzu bahane ederek memleketlerine dönmek istiyorlarmış. Ben kimseyi zorla Milli Meclis’e davet etmedim. Herkes kararında hürdür, bunlara başkaları da katılabilirler. Ben bu kutsal davaya inanmış bir insan sıfatıyla buradan bir yere gitmemeye karar verdim. Herkes gitse dahi, asker Mustafa Kemal olarak mavzerimi elime alır, fişeklerimi göğsüne dizer, bir elime de bayrağımı alır, bu şekilde Elmadağı’na çıkar, orada kurşunum bitene kadar vatanımızı müdafaa ederim. Kurşunlarım bitince bu aciz vücudumu bayrağıma sarar, düşman kurşunlarıyla yaralanır, temiz kanımı, kutsal bayrağıma içire içire tek başıma can veririm. Ben buna ant içtim.”
‘EN İYİ BİÇİMDE ANLATMALIYIZ’
Başkonsolos Şanlı, şöyle devam etti: “Hepimiz Atatürk’ümüzün mücadelelerle dolu hayatından gereken dersleri çıkarabilmeliyiz. O’nu ve eserlerini, çocuklarımıza en iyi biçimde anlatabilmenin yollarını aramalıyız. Almanya’da anavatanımızdan uzakta olduğumuz için bu vazifenin önemi daha da belirginleşmektedir. Lütfen bu konuda sahip olduğunuzu bildiğim hassasiyeti devam ettirelim ki, gelecek kuşaklarımız da Cumhuriyet’imize gereğince sahip çıkabilecek bilinç düzeyine erişebilsinler. Zira, şüphemiz yoktur ki, Türk çocukları atalarını ve tarihlerini daha iyi öğrendikçe ve anladıkça hem bugünlerine hem geleceklerine daha özgüvenle bakabileceklerdir.”
Berlin Başkonsolosluğu’nda düzenlenen anma töreninde duygu dolu anlar yaşandı.
‘SAYGI VE MİNNETLE ANIYORUM’Başkonsolos Mahmut Niyazi Sezgin ise şunları söyledi: “10 Kasım biz Türkler için çok önemli, özel müstesna ve gurur günü. Mustafa Kemal Atatürk, dünya tarihinde eşi benzeri görülmemiş, yeri doldurulamaz bir devlet adamı. Tüm ömrünü Türkiye ve Türk insanı için vakfeden müstesna bir insan. Ölümünden 86 yıl sonra bu şekilde anılan bir lider, devlet adamı yoktur. 10 Kasım günlerini, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün fikirlerini, ideallerini incelemek, genç nesillerimize aktarmak ve elbette bıraktığı eseri sonsuza kadar yaşatmak kararlılığımızı vurgulamak için bir vesile olarak görüyorum. Saygı, rahmet ve minnetle anıyorum.”
‘BAĞIMSIZLIK DESTANI YAZDI’Hannover Başkonsolosluğu’nda gerçekleştirilen anma törenine de çok sayıda kişi katıldı. Başkonsolos Yusuf Arıkan burada yaptığı konuşmada “Cumhuriyet’imizin kurucusu, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü saygıyla, minnetle ve şükranla anıyoruz. Mustafa kemal Atatürk, Batı’nın en gelişmiş devletlerinin işgaline uğramış olan Anadolu’da ulusuyla birlikte bir bağımsızlık destanı yazmıştır. Atatürk devrimleri, Türkiye Cumhuriyeti’nin aydınlanma dönemidir. Atatürk’ü gerçek anlamda anmanın, kurduğu Cumhuriyet’e ve ilkelerine sahip çıkmakla mümkün olduğunu biliyoruz. Başta Ata’mız olmak üzere, silah arkadaşlarını, ülkemizin birliği ve güvenliği için canlarını veren aziz şehitlerimizi saygı ve minnetle anıyorum” dedi.
‘TÜM LİDERLER İÇİN ÖRNEK’Nürnberg Türk Başkonsolosluğu’nda düzenlenen anma töreninde konuşan Başkonsolos Fatma Taşan Cebeci, Atatürk’ün sadece Türkiye için değil, tüm dünya liderleri için örnek bir insan olduğunu vurguladı: “10 Kasımlar, Ata’mızı anmamızın yanı sıra onun bizlere bıraktığı mirasa sahip çıkma ve ona duyduğumuz minnettarlığı ifade etme vesilesidir. Atatürk, büyük bir komutan, ileri görüşlü bir lider, vizyon sahibi bir devlet adamıdır. Aynı zamanda milletine başöğretmenlik yaparak gerektiğinde alfabeyi öğreten bir Ata’dır. Ata’mız, zor şartlarda yürütülen Kurtuluş Savaşı’na önderlik etmiş, bir milleti ayağa kaldırmış, yokluk içinde büyük bir savaş yürütmüş, verilen mücadeleden de zaferle çıkmış, yaptığı köklü devrimler ve uygulamaya koyduğu reformlarla da modern Türkiye Cumhuriyeti’ni 101 yıl önce kurmuş, bizlere emanet etmiştir. Bugün Türkiye’nin dış politikasının temelini oluşturan ‘Yurtta Sulh, Cihanda Sulh’ ilkesini de Ata’mıza borçluyuz.”
ATA’MIZA ÇOK ŞEY BORÇLUYUZ
Almanya’nın başkenti Berlin’de faaliyet gösteren Türk Alman Kadınlar Birliği’nin (BETAK) düzenlediği anma töreninde, Mustafa Kemal Atatürk sayesinde kadınların eşit haklara sahip olduğunun altı çizildi. BETAK Başkanı Hatice Selçuk, “Ata’mız sayesinde Türk kadınları birçok Avrupa ülkesinden daha önce eşit haklara sahip olmuştur. Hem seçme hem de seçilme hakkına sahip olmuştur. Bu sayede Türk kadınının kendisine olan özgüveni artmıştır. Ata’mıza çok şey borçluyuz. O’nu minnetle anıyoruz” dedi. BETAK’ın etkinliğinin düzenlendiği Türk restoranı Chapeau’nun önünde bir der sergi açıldı. Başkent Berlin’de yıllardır gazetecilik yapan Şenol Çörekçi’nin, Ulu Önder Atatürk’ün ölüm haberinin ve ölüm ilanlarının da yer aldığı Alman ve Türk gazetelerinden oluşan sergisi yoğun ilgi gördü.
ATATÜRK’ÜN MİRASI BİZE REHBERStuttgart Başkonsolosluğu’ndaki anma töreninde konuşan Başkonsolos Makbule Koçak Kaçar, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasındaki önemini ve vizyonunu vurguladı. Atatürk’ün mirasının Türk milleti için yol gösterici bir rehber olmaya devam ettiğini belirten Kaçar, onun fikirlerinin ve değerlerinin gelecek nesillere aktarılmasının önemine dikkati çekti. Türk vatandaşlarını, Atatürk’ün gösterdiği çağdaş uygarlık yolunda ilerlemeye davet etti.
ÜNİH’TE ANMA PANELİ DÜZENLENDİMünih Başkonsolosluğu Kabul Salonu’nda düzenlenen anma törenine de çok sayıda kişi katıldı. Başkonsolos Süalp Erdoğan’ın ev sahipliğinde gerçekleşen tören 2 dakikalık saygı duruşu ve sonrasında İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Başkonsolos Erdoğan, burada yaptığı konuşmada, “Toplumlar değerleri üzerine tesis edilir, hafızalarını canlı tutan anılarla yaşatılır, geleceğe projeksiyon yapan bir vizyonla ilerleme kaydeder” sözleriyle Atatürk’ün tüm bu özelliklere işaret eden bir önder olduğunun altını çizdi. Ataşe Hazal Can’ın günün anlamına ilişkin duygu ve düşüncelerini paylaşmasının ardından 10 Kasım Atatürk’ü Anma Paneli gerçekleştirildi.
‘ATATÜRK BİZİM KIRMIZI ÇİZGİMİZ’Her yıl geleneksel olarak Hollanda’nın Rotterdam şehrindeki Atatürk Sokağı’nda düzenlenen anma törenine dün de çok sayıda vatandaş katıldı. Altın Lale Vakfı başkanı Buğra Türker, “Yıllardır bu geleneği bozmadık ve devam edeceğiz. Atatürk bizim kırmızı çizgimizdir. Asla vazgeçmeyiz” dedi. Vakıf yöneticisi Hatice Bilginsoy da “Bugün 10 Kasım 2024. Ata’mızın 86. ölüm yıl dönümündeyiz. Bugün Rotterdam’da Türkiye’den çok uzaklarda Ata’mızı anmak için bir araya geldik. Seni çok seven Türk milleti olarak arkandayız, izindeyiz. Arkanda bıraktığın emaneti gururla taşıyacağımıza ant içiyoruz, yemin ediyoruz sevgili Ata’m” diye konuştu. Vatandaşlar Atatürk’ü andıktan sonra Rotterdam’daki Atatürk Evi’ni ziyarete gittiler.
LAİK TÜRKİYE’NİN MİMARIİngiltere Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) de ‘Ata’mızı Anma ve Anlama Programı’ düzenledi. Etkinlikte Atatürk’ün sevdiği şarkılardan ikisi ve ‘Mustafa Kemal’i Düşünüyorum’ adlı şiir seslendirildi. Turgut Özakman’ın senaryosunu yazdığı ‘Dersimiz Atatürk’ filmi gösterildi. Atatürkçü Düşünce Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Ali Akpınar, burada yaptığı konuşmada, “Atatürk, büyük bir asker, büyük bir devlet adamı ya da devrimci bir düşünürden fazlasıydı. Modern, ilerici ve laik bir Türkiye’nin mimarıydı. O’nun liderliğiyle, savaşla yıpranmış ve parçalanmış bir vatan, özgürlük, bağımsızlık ve eşitlik idealleri üzerine kurulu ve güvenle ileriye bakan bir Cumhuriyet’e dönüştü. Atatürk’ü sadece tarihsel bir figür olarak hatırlamakla kalmayıp, onun değerlerini günlük yaşama da taşımamız gerektiğini biliyoruz.”
İngiltere ADD Başkanı Jale Özer de “Gün birleşme ve birlikte ana vatanımıza sahip çıkma günüdür. Onun fani varlığı, yarattığı Ankara’nın kucağında ebedi uykusunu uyurken, aziz hatırası Türk milletinin gönlünde ebediyen yaşayacaktır” dedi.
ATATÜRK’TEN SON MEKTUP
Frankfurt Başkonsolosluğu Eğitim Ataşeliği tarafından düzenlenen anma töreninde, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün vefatının 86’ıncı yılı vesilesiyle vatandaşlar ve eğitim camiası bir araya geldi. Başkonsolosluk bünyesinde gerçekleştirilen programda, Atatürk’ün mirası, eserleri ve Türkiye’ye kattıkları deĝerler derin bir saygıyla anıldı. Anma töreni, Türk Tarih Kurumu öğretmeni Zeynep Oral’ın sunumuyla başladı. Katılımcılar, Atatürk ve vatan uğruna canlarını feda eden şehitler için saygı duruşunda bulundu, ardından hep bir ağızdan İstiklâl Marşı’nı okudu. Başkonsolos Nagihan İlknur Akdevelioğlu ise konuşmasında Atatürk’ün yalnızca bir lider değil, modern Türkiye’nin mimarı olarak bıraktığı izlere vurgu yaptı.
ŞİİR VE VİDEO GÖSTERİMİ
Öğretmen Tuğçe Ünlü’nün seslendirdiği ‘Atatürk’ten Son Mektup’ şiiri ve Ümit Yaşar Oğuzcan’ın ‘Mustafa Kemal’i Düşünmek’ şiirinin duygu dolu bir şekilde seslendirildiği etkinlikte, Atatürk’ün son günlerini ve cenaze törenini anlatan bir video gösterimi de yer aldı. Ayrıca Atatürk’ün manevi kızının anılarını içeren bir video sunumu da katılımcılara duygulu anlar yaşattı. Programda, Atatürk’ün sevdiği şarkılar da öğretmenler tarafından sanatsal bir şekilde seslendirildi ve böylece Atatürk’ün sanata olan tutkusu anıldı.