Celal ÖZCAN / BERLİN
Oluşturulma Tarihi: Şubat 23, 2020 13:13
Almanya, Hanau’daki ırkçı terör saldırısının ardından alınması gereken tedbirleri tartışıyor. DLF radyosuna konuşan Federal Meclis eski başkanlarından Wolfgang Thierse, şunları söyledi:
“ALMAN demokrasi tarihi, aşırı sağcılara bir milim bile iktidar şansı tanınmaması gerektiğini öğretti bize. Ancak şimdi toplumda kavga sertleşti, şiddet ve korkular arttı. Toplumumuz kamplaştı, bölündü. Çoğulcu bir toplumda birlikte yaşam öyle huzur içinde olmuyor. Almanya, daha çok çoğulcu ve çeşitli olacak, etnik, kültürel, dini ve dünya görüşü olarak. Biz, bu bizi birleştiren temeli tutmalıyız. Bu çok büyük bir görev. Demokrasi, kavga demek, ama elbette barış ve centilmenlik kuralları içinde. Aşırı sağcı AfD’nin, bir yanda muhafazakar diğer yanda ırkçı, milliyetçi bir yanı var. Bu gerçekten yeni bir durum ve ülkemizde güçlendiler.”
‘TOPLUMUN ORTASINDA’Almanya’da aşırı sağa karşı mobil danışma merkezi yetkililerinden
Manja Kasten ise ırkçılığın toplumun ortasına kadar yerleştiği uyarısında bulundu: “Araştırmalar uzun süredir şunu gösteriyor.
Aşırı sağ görüşler toplumun geniş bir kısmına yayıldı. Irkçılık, Yahudi düşmanlığı, sosyal Darwinizm ve milliyetçilik bunun içinde. Tartışmalar çok sağa kaydı. Aşırı sağ ve ırkçı söylemler hızla parlamentolara giriyor, sosyal medyada paylaşılıyor.”
Bu sorunun üzerine hassasiyetle gidilmesi gerektiğini vurgulayan Kasten, toplumda ırkçılıkla sorunu olan insanların desteklenmesi gerektiğini söyledi.