Anlayışsızlık endişe verici boyutta

Güncelleme Tarihi:

Anlayışsızlık endişe verici boyutta
Oluşturulma Tarihi: Eylül 07, 2012 14:14

Hessen ve Nassau Katolik Akademesi, Köln Mahkemesi’nin sünnet kararını tartışmayaaçan bir sempozyum düzenledi. Sempozyumda konuşan IRH Başkan YardımcısıÜnal Kaymakçı, Alman toplumundaki anlayışsızlığın endişe verici olduğunu söyledi.

Haberin Devamı

FRANKFURT’ta Hessen ve Nassau Katolik Akademisi’nin ‘Ön deri için kavga, inanç ve vicdan özgürlüğünün kesimi mi?’ adıyla düzenlediği sempozyumda, Köln Mahkemesi’nin sünnet için verdiği ‘yaralama suçu’ kararı tartışıldı.

Sempozyuma katılan Hessen İslam Birliği (IRH) Başkan Yardımcısı avukat Ünal Kaymakçı, Musevi Cemaati Temsilcisi Elisa Klapheck, aynı zamanda kendisi de hakim olan Prof. Dr. Henning Radtke ile Dr. Lothar Schrod mahkemenin kararını farklı açılardan yorumladılar.

Anne-baba karar verir
Köln Mahkemesi hakiminin, Anayasa Mahkemesi’nin çocuklarla ilgili değerlendirmelerini yanlış yorumladığını ileri süren Prof. Dr. Radtke, her anne babanın çocuğunu istediği ortamda, kültürde ve inanç şekliyle yetiştirme hakkının olduğunu, çocuğun onuru ve sağlığı tehlikeye girmedikçe de anne babaya müdahale edilemeyeceğini söyledi.

Sünnet kararında din ve vicdan özgürlüğünün dava konusu edilmediğinin altını çizen Prof. Dr. Radtke, sünnetin çocuğun iyiliğine hizmet etmediğinin belirlenmediği sürece de yasağın söz konusu olamayacağını söyledi.

Sünnetsiz hac olmaz
IRH Başkan Yardımcısı Ünal Kaymakçı ise İslam’da sünnetin tavsiye edildiğini, ayrıca hac gibi bazı ibadetlerin de sünnetsiz yapılamayacağını söyledi.

Toplumdaki anlayışsızlığın endişe verici boyutlara vardığını belirten Kaymakçı, “Dinleri akıl dışı bir olgu olarak algılayanlar var. Müslümanlar, çocuklarına zulüm eden bir topluluk olarak gösterilmek isteniyor. Dinimizi ve sünneti daha iyi anlamalarını isterdik” dedi.

Zararı tespit edilirse reform yaparız
MUSEVİ Cemaati temsilcisi Elisa Klapheck de sünnetin Musevi kimliğinin önemli bir parçası olduğunu belirterek şunları söyledi:

“Dinsel gerekçeler dışarıdan bakan insanlar için gülünç gelse de çok anlamlıdır. Başörtüsü, sünnet gibi konular bizi geriye itiyor. Suni gündemle dini cemaatlar arasında derin hendekler oluşturuluyor. Sünnet kimliğimizin bir parçası, ancak zararlı olduğunu tespit ettiğimizde reform yolunu seçeriz.”

Çocuklar 15 yaşında kendileri karar versin
ÇOCUK doktorlarının yasal durum netlik kazanıncaya kadar sünnet yapmak istemediklerini belirten Frankfurt Höchst Hastanesi hekimi Dr. Lothar Schrod ise çocuklarda fiziksel bütünlüğü koruma hakkının dinsel kavramların önünde olduğunu savundu. Dr. Schrod, şöyle konuştu:

“Hukuksal açıdan sağlık gerekçesi olmayan her cerrahi müdahaleye yaralama olarak bakılır. Bu nedenle cerrahlar, küçük yaştaki hastalarının beş on yıl sonra da yapılabilecek ameliyatlarını hemen yapmaz. Sünnetin sağlık açısından yararlı olduğu çok tartışmalı bir konu. Bırakın çocuklar 14-15 yaşlarında sünnet olup olmayacaklarına kendileri karar versin. O yaştaki çocukların sünnetinde sorun görmüyoruz.”

Yahudi geleneği korunacak
ALMANYA Cumhurbaşkanı Joachim Gauck, İsrail Devlet Başkanı Şimon Peres’e gönderdiği mektupta, Almanya’da Yahudi geleneğinin korunacağının altını çizdi.

Gauck, Almanya’daki Yahudilerin yaşam ve inanç dünyasının kendileri için ayrı bir önem taşıdığını da belirtti. İsrail Devlet Başkanı Peres’in ağustos ayı sonlarına doğru Almanya Cumhurbaşkanı Gauck’a bir mektup yazarak, sünnetin bin yıllardır süre gelen bir Yahudi geleneği olduğuna dikkat çekerek, bu geleneğin engellenmemesine özen gösterilmesini istediği belirtildi.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!