Anadol tekrar kıymete bindi

Güncelleme Tarihi:

Anadol tekrar kıymete bindi
Oluşturulma Tarihi: Ekim 11, 2010 11:48

İlki 1907 yılında gerçekleştirilen Pekin-Paris Rallisi’ne Türk takımı 1967 model Anadol ile damgasını vurdu. 37 gün sürecek yarışın son günlerine girilirken, Anadol'u gören yabancılar kendileri için de arabanın aynısını istiyor.

Haberin Devamı

Önce ufak bir hatırlatma yapalım.

Nisan ayında hurriyet.com.tr'de "Anadol'u görünce çarpıldılar" başlıklı bir haber yapmıştım. Sadece klasik otomobillerin yarıştığı ve Pekin'den başlayıp Paris'e kadar sürecek olan zorlu yarışa Türk takımının ilk kez katılacağını ve otomobilin de emektar Anadol olduğunu duyurmuştum.

Ancak burada çarıcı bir ayrıntı vardı. Türk takımı yarışa önce Mercedes ile katılmak istemiş, fakat komite bu tip araçlardan herkeste olduğunu söyleyerek daha orjinal bir araç olmasını istemişti. Ahmet Öngün ve Erdal Tokcan'dan oluşan Türk takımı da öylesine bir Anadol fotoğrafı göndermişti. Sonuç ne mi oldu? Hayatında ilk kez bu aracı gören İngiliz yarış komitesi çok şaşırdı ve hemen davet ederek yarışa katılmalarını istedi.

Bu özet hikaye işin birinci kısmıydı.

Haberin Devamı

İkili, 1500 liraya hurda bir Anadol alıp Castrol Ford Team Türkiye garajında uzun süre üzerinde çalışarak aracı yarışa hazır hale getirdiler. Aracın üretildiği tarihteki teknolojiler kullanılarak 1200 cc'lik motor 1600 cc'ye, benzin deposu 60 litreden 120 litreye çıkartıldı. Aracın içi tamamen değiştirildi, arka koltukları çıkarıldı, öne yarış koltukları monte edildi. Şasi, gövde ve mekanik kısımları tamamen elden geçti, elektrik donanımı tamamlandı. Ve Artık emektar Anadol, Ford Otosan sponsorluğunda yarışa hazır hale geldi.

Bu da işin ikinci kısmıyıdı.

ARAÇLAR TÜRKİYE'DEN GEÇTİ

Şimdi artık son etaptayız. Yaklaşık bir ay önce Pekin'den start alan klasik otomobiller, geçtiğimiz günlerde Erzurum'dan Türkiye'ye girdi, pazar günü de İstanbul'a ulaştı. Dün akşam rallide yarışan ekiplere İstanbul Klassis Resort Otel’de, Türkiye Klasik Otomobil Kulübü tarafından özel bir gece düzenlendi.

Eren GÜLER yazıyor
hurriyet.com.tr

Ahmet Öngün ve Erdal Tokcan'ı dün düzenlenen gecede yakaladım. Yaklaşık bir aydır direksiyon salayan ve zorlu çöllerden geçen Türk takımı biraz yorgun, ancak Türkiye'de oldukları ve ailelerini görebildikleri için çokça mutluydu. Gerçi bu kavuşma fazla uzun süremedi. Çünkü ekipler bu sabah itibariyle silivri'den çıkış alıp Paris'e gitmek üzere yola koyuldular.

Haberin Devamı

"HERKESİN GÖZÜ ANADOL'DA, 'BİZE DE YAPIN' DİYORLAR"

İkili, böyle bir yarışta Türkiye'yi Anadol ile temsil ettikleri için gerçekten çok mutlu. Bunu yüzlerinden, bakışlarından, duruşlarından, konuşmalarından çok rahat anlayabilirsiniz. "Daha önce Anadol'u kimse bilmezdi, şimdi biraz öğrenebildiler mi?" diye soruyorum, cevap ikisinden birden geliyor: "Anadol'u artık hepsi öğrendi."

Peki ilgi görüyor mu? Görmez olur mu... Erdal Tokcan burada ilginç bir bilgi veriyor:

"Hem arabayı öğrendiler hem de büyük ilgi gösteriyorlar. Hatta şimdiye kadar 8-9 kişi kendisi için Anadol istedi. Yarışta herkesin gözü bizim arabada zaten, bize diyorlar ki, "sizde bu arabadan bir sürü var. Siz değiştire değiştire kullanıyorsunuz, bize de aynısından yapın"

Haberin Devamı

HİÇ ARIZA YAPMADI

100'e yakın aracın yarıştığı rallide şimdiye kadar birçok araba arıza yapmış. Ahmet Öngün, çok sayıda aracın kamyonlarla sınırları geçmek zorunda kaldığını anlatıyor. Peki bizim Anadol ne yaptı? Şimdiye kadar hiç teklememiş. Sadece bir kez dururken arabası arkası aniden göçmüş.

Erdal Tokcan anlatıyor:

"Allah dedik, gitti süspansiyon. İndik arabadan bir baktık, bizim üzerinde durduğumuz rögar kapağı kırılmış, tekerlek içeri göçmüş. Hemen kurtardık zaten arabayı."

"İKİNCİ SIRADA BİTİRİRİZ"

Pekin'den başlayan yarışta Anadol hep ön sıralarda mücadele ediyor. Araç Türkiye'ye ikinci olarak girdi ve ikinci olarak çıkıyor. Arkasındaki araçla arasındaki fark da tam 2 saat.

Haberin Devamı

Tokcan'a göre bu fark etaplarda kapanmaz. Eğer yarış sonuna kadar herhangi bir teknik arıza yaşanmazsa da Anadol 37 gün sürecek olan bu büyük yarışı ikinci sırada tamamlayacak.

İlk sırada ise Avustralyalı bir Holden var. Pilotu, eski ralli şampiyonu, aracın motoru da Anadol'un 2 katı. Mevcut durumda bu aracı geçmek kolay görünmüyor. Yani sıralama aşağı yukarı belli gibi.

ALTI GÜN BOYUNCA AYAKKABILARI BİLE ÇIKARMADIK

Yarış başlamadan aylar önce Öngün ile konuşurken özellikle yaklaşık 10 gün sürecek olan çöl etabından çekindiğini ifade etmişti. O etap gerçekten de zor geçmiş:

"Çöldeki yarış tahminimizden kat kat zordu. Bir de yol şartları inanılmaz zorlu. Düşünebileceğiniz en kötü zemini 10 ile çarpın. Sadece Moğolistan değil, Kazakistan'da asfalt dedikleri yolda 2 metre genişliğinde 1 metre derinliğinde çukurlar var.

Haberin Devamı

Soğuklarda bizi zorladı. Eksi 15 derecede çadırlarda kaldık. Çadırda nefesiniz nem yapıyor, gidip tavana yapışıyor, o da buz olarak üzerinize düşüyor. 6 gün boyunca hiç soyunmadan, ayakkabılarımızı bile çıkarmadan dolaştık. Uyku tulumunun içine girdik çıktık."

En yaşlısı 103, en genci 42 yaşında olan klasik otomobillerin katıldığı ralli 16 Ekim’de Paris Zafer Takı’nda sona erecek. Araçlar bu noktaya vardıklarında yaklaşık 14 bin 500 kilometre yol kat etmiş olacaklar.

YARIŞ GELİRİ EĞİTİME

Ahmet Öngün-Erdal Tokcan ikilisi yarıştan elde edilecek sponsor ve SMS gelirlerini Toplum Gönüllüleri Vakfı’na aktaracak. Elde edilecek olan gelirle dört yıl boyunca 250 üniversite öğrencisine karşılıksız burs verilmesi sağlanacak.

Projeye destek olmak isteyen gönüllüler, 'BURS' yazarak 4555’e SMS attıklarında, 10 TL tutarındaki gelir, doğrudan Toplum Gönüllüleri Vakfı tarafından burs bütçesine aktarılacak.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!