Almanya'yı şoke eden terör

TAKVİMLER 4 Kasım 2011'i gösterdiğinde Almanya'nın ortasındaki küçük Eisenach kenti güne bir banka soygunu ile başladı. Küçük kentte sabah Saat 09.00 sularında giren maskeli ve eli silahlı iki kişi bankayı soydu. Yanlarına aldıkları parayla bisiklete binip şehir merkezinden uzaklaştılar. Ardından bir karavana bindiler. Şehri terk etmek üzereyken polis tarafından sıkıştırıldılar. Güvenlik güçleri soyguncuları yakalamak için destek kuvvet isterken, iki soyguncu yakalanacaklarını anlayınca teslim olmak yerine intihar etmeyi tercih etti.

Polis karavanda olay yeri inceleme işlemlerini bitirmeden bu kez Zwickau kentinde bir bina kundaklandı.

Sıradan bir banka soygunu olarak görülen olay, itfaiyenin kül olmaktan kurtardığı karavanda bulunan silahlarla bambaşka bir boyut kazandı. Karavanda 2007 yılında öldürülen 22 yaşındaki Polis memuru Michele Kiesewetter ile aynı olayda ağır yaralanan diğer polis memurunun silahlarıyla birlikte çok sayıda silah ve mühimmat bulundu.

Zwickau kentindeki bina yangın nedeniyle tamamen oturulmaz hale geldi. Binada çok sayıda patlayıcı, otomatik silah ve belgeler bulundu. Çıkan silahlar arasında bulunan Çek yapımı Ceska 83 tipi silah yapılan kriminal inceleme sonunda 2000 ile 2006 yılları arasında sekizi Türk, biri Yunanlı dokuz göçmenin öldürüldüğü seri cinayetlerde kullanılan silah olduğu anlaşıldı.

Bankayı soyup intihar eden iki kişinin Uwe Mundlos ve Uwe Böhnhard olduğu tespit edildi. Zwickau kentindeki evi yakanın da Beate Zschaepe olduğunu polis çok çabuk belirledi. Üç isim Saksonya ve Thüringen eyaletlerinde azılı üç Neonazi olarak tanıyordu. Polis kayıtlarında da aranan üç isim olarak yer alıyordu.

Üç terörist, tam 13 yıl boyunca illegal yaşayarak kurdukları Neonazi çetesi Nasyonal Sosyalist Yeraltı (NSU) adına 10 cinayet işledi. İki bomba patlatıp 22 Türk'ü yaraladı. 14 de banka soygunu gerçekleştirdi. Tüm bu gizli faaliyetleri yaparken de güvenlik güçlerinin ihmalleri ve kusurlarından faydalandı.

NSU Neonazi çetesinin istihbarat ve emniyet güçleri ile ilişkileri, aldıkları yardım, emniyet güçlerinin ihmal ve kusurlarının ortaya çıkarılması için üçü eyalet meclislerinde biri de Federal Meclis'te olmak üzere dört meclis araştırma komisyonu kuruldu. Komisyonlar hala çalışmalarını sürdürürken 6 Mayıs'ta NSU'nun yaşayan tek üyesi Beate Zschaepe, örgüte Türklerin öldürüldüğü silahı bulan Ralf Wohllebn, silah, para, kimlik ve arabalar temin eden, Carsten Schultze, Holger Gerlach ve Andrea Emminger hakim karşısına çıktı. Beş kişinin yargılanması sürüyor.

Örgütü kuran profesörün oğlu Uwe Mundlos, anne babası öğretmen Uwe Böhnhardt ve babası Romen, annesi alkolik olan Beate Zschaepe, 1998 yılında polisin ihmali sonucu izini kaybederek yeraltına indi. Tam 13 yıl boyunca da illegal yaşadı.

4 Kasım 2011'de ortaya çıkan örgüt 1998 yılında kuruldu. Örgütün kurucuları olarak şimdilik Uwe Mundlos, Uwe Böhnhardt ve Beate Zschape isimleri biliniyor. Örgütü destekleyenlerin ve yardım edenlerin sayısı ise 200 olarak tahmin ediliyor.

1998 yılında NSU'yu kuran üçlü, 90'lı yıllarda Thüringen ve çevresinde aşırı sağcılarla birlikte hareket etti. Thüringen Heimatschutz ve Anti- Antifa adlı Neonazi örgütleri içinde aktif olarak yer aldı.

NSU TERÖRÜRÜN MAHKEME ÖNCESİ TARİHİ

14 Nisan 1996: Böhnhardt, Jena'da otoyol köprüsüne patlayıcı madde yüklü sarıya boyanmış Davut yıldızı ile birlikte bir bebek maketi astı. Yahudi düşmanlığı yaptığı için mahkemece hapis cezasına çarptırıldı. 1998 yılında illegaliteye geçtiği için cezası infaz edilemedi.

1 Kasım 1996: Bönhardt ve Mundlos, Nazi askeri üniforması giyerek Yahudi mezarlığına girip anıta saldırdı. İkili, Yahudi mezarlığına girme yasağı aldı.

31 Aralık 2006: Bönhardt, Mundlos ve Zschaepe Erfurt tren istasyonunda oyuncu Benjamin Reding ve öğrenci Dominik Reding'e saldırdı.

Ocak 1997: Üç terörist Thüringischen Landeszeitung gazetesine bombalı mektup gönderdi.

26 Ocak 1998: Polis Beate Zschaepe'nin kiraladığı garajda arama yaptı. Arama sırasında Uwe Böhnhardt polislerle birlikteydi. Ancak kaşla göz arasında arabaya binerek garajın olduğu yerden kaçtı. İzini kaybettirdi. Daha önce hapis cezası bulunan Böhnhardt'ı polis yakalasa 10 cinayet önlenecekti. NSU ile ilgili emniyet güçlerine yöneltilen ilk eleştiri de bu oldu. Böhnhardt'ın kaçmasında polisin büyük ihmali ve kusuru bulunduğu kabul edildi. Polis, yaptığı aramada Zschaepe'nin kiraladığı garajda 1.4 kilo patlayıcı madde buldu.

28 Ocak 1998: Gera Savcısı Zschaepe, Böhnhardt ve Mundlos hakkında tutuklama kararı çıkardı.

9 Eylül 2000: Üç terörist seri cinayetlerine başladı. Nürnberg'de çiçekçi Enver Şimşek'i öldürdü.

19 Ocak 2001: Köln'de İranlı bir göçmene ait dükkana bomba kondu. Dükkan sahibinin kızı ağır yaralandı.

13 Haziran 2001: Nürnberg'de fabrika işçisi ve terzi Abdurrahim Özüdoğru öldürüldü.

27 Haziran 2001: Hamburg'da manav Süleyman Taşköprü dükkanında katledildi.

29 Ağustos 2001: Münih'de Habil Kılıç öldürüldü.

25 Şubat 2004: Rostock'da döner büfesinde çalışan sığınmacı Mehmet Turgut öldürüldü.

9 Haziran 2004: Köln'deki Keup Caddesi'nde parça tesirli bomba patlatıldı. 22 Türk yaralandı. Çok sayıda işyeri zarar gördü.

9 Haziran 2005: Nürnberg'de kendisine ait döner büfesinde İsmail Yaşar öldürüldü.

15 Haziran 2005: Münih'de Türk zannedilerek Yunanlı Theodoros Boulgarides öldürüldü.

4 Nisan 2006: Dortmund'da gazete bayii Mehmet Kubaşık öldürüldü.

6 Nisan 2006: Kassel'de internet cafe sahibi Halit Yozgat öldürüldü.

25 Nisan 2007: Heilbronn'da 22 yaşındaki polis memuru Michele Kiesewetter görevi başında öldürüldü. Polis arkadaşı ağır yaralandı. Katiller iki polisin de silahını aldı.

4 Kasım 2011: Böhhardt ve Mundlos Eisenacehr bir banka şubesini soydu. 14. soygun sonunda yakalanacaklarını anlayınca karavanı ateşe verip aynı silahla peş peşe intihar ettiler.

4 Kasım 2011: Beate Zschaepe, iki terörist ile yaptığı telefon görüşmesinden sonra kaldıkları hücre evini içindeki belgeler, patlayıcılar ve silahlarla benzin dökerek ateşe verdi. Amacı örgüte ait tüm belge, bilgi ve delilleri yok etmekti.

8 Kasım 2011: Dört gün boyunca kaçak dolaşan Beate Zschaepe, yanında avukatı olduğu halde birlikte polise teslim oldu. Teslim olduğunda polise, açıklamalarda bulunmasam gelip teslim olmazdım diyen Zschaepe, hala suskunluğunu koruyor.

13 Kasım 2011: Örgüt üyelerine kimlik, pasaport ve ehliyet bulan, silah temin eden Holger Gerlach Hannover'de gözaltına alındı. Daha sonra tutuklandı. İtirafçı oldu. Tutuksuz yargılanıyor.

24 Kasım 2011: Andre Emminger Mühlenfliess'de gözaltına alınıp tutuklandı. Karısı ile birlikte örgüte başından itibaren en yakın duran isim. Seri cinayetlere kurban gidenlerin filmlerini yapmakla suçlandı. Beate Zschaepe, iki Uwe'nin intiharı ve hücre evini ateşe verdikten sonra telefonla Emminger'i aradı. Tutuksuz yargılanıyor.

29 Kasım 2011: Aşırı sağcı parti NPD yöneticilerinden Ralf Wohlleben gözaltına alındı ve ardından tutuklandı. Wohlleben, örgüte para bulmak, seri cinayetlerde kullanılan Ceska 83 silahı ve susturucuyu bulup örgüte veren isim.

1 Şubat 2012: Carsten Schultze yakalandı. Sosyal pedagog olarak çalışan ve eşcinsel olan Carsten Schultze, seri cinayetlerde kullanılan Ceska 83 yapımı silahı ve susturucuyu Ralf Wohlleben ile birlikte bulup üç teröriste teslim etti. İtirafçı oldu. Poliste ve savcılıkta önemli açıklamalarda bulundu.

2 Temmuz 2012: Alman istihbarat teşkilatı Federal Anayasayı Koruma Dairesi Başkanı Heinz Fromm, üç teröristin yakalanamamasında istihbaratın ihmalleri ve kusurlarının ortaya çıkmasından sonra görevini bıraktı.

3 Temmuz 2012: Thüringen Eyalet Anayasayı Koruma Teşkilatı Başkanı Thomas Sippel, istihbaratın ihmal ve kusurları nedeniyle emekliye sevk edildi.

11 Temmuz 2012: Saksonya Eyalet Anayasa Koruma Teşkilatı Başkanı Reinhard Boss, ihmal ve kusurlar nedeniyle istifa etti.

13 Eylül 2012: Aşağı Saksonya Eyaleti Anayasayı Koruma Teşkilatı Başkanı Volker Limburg, başında bulunduğu istihbarat örgütünün ihmalleri ve kusurları nedeniyle istifa etti.

14 Kasım 2012: Berlin Eyaleti Anayasayı Koruma Teşkilatı Başkanı Claudia Schmid, NSU ve aşırı sağ ile ilgili tutulan istihbarat belgelerinin imha edilmesinin ortayı çıkmasından sonra görevini bıraktı.

31 Ocak 2013: Federal Başsavcı tarafından hazırlanan 500 sayfalık iddianame mahkemece kabul edildi. İlk duruşma tarihi olarak 17 Nisan 2013 belirlendi. Duruşmaların 2014 yılının Ocak ayına sarkması bekleniyor.

4 Mart 2013: Davayı izlemek için basın mensuplarının başvuruları alınmaya başlandı.

22 Mart 2013: Mahkemeyi izleyecek basın kuruluşlarının isimleri açıklandı. 50 kişilik medya kuruluşu içinde Türk basınına yer verilmedi. Ülkede büyük bir tartışma başladı. Sekiz Türk'ün öldürülmesinden yargılanacak beş sanıklı duruşmalara Türk basının alınmaması eleştiril

--

NOT: Münih'teki NSU davasını izleyecek gazetecilerle ilgili tartışmaların başladığı 26 Mart 2013 tarihinden sonraki gelişmeleri ve Almanya'daki aşırı sağcı, ırkçı şiddetle ilgili haberleri www.hurriyet.de'nin "Nazi Terörü" dosyasında tarih sırasıyla bulabilirsiniz...