Güncelleme Tarihi:
ZİRVENİN açılışında konuşan FDP’li Bakan Wissing, ülkenin dijitalleşme sürecinde büyük ilerlemeler kaydettiğini vurgularken, “İlerleme sözü verdik ve ilerleme sağladık” dedi. Federal hükümetin son yıllarda attığı adımları öven Wissing, zirve öncesinde ARD’nin sabah programında yaptığı açıklamada da, federal hükümetin sunduğu hizmetlerin yüzde 90’ının dijital ortamda erişilebilir olduğunu belirtti. Ülkenin yüzde 97’sinin mobil iletişimle kapsandığını ve fiber internet bağlantılarının birkaç yıl içinde iki katına çıkarıldığını da sözlerine ekledi. Dijitalleşmeden Sorumlu Bakan Wissing hükümetin, Almanya’nın Avrupa’da lider yapay zekâ ülkesi olması için gerekli koşulları yaratmak istediğini belirtti.
ALMANYA’DAN TEK BİR ŞİRKET YOK
Almanya, yapay zekâ uzmanlarına verdiği akademik eğitimle uluslararası alanda övgü topluyor. Ancak uzmanlar, iş dünyasında ve yönetimde yapay zekâ uygulamalarının kullanımında hâlâ büyük eksiklikler görüyor. Dünyanın önde gelen yapay zekâ şirketleri arasında Almanya’dan tek bir şirket bile yok. Başbakan Olaf Scholz ise Almanya’da dijitalleşme konusunda çok uzun zamandır, çok az şey yapıldığını kabul etti. Yeni teknolojilerin sunduğu fırsatlara vurgu yapan Scholz, “Özellikle de gerekli bilgi işlem gücü mevcut olduğu için büyük fırsatlara sahip olduğumuza inanıyorum. Almanya’daki şirketlerin de büyük ölçekte dijitalleşmede çalışan iş modelleri geliştireceğinden eminim” dedi.
‘YAPAY ZEKÂ ŞİRKETLERİNE İHTİYACIMIZ VAR’
Ekonomi Bakanı Robert Habeck (Yeşiller) zirvenin, Almanya’nın doğru yolda olduğunu gösterdiğini söyledi. Habeck, “Ancak rekabet çok çetin ve gaza basmaya devam etmemiz gerekiyor. Küresel rekabette ayakta kalabilecek ve daha geniş Alman ekonomisine yapay zekâ uygulamaları getirebilecek yapay zekâ şirketlerine ihtiyacımız var” diye konuştu. Alman hükümetinin amacının yapay zekâ alanındaki güçlü yönleri geliştirmek ve stratejik zayıflıkları azaltmak olduğunu belirten Habeck “Aynı zamanda, YZ Yönetmeliği ile uygulamak istediğimiz gibi düzenleyici çerçeve koşulları, teknolojik ve dijital egemenliğimiz için çok önemlidir: İnovasyon dostu, kullanıcı merkezli ve kritik uygulamalar söz konusu olduğunda yasal olarak güvenli” dedi.
EYALETLER DAHA YAVAŞ
OpenAI ve Google gibi oyunculara sahip ABD ve Baidu ve Alibaba gibi şirketlere sahip Çin, dünya çapında önde gelen yapay zekâ ekonomileri olarak kabul ediliyor. Bugüne kadar Avrupa’daki en büyük yapay zekâ şirketleri Fransa’dan (Mistral AI ve Contentsquare) çıktı. Almanya’da ise Heidelberg merkezli start-up Aleph Alpha ve Köln merkezli DeepL önde gelen yapay zekâ şirketleri arasında yer alıyor. Ancak Almanya’nın dijitalleşme sürecinde eyaletler ise federal hükümete göre daha yavaş. Eyaletlerde sunulan dijital hizmetlerin henüz istenilen seviyeye ulaşmadığı belirtildi. Ayrıca, şirketler de dijitalleşme sürecinin yavaş ilerlemesinden şikâyetçi. Uzmanlar, federal hükümet ile eyaletler ve yerel yönetimler arasındaki iş birliği eksikliğini eleştiriyor. Wissing, Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) tarafından yapılan ve Almanya’nın yapay zekâ araştırmalarında küresel bir lider haline geldiği bir araştırmaya atıfta bulundu. Yapay zekâ patentleri açısından Almanya, ABD’nin ardından ikinci sırada, Japonya ve Çin’in ise önünde yer alıyor. FDP’li politikacı, dijital projelerin artık sadece analog süreçleri tamamlamaması, aynı zamanda onların yerini alması çağrısında bulundu: “Artık mükerrer altyapıları kaldıramayız.”