Güncelleme Tarihi:
AKADEMİK KARİYER YERİNE...
Dr. Gürsoy, 2012’de gerçekleştirdiği yapay kalp nakliyle adını duyurdu: “Avrupa’da yapay kalp nakli gerçekleştiren ilk kadın cerrahı olmam benim için gurur verici. İnsanlara yardım etmeyi seviyorum. Alanda çalışmak önemli. Bu yüzden akademik kariyer yapmak yerine ameliyatlara yöneldim. Üniversitelerde doçent ve profesör olmak da vardı. Ancak bu benim için cazip değil. Uzun zamandır kafamda yapay kalp merkezi kurmak vardı. Bunun için son çalıştığım hastaneden de ayrıldım. Şimdi enerjimi yapay kalp merkezi kurmak için harcıyorum. Yapay kalp naklinde dijital destek çok önemli. Bu alanda yatırım yapmak lazım. Merkezi ancak üniversitelere bağlı hastanelerde açabiliriz. Görüşmelere başladım. Çok kolay bir iş değil ve zorlukları var. Almanya’nın yapay kalp merkezine çok ihtiyacı var. Siyasetçilerle ve üniversite yönetimleriyle görüşmelerim sürüyor. İşin daha başındayız.”
‘DAHA FAZLA YATIRIM YAPILMALI’
“Kalp rahatsızlıklarının tedavisi önceki yıllara göre kolaylaştı. 10 yaşındayken babamı kalp kulakçığındaki problem nedeniyle kaybettik. O hastalıktan şimdi ölen yok. Ancak kalp nakli konusunda henüz büyük sorunlar bulunuyor. Yeteri kadar bağış yapılmadığı için nakil bekleyen hasta sayısı çok fazla. Burada yapay kalp devreye girmeli. Yapay kalbe yönelik fazla yatırım yapılmalı, bu alandaki çalışmalar daha büyük destek sunulmalı. Bu yüzden de merkezin kurulması için ısrarlı çabamı sürdüreceğim.”
‘BU ALANDA KADIN OLMAK ZOR’
“Kalp cerrahisi veya kalp doktoru kadınların yaşadığı çok zorluklar var. Ben, göçmen veya Türkiye kökenli olduğum için mesleki hayatımda hiç dışlanmadım ve hiç zorluk çekmedim. Ama kadın olarak cerrahi alanda çalışmak çok zor. Başlangıçta hocalarım bana çok destek oldu. Onlardan çok şey öğrendim. Bunu inkâr edemem. Ne zaman ki görevlere talip oldum, zorluklar ve dışlamalar başladı. Birçok kalp cerrahisi kadın doktorlar dışlanma ve erkek meslektaşlarının olumsuz tutumları nedeniyle mesleği bırakıp muayenehane açıyor. Kadınlar bu alanda gerçekten önemli zorluklar yaşıyor. Çünkü bu alan, erkeklerin ağırlıkta olduğu bir bölüm.”