‘Almanya’da tam bir dışlanma krizi yaşanıyor’
Güncelleme Tarihi:
Almanya’da 2021-2023 yıllarında 20 binden fazla dışlanma şikâyetinde bulunulduğu açıklanırken, hükümetin Genel Eşit Davranılması Yasası’nda yenilik yapması istendi. Konuyla ilgili 2 yılı aşkın süredir görev yapan Ferda Ataman, “Almanya’da tam bir ayrımcılık, dışlanma krizi yaşanıyor” dedi.
ALMANYA’da farklı alanlarda dışlanmalarda ciddi artış kaydedildiğinin altı çizilirken, hükümetin Koalisyon Protokolü’nde öngörülen Genel Eşit Davranılması Yasası’ndaki yenilikleri bir an önce hayata geçirmesi istendi. Federal Hükümetin Göç Sığınmacılar ve Uyum Sorumlusu Reem Alabali-Radovan, Dışlanmaya Karşı Bağımsız Sorumlu Ferda Ataman, Almanya’da Romanların Yaşamı Sorumlusu Mehmet Daimagüler, Engelli İnsanlar Sorumlusu Jürgen Dusel, Cinsel Çeşitlilik Sorumlusu Sven Lehmann, Almanya’da Yahudi Yaşamı ve Yahudi Düşmanlığına Karşı Mücadele Sorumlusu Felix Klein, başkent Berlin’de ortaklaşa düzenledikleri basın toplantısında, insanların iş yerlerinde, konut ararken, lokantalarda, Alman makamlarda ayrımcılığa uğradıklarına ve dışlandıklarına dikkat çektiler. Geçerli Dışlanmayı Engelleme Yasası’nın yetersiz kaldığını altını çizerken, Genel Eşit Davranılması Yasası’nda hedeflenen reformların bir an önce hayata geçirilmesi çağrısında bulundular.
‘HER ALANDA DIŞLANMA ARTTI’
SPD, Yeşiller ve FDP’den oluşan koalisyon hükümetinin kuruluş protokolünde yer alan Genel Eşit Davranılması Yasası’nda planlanan yeniliklerin oyalandığını belirten Ferda Ataman, “Her alanda ayrımcılık ve dışlanmalar artmakta. Göçmen kökenli insanlar Alman makamlarda ayrımcılığa uğramakta. Polislerin de zaman zaman ırkçı bir tutum sergiledikleri şikâyetleri gelmekte. İş yerlerinde dışlanmalar yaşanmakta. Özellikle başörtülü kadınlar daha fazla dışlanmakta. Aynı durum Müslümanlar için de geçerli. Bunların önüne geçilmesi için planlanan reformlar bir an önce hayata geçirilmeli” dedi. 2 yılı aşkın süredir görev yapan Ferda Ataman, “Almanya’da tam bir ayrımcılık, dışlanma krizi yaşanıyor” görüşünü de vurguladı.
HER 10 GÖÇMENDEN BİRİ ÜLKEYİ TERK EDİYOR
Reem Albali-Radovan da yaşadıkları dışlanma ve ayrımcılık nedeniyle her 10 göçmen kökenliden birinin Almanya’yı terk etmeyi düşündüğünü söyledi. “Devlet ayrımcılığa karşı mücadelede öncü rolü üstlenmeli. Özellikle Alman makamlarda yaşanan dışlanmalar engellenmeli. Irkçı yaklaşımlar ve tutumlara Almanya gibi demokratik bir hukuk devletinde yer olmamalı” dedi. Avukat Mehmet Daimagüler de Felix Klein da, aşırı sağcıların güçlenmesinden dolayı Almanya’da yaşayan Romanların da Yahudi kökenli insanların da tedirginliklerinin arttığını vurguladılar. Daimagüler, “Romanlara girişilen katliamın 80’inci yılında Almanya’da hâlâ bu insanların dışlanmaları ve saldırıya uğramaları utanç vericidir. Bu Almanya’nın ayıbıdır. Demokrasiyi savunmayı ciddiye almalıyız” açıklamasında bulundu. Fritz Klein da, “Almanya’daki Yahudi kökenli insanlar korku içinde yaşıyor. Kendi kimliklerini ve kültürlerini yaşayamıyorlar. Yahudilere ait sinagoglara saldırılarda bulunuluyor. Yahudi düşmanlığına karşı birlikte mücadele etmeliyiz” dedi.