Güncelleme Tarihi:
FEDERAL Meclis’te yapılan oylamada önerge, 345’e karşı 348 oyla kabul edildi. 10 milletvekili ise çekimser kaldı. Önergeye 187 CDU/CSU milletvekili, 75 AfD milletvekili, 80 FDP milletvekili ve 6 bağımsız milletvekeli ‘Evet’ oyu kullandı. Federal milletvekili Antje Tillmann, partisinin önergesine ‘Hayır’ oyu veren tek CDU’lu oldu. 8 CDU milletvekili de oylamaya katılmadı. AfD’nin oylarıyla kabul edilen 5 maddelik önerge, özellikle sığınmacıların sınırda reddedilmesi, sınır kontrollerinin artırılması ve sınır dışı edilmesi gereken kişilerin tutuklanması gibi sert önlemler içeriyor ancak yasal olarak bağlayıcı değil. Diğer partilerin tepki gösterdiği önergeyi kiliseler de yayımladıkları ortak mektupta eleştirmişti. AB değerleri ve yasalarına aykırı olmakla da eleştirilen tasarının kabul edilmesinin ardından AfD milletvekilleri sevinç gösterisinde bulundu. CDU/CSU’nun güvenlik makamları için daha kapsamlı tedbirler alınabilmesini içeren diğer önergesi reddedildi.
‘KARA BİR GÜN’
CDU/CSU’nun AfD’nin açık desteğini alarak böyle bir tasarıyı Federal Meclis’ten geçirmesi, Almanya’da büyük tartışmalara neden oldu. Spiegel dergisi konuyla ilgili haber-analizinde ‘Bugün Almanya’da siyaset değişti’ başlığını kullanırken, SPD’nin başbakan adayı Olaf Scholz, “Affedilemez hata” dedi. Scholz, oylama koşullarını ise “Parlamento ve Almanya için kötü bir işaret” olarak değerlendirdi. X hesabından yaptığı açıklamada, “Bugün birlikte yaşadıklarımızı kabullenmek için biraz zamana ihtiyacım olacak” diye yazan Scholz, oylamanın Almanya için tarihi olarak nitelendirileceğini ifade etti. SPD Meclis Grup Başkanı Rolf Mützenich de oylamanın ‘demokrasi hafızasına ve muhtemelen ülke tarihine kazınacağını’ söyleyerek, “Parlamento grubumuz, SPD parlamento grubu öfke içinde” dedi. Yeşiller Meclis Grubu Eş Başkanı Katharina Dröge de yaptığı açıklamada, “Bize göre bugün, Alman Federal Meclisi için, parlamentomuz için bir dönüm noktası ama aynı zamanda demokrasimiz için gerçekten kara bir gün” dedi.
‘ARTIK MERZ’E GÜVENENEM’
CDU/CSU’nun başbakan adayı Friedrich Merz, Tagesthemen haber programında partisinin yaklaşımını savundu. Merz, “AfD ile konuşmadık, onlarla hiçbir şey tartışmıyoruz, metinleri uyumlu hale getirmiyoruz, bu konuda doğru olduğunu düşündüğümüz şeyi ortaya koyuyoruz. Bir şeyi oylamaya sunmak, bir partiyle birlikte çalışmak anlamına gelmez. CDU/CSU ile AfD arasında bir iş birliği yok ve oylamadan çıkan sonuca sevinmeleri de bizi ilgilendirmez” dedi. Başbakan Scholz ise katıldığı televizyon programında CDU/CSU’nun bilerek böyle bir girişimde bulunduğunu söyledi ve “Artık Merz’e güvenemem” dedi. Öte yandan Federal Meclis’teki oylamanın ardından akşam saatlerinde yüzlerce kişi Berlin’deki CDU parti merkezi önünde, oylama sonucuna karşı gösteri düzenledi. Uluslararası Af Örgütü, Seebrücke ve diğer örgütler “Brandmauer statt Brandstiftung” (Kundaklama yerine güvenlik duvarı) sloganıyla miting çağrısında bulunmuştu. Gösteriye yaklaşık 650 kişi katıldı.
Almanya’daki tartışmaların odağında, bir hafta önce Aschaffenburg’da yaşanan bıçaklı saldırı bulunuyor. Afganistan uyruklu bir kişi, 2 yaşındaki bir çocuk dahil iki kişiyi öldürdü ve birkaç kişiyi yaraladı. Saldırganın sınır dışı edilmesi gereken bir kişi olduğu ortaya çıktı. Bu olay, göç politikası ve AfD ile nasıl mücadele edileceği konusundaki tartışmaları yeniden alevlendirdi. YouGov tarafından yapılan bir ankete göre, Alman halkının bir kısmı AfD ile iş birliği yapılmasına sıcak bakıyor. Ankete katılanların yüzde 22’si belirli konularda AfD ile iş birliğine açık olduğunu belirtirken, yüzde 30’u hükümet koalisyonlarının mümkün olabileceğini düşünüyor. Yüzde 42’lik bir kesim ise AfD ile herhangi bir iş birliğine karşı çıkıyor.