Güncelleme Tarihi:
ALMANYA, 3.8 trilyon dolar Gayri Safi Milli Hasıla (GSMH) ile Avrupa’nın en büyük, dünyanın 4’üncü büyük ekonomisine sahip en varlıklı ülkelerin başında geliyor.
Almanya, kişi başına düşen 45 bin 700 doların üstünde GSMH ile dünyada 18’inci sırada yer alıyor.
Yani Almanya dünyanın en zengin ülkelerinden biridir.
Özel şahısların bankalardaki tasarruf hesaplarında 7 trilyon (7 000 000 000 000) Euro birikimleri var.
Ama başka verilere bakıldığında, ortaya bambaşka bir tablo çıkıyor.
En son yayımlanan ‘Fakirlik Raporu’na göre 83 milyon 200 bin nüfuslu Almanya’da 13.8 milyon kişi fakirlik sınırının altında yaşıyor. Yani her 100 kişiden 16’sı fakir.
BEKÂRLIK İÇİN FAKİRLİK SINIRI 1148 EURO
Almanya’da emeklilerin yüzde 18’i, 18 yaşından küçük 13 milyon çocuk ve gençten 2.8 milyonu, yani yüzde 22’si fakirlik sınırının altında yaşıyor.
Serbest çalışanlar arasında fakirlik sınırının altında yaşayanların oranı bir yıl öncesine göre 2021 yılında yüzde 9’dan yüzde 13.1’e yükseldi.
Tam kadrolu çalışan sözleşmeliler arasında da, yüzde 7.9’dan yüzde 8.4’e.
Bu veriler 2021 yılına aittir.
AB verilerine göre, bekârlar için fakirlik sınırı 1148 Euro.
Bu rakam iki kişilik bir hanede bin 771 euro, 14-18 yaşlarında iki çocuklu bir ailede 2 bin 869 eurodur.
Federal Ekonomi ve İklim Koruma Bakanı Robert Habeck, “Almanya’da insanlar fiyat artışlarına ve enflasyona karşı büyük bir dayanışma sergiliyorlar. Putin bizim ülkemizi parçalamak istiyor. Ama biz, bizi parçalatmayız” dese de Rusya’nın Ukrayna’da sürdürdüğü savaş nedeniyle birçok ülkede olduğu gibi Almanya’da da fakirlik tedirginliğini artırıyor.
Son dönemlerde iflas başvurusunda bulunan ve kapılarına kilit vurulan küçük ve orta ölçekli işletme sayısı her geçen gün çoğalıyor.
Buna paralel olarak işsiz sayı da artıyor.
İNSANLAR KARA KARA DÜŞÜNÜYOR
Günlük tüketim maddelerindeki fiyat artışının yanı sıra doğalgaz, elektrik ve akaryakıt fiyatlarındaki fahiş yükselişler yüzünden insanlar şimdiden kara kara düşünmeye başladı.
Kira artışları ve yan giderlerini ödeyemeyecekleri için birçok insanın ciddi sıkınıya düşeceği sinyalleri de şimdiden gelmeye başladı.
Pandeminin yanı sıra savaş nedeniyle yaşanan fiyat artışları yükünün altından kalkamayacak birçok insanın daha evsiz barksız kalmasından hareket ediliyor.
Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier, geçen hafta Bellevue Sarayı’nda, evleri barkları olmayanların, sokaklarda yaşayanların sorunlarını görüşmek için bilim insanları, politikacılar, yerel yönetim temsilcileri, sosyal hizmet verenler, sağlık eleman ve uzmanları, konut ekonomisi temsilcileri ile bir araya geldi.
Aralarında evsiz barksızlar yurtlarında yaşayanlar olduğu gibi, yaz kış demeden sokaklarda, köprü altlarında yaşayan ‘garibanlar’ da vardı.
Cumhurbaşkanı Steinmeier, Almanya gibi zengin bir ülkede en geç 2030 yılına kadar herkesin başını sokacağı bir yerinin olması için çaba gösterilmesini, dayanışma sergilenmesini istedi.
Somut veriler olmasa da, Almanya’da 300 binden fazla kişinin yerinin yurdunun, evinin barkının olmadığından hareket ediliyor.
Bunlardan 178 bini ‘kimsesizler yurdu’na yerleştirildi.
Aralarında 37 bine yakın çocuk ve genç vardır.
Yani ‘sosyal devlet’ devreye girip onlara sahip çıktı.
Ama onbinlerce kişi sokaklarda yaşıyor.
HERKESİN YANINDA OLDUĞUNU GÖSTERDİ
ALMANYA’da ‘sosyal devlet’, köprü altlarında, sokaklarda yaşayanların da yanında.
Onlara da parasal katkıda bulunuyor.
Pandemi ve Putin’in Ukrayna’da sürdürdüğü savaş nedeniyle ülkede yaşayan insanların yükünü hafifletmek için Alman hükümeti de elinden geleni yapmaya çalışıyor.
Geçen yıl pandemi nedeniyle parasal sıkıntı çeken küçük ve orta ölçekli işletmelere federal hükümet 130 milyar Euro parasal yardımda bulunmuş veya alınan krediye kefil oldu.
SPD, FDP ve Yeşiller’den oluşan koalisyon hükümeti de 30 milyar Euro hacimli ‘1. ve 2. Yardım Paketi’nden sonra 65 milyarlık ‘3. Yardım Paketi’ni devreye soktu.
“Kimseyi yalnız bırakmayacağız” diyen Başbakan Scholz, sosyal devletin emeklisinden öğrencisine, büyüğünden küçüğüne kadar herkesin yanında olduğunu gözler önüne serdi.