Güncelleme Tarihi:
Eğitim alanında yaptığı araştırmalarla ses getiren Bertelsmann Vakfı’nın son çalışmasına göre Almanya’daki yuvalarda 106 bin 500 eğitmenin görevlendirilmesi gerekiyor. Kreşlerdeki personel açığı nedeniyle çalışanlara gereğinden çok daha fazla yük biniyor. Çocuklara ayrılan süreler ise kısalırken eğtimin kalitesi de düştü. Yuvalardaki faaliyetler de azaldı. Araştırmada kreşlerdeki eğitimin ve bakımın kalitesinin ana unsuru çalışanlar. Eğitmen açığı nedeniyle bir eğitmene yaşları 3 ile 6 arasında değişen ortalama 8.9 çocuk düşüyor. Bir eğitmenin bakımından sorumlu olduğu 3 yaşından küçük çocuk sayısı ise ortalama 4.2.
EN SIKINTILI DOĞU EYALETLERİ
Araştırmayı yapan Kathrin Bock Famula, “Bir eğitmen üç ile altı yaş aralığında bulunan en fazla 7.5 çocukla ilgilenmeli. 3 yaş 6 çocuk sayısı da ortalama 3 olmalı. Ancak bu şekilde efektif olunabilinir. Personel açığı nedeniyle eğitmenlerin çalışma sürelerinin üçte biri pedagojik içerikli olamıyor. Ülke genelinde 3 ile 6 yaş arasındaki 13.3 çocuk birlikte kreşlerde eğitim alıyor. Bu rakam batı eyaletlerinde 12.2 iken doğu eyaletlerde 17.7. Eğitmen açığının en çok bulunduğu eyaletler doğudakiler.
‘ÇALIŞMA KOŞULLARI ACİLEN DÜZELTİLMELİ’
Baden-Württemberg eğitmen açığı en az bulunan eyalet. Ayrıca Aşağı Saksonya, Hamburg, Schleswig-Holstein, Bremen ve Bavyera da sıkıntının fazla olmadığı eyaletler arasında. Eğitmen açığı nedeniyle sıkıntıların en yoğun hissedildiği kreşler doğu eyaletlerinde bulunuyor” dedi. Eğitmen mesleğinin cazip hale getirilmesi gerektiğini de belirten Bock Famula “Eldeki eğitmenleri kaybetmemek ve yeni eğitmenleri kazanabilmek için çalışma koşullarının acilen düzeltilmesi gerekiyor. Bu meslek cazip hale getirilmeli” dedi.
2060’DA ÇALIŞAN SAYISI 10.2 MİLYON AZALACAK
Diğer yandan Federal Çalışma Bakanlığı raporlarına göre, ülkede şu an 1 milyon 250 binden fazla iş gücü açığı mevcut. Alman Ekonomi Enstitüsü, kalifiye eleman açığından dolayı Alman ekonomisinin yılda yaklaşık 30 milyar Euro kayba uğradığını belirtti. Uzmanlar, gerekli önlemlerin alınmaması durumunda Almanya’daki 20 ile 64 yaş arası çalışan sayısının 2030 yılı itibarıyla 3.9 milyon düşerek 45.9 milyona ineceğini hesaplıyor. 2060 yılında ise çalışan sayısının 10.2 milyon kişi azalacağı belirtiliyor. Yine uzmanlara göre, Almanya’nın yaşlı bakım sektörü, düşük ücretler, fazla iş yükü, çalışanlara ve hastalara kötü muamele haberleri nedeniyle birçok Alman tarafından çalışmak için cazip bir sektör olarak görülmüyor. Kalifiye eleman açığıyla birlikte sektör iş gücü açığını yabancı işçilerle gidermek zorunda kalıyor.
ŞU ANDA 50-80 ARASI İŞ GÜCÜ AÇIĞI VAR
Almanya Sağlık Bakanlığına göre, şu anda bakım merkezlerinde ve hastanelerde 50 bin ve 80 bin arası iş gücü açığı mevcut. Bakanlık, ülkede bakıma ihtiyaç duyan insan sayısının önümüzdeki yıllarda çarpıcı bir şekilde artmasını bekliyor. Köln’de sosyal hizmetlere bağlı bir yaşlı bakım evinde çalışan ve göçmen kökenli yaşlılar için çeşitli projeler yürüten Fatma Dik-Thiel, gerek hasta bakımı gerekse huzur evlerinde yeterli bakıcı olmamasından dolayı bazı aksaklıkların yaşandığını söyledi.
DİPLOMALI TÜRKLER İSTİHDAM EDİLEBİLİR
Dik-Thiel, “Her yıl artan hasta bakıcı açığı sistemin olması gerektiği gibi yürümediğini gösteriyor. Ayrıca iş yükünün ağır olduğunu, çalışma saatlerinin yoğunluğundan dolayı ruhsal ve bedensel yönden yorucu bir meslek. Bu yoğun iş yüküne oranla aldıkları maaşlar da insanları tatmin etmiyor” dedi. Almanya’daki bakım evlerinin en büyük sorununun personel bulamamak olduğunu ifade eden Dik-Thiel, “Almanya’ya göçmen olarak gelen birinci nesil artık yaşlı ve bir kısmı bakım evlerinde yaşıyor. Türkiye’de diplomalı bakıcı, hemşire, uzman ve teknikerler var, onlar getirilip burada istihdam edilebilir. Çünkü yaşlılar kendi dilini konuşan ve kültürünü tanıyan insanlar tarafından bakılmayı istiyorlar” değerlendirmesinde bulundu.
ŞARTLAR CAZİP DEĞİL
Şu anki şartlarda bu mesleklerin insanlara artık cazip gelmediğini vurgulayan Dik-Thiel, “Her geçen gün bu sektörde çalışan insanların ve bakım evlerinin yükü artıyor. Dışarıdan getirilecek uzmanlar bu yükü azaltacaktır ama bence Almanya’da yaşayan gençleri bu işe dahil etmek, meslek şartlarını iyileştirip bu alana yönlendirmeleri gerekiyor” ifadelerini kullandı. Almanya’da bakıma muhtaç kişi sayısı 2017’de 3.3 milyonken, bu sayının 2030’da 4 milyona ve 2050’de ise 5.3 milyona çıkması öngörülüyor.