Güncelleme Tarihi:
Almanya nefret suçlarına karşı harekete geçti. Özellikle Nasyonal Sosyalist Yeraltı (Nationalsozialistischer Untergrund, NSU) terör çetesinin 8’İ Türk olmak üzere 10 kişiyi öldürmesi ve uzun süre cinayetlerin arkasındaki zihniyet ve faaliyetlerin ortaya çıkarılamaması Almanya’yı nefret suçları konusunda harekete geçirdi. Şimdi Federal Adalet Bakanlığı yeni bir yasa tasarısı hazırlayarak Federal Meclis’e sundu.
Yasa tasarısının kabul edilmesi ve yürürlüğe girmesi halinde nefret suçu nedeniyle işlenen suçlara daha ağır cezai yaptırım uygulanacak. Konuyla ilgili olarak açıklamada bulunan Federal Adalet Bakanı Heiko Maas (SPD), “Bundan sonra işlenen suçların ırkçı, yabancı düşmanı ve insan düşmanı motiflerden kaynaklandığının anlaşılması halinde bu suçların failleri daha ağır bir şekilde cezalandırılacak. Bu kişiler daha uzun hapis cezası alacak.
Bununla yeni yasanın caydırıcı bir etkisi olacak” dedi. Maas, yeni yasanın bunun yanında devlet kurumları için de mesaj taşıdığını ifade etti ve “Ceza yasasına söz konusu motifleri yazmamız suçluları ortaya çıkarmaya çalışan görevliler için de önem taşıyor. Gelecekte suçlu bulunmaya çalışılırken söz konusu maddeler nedeniyle suçların arkasında ırkçı, yabancı ve insan düşmanı motif olup olmadığı da araştırılacak” dedi.
Yeni yasa ile federal hükümet ayrıca federal savcılığın konumunu da güçlendirmek istiyor. Adalet Bakanı Maas, faillerin yetki kargaşası gibi bir durumdan yararlanmasının artık geride kalması gerektiğine dikkat çekti ve “Bundan sonraki olaylarda federal savcılık olayların hangi bölgedeki savcılığın yetki alanına girdiği gibi konulardaki belirsizliklerde bir karar verip yetkili savcıyı belirleyebilecek. Söz konusu olaydaki yetkiyi kendi üstüne de alabilecek.
Bu nedenle yeni yasa ile arkasında nefret suçu olan olaylarda federal savcılık geçmişten farklı olarak kendisi de devreye girebilecek” şeklinde konuştu.
Yeni yasa tasarısını eleştiren Alman Avukatlar Derneği’nden Stefan König ırkçı motiflerin mevcut yasalara göre de cezanın belirlenmesinde dikkate alınabildiğine işaret etti. Bu politikayı göstermelik olarak değerlendiren König, “Bu politika aslında dikkatleri bu alandaki problemlerden ve sorumluluklardan başka bir alana çekiyor” dedi.
Sol Parti’den Federal Meclis’in NSU Araştırma Komisyonu’nda görev yapan Petra Pau ise yaptığı açıklamada bakanın planlarının doğru olduğunu kaydetti ve “NSU çetesinin yakalanamamasında en önemli faktörlerden biri anayasayı koruma teşkilatları ve onların aşırı sağcı çevrelerdeki bilgi kaynaklarıdır. Bu nedenle anayasayı koruma teşkilatlarının aşırı sağcı çevrelerde muhbir uygulamasına son verilmelidir” dedi.
NSU 2000 ile 2006 yılları arasında 8 Türk, bir Yunanlı ve bir de kadın polis memurunu öldürmüştü. Çete faaliyetlerini banka soygunları ile finanse etmişti. Çeteden geriye kalan kadın üye Beate Zschäpe Münih’te yargılanıyor.