Almanların sayfiyesi Alanya

Yılda yaklaşık 2 milyon turist ağırlayan Alanya'ya Avrupa'nın dört bir yanından turist geliyor. Alanya Belediyesi, Alanya Turizm Tanıtma Vakfı (ALTAV) işbirliği ile Avrupa'da 30'un üzerinde fuara katılıyor. Alanya, Almanlar'ın yanısıra Rus ve İskandinav ülkelerinden de turistlerin tercih ettikleri bir destinasyon olmuş. Daha önce popüler tatil beldesi olarak Kuşadası ve Marmaris'i tercih eden Danimarkalılar şimdi Alanya'ya yönelmiş. Danimarka Kraliçesi Margrethe'nin küçük oğlu Prens Joachim, eşi Prenses Marie, Joachim'in eski eşi kontes Alexandra ve eşi Martin Jörgersen, pop şarkıcı Remeee, TV3 kanalı sunucusu Rikke Göransson, Danimarka Güzeli Ena Sandra gibi Danimarka'nın kalburüstü yenginleri artık Alnaya'da yazlık alıp tatillerini geçiriyor. Sadece geçen yıl çoğunluğu Alanya'ya olmak üzere 130 bin Danimarkalı gitmiş. Alanya Belediyesi ile Hürriyet Avrupa arasındaki işbirliğiyle bu yıl yapılan kampanyadaki çekilişte kazanan Hürriyet okuyucusu 20 aile Alanya belediyesinin misafiri olarak krallara layık bir tatil yapacak. Alanya Belediye Başkanı Hasan Sipahioğlu, Hürriyet'e Alanya'yı şöyle anlattı;

- 1960'lı yıllardan beri Almanlar geldi. 1958 yılında Antalya-Alanya yolunun açılmasıyla Alanya dünya ile buluştu. Aynı yıllarda Türkler'in Almanya'ya gidişiyle, Almanlar'ın ilk kez Alanya'ya gelişi aynı tarihlere geliyor. Her ne kadar Almanlar'ın ilk gelişlerinde yeni tatil beldeleri arayışı, yeni karayolunun açılışı önemli rol oynasa da Türkler'in Almanya'ya gidişi rol oynamıştır diye düşünüyorum. 1980'li yıllarda artan turizm 1990'lı yıllarda iyice arttı. Önce gelenler daha çok yaşlılar. Daha sonra evlilik veya çeşitli nedenlerle gelenler artıyor.

- Alanya'nın merkez nüfusu 95 bin. Bölgesel olarak baktığımız zaman bu nüfus 260 bini buluyor. Mülk edinen 22 bin yabancı var. Kayıtlarımıza göre 75 ulustan insan yaşıyor. Bunun yaklaşık 6 bini Almanlar. Onların ardından Danimarkalılar, Hollandalılar İrlandalılar ve Norveçliler geliyor.

- Mütekabiliyet esasıyla her hangi bir sorun çıkmıyor. O yoksa oturma izni aranıyor. Buna ilaveten Ege Ordu Komutanlığı inceleme yapıyor ama bu kişisel bir inceleme değil. Bu sadece satın alınan yerin askeri bölge olup olmadığı yönünde oluyor. Bu konuda bugüne kadar bir sıkıntı yaşanmadı. Bu tamamen bir formalite sonucu yapılan bir incelemedir.

- Bu deyim yanlış. Bu meclisin adı Yabancılar Meclisi değil. Kentimize yerleşenlere biz yabancı gözüyle bakmıyoruz. Çünkü insanlar doğuştan sahip oldukları kültürü muhafaza ederek birarada yaşabilmelidir. İnsanlar hoşgörü içinde birarada yaşabilmelidir. Bu yüzden uyum kelimesi bence uygun bir kelime değil. Çünkü uyum ile bir başkasını sen kendine uydurmaya çalışıyorsun. İnsanları entegre edeceğiz diye doğal yapıyı bozmak yanlıştır. Bu meclisin adı bu yüzden 'Yeni Alanyalılar Meclisi' dir. Biz 'Sizler bizim zenginliğimizsiniz' diyoruz.

Bu meclisi ben göreve geldikten sonra kurduk. Benim teklifimde 2004'de kuruldu. Tamamen gönüllük esasına göre kuruluyor. Tüm yabancılar davet ediliyor. Kendileri oluşturuyor. Başlangıçta 21 kişiydiler. Şimdi de o civarda üyeleri var. Haftanın 2 günü onlara tahsis edilen büro da nöbet sırayla nöbet tutuyorlar; ayrıca da ayda bir tüm üyelerin katıldığı genişletilmiş bir değerlendirme toplantısı yapıyorlar. Biz sadece sekretarya hizmeti veriyoruz. Toplantı genellikle Almanca veya İngilizce oluyor.

Kent rehberi yaptılar. İlk kez Alanya'ya gelenin veya resmi dairelerde işi olanlar için 'Was-Wie-Wo in Alanya' (Alanya'da Ne, Nasıl, Nerede) adlı bilgi rehberi hazırladılar. Onlar bizim bir yerde bizim öğrenmek istediklerimizi bize iletiyorlar. Biz herşeyi yapıyoruz ama onlar ne istiyor böylelikle öğreniyoruz. Yaptığımız veya yapacağımız işleri planlarken onların teklif veya önerilerini da dikkate alarak 'Yeni Alanyalılar' dediğimiz bu kişileri de göz önüne alıyoruz.

Bugüne kadar hiçbir sorun yaşamadık. Aksine kentimize büyük katkı sağladılar. Onlar için ayrılmış mezarlık var. İsterlerse cenazelerini oraya defnediyor. Alman hükümetinin veya yetkililerin gönderdiği bir din adamı var. Din hizmetini bu şekilde karşılıyorlar. Tarihi bir kilise var. Oranın restorasyonu devam ediyor.

70 kilometrelik sahilde 150 bine yakın yatağımız var. Alanya civarında 'All-inklusıve' yani herşey dahilden çok yarım pansiyon daha çok geçerli. Avrupa'da 30'un üzerinde fuara katılıyoruz. Turizmde en kötü şeylerden biri unutulmaktır. Unutulursanız tatil destinasyonu olmaktan çıkarsınız. Yeniden çok daha büyük çaba gerektirir hatırlanmak. Bu yüzden biz çok aktif çalışma yapıyoruz. En çok Almanlar geliyor ama İskandinav pazarında da çok güçlüyüz. Biz gelenlerin oteline kapanıp kalması yerine şehir içinde mutlu olmasını istiyoruz.

Almanya'nın Gladbeck kenti en eski kardeş şehrimizdir. 1993'den beri kardeş kentimizdir. Onun yanısıra Avusturya (Viyana-Schewehat), İsveç (Boras), Polonya (Wodzislaw Slaski, Macaristan (Keszthely), Litvanya (Trakai), Letonya (Talsi) , Finlandiya (Rovaniemi), Çek Cumhuriyeti (Spindleruv Mlyn)Yunanistan (Nea Ionia), Çin (Fushun) ve Rusya'da (Moskova 10. bölgesi) da kardeş kentlerimiz var.

Tahmin ediyorum bu yıl içinde Ulaştırma Bakanlığı gerekli izinleri verdiği takdirde orta gövdeli uçaklarla seferler kısa sürede başlar. Alanya'ya yılda 2 milyona yakın turist geliyor. Geçen yıl Polonya'ya ağırlık verdik. Yoğun çalışmalar sonucu Türkiye'ye gelen 400 bin Polonyalı turistin büyük bölümü Alanya bölgesine geldi. Bu yıl yapacağımız Kültür ve Sanat Şenliği'nin onur ülkesi Polonya olacak. Gelecek yıl ise Finlandiya olacak.

Tabii birinci turizmdir. Geçen yıl krize rağmen iyi bir rakam yakaladık. 2 milyona yakın turist geliyor. Bu yıl yat limanı da açildi. Alanya'daki 8-10 girişimci biraraya geldi. Limanı büyüttük. 2011'den itibaren kruvazör gemileri gelmeye başlayacak. Bu sene 100 bin civarında yolcu kapasitesi bekliyoruz. İkinci geçim kaynağımız tarım. Turfanda sebze. Avakadro, Papaya gibi yöreye çok çabuk adapte olan meyvelere ilaveten kiraz, kayısı, üzüm gibi meyvelerde erken üretim alıyoruz.

Alanya'da turizmi otel odaklı değil kent odaklı yapıyoruz. Gelenlerin hergün kentle bütünleşmesini sağlıyoruz. Turist gelecek hem eğlenecek hem de dinelenecek. Yöre halkıyla birlikte denize girecek ama sorun yaşamayacak. İnsanlar sokağa çıktığı zaman rahatsız edilmeyecek. Bu faktörler çok önemli.

Alanya Kaymakamlığı ile Belediye Başkanlığımız ortaklaşa olarak Hamdullah Emin Paşa ve Haremi Hatice Tahire Hanım Vakfı adına Özel Hamdullah Emin Paşa Üniversitesi'nin (ÖHEP) kurulması için harekete geçtik. 1930'larda kurulan ve 100 milyon doların üzerinde serveti olan bu vakıfın desteğiyle 2 yıl içinde herşeyin tamamlanıp 2013'de hizmete girmesi planlanıyor.

Alanya Belediyesi olarak Alanya Kalesi'nin UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi'ne alınması talebinde bulunduk. 2011'de alınacağını ümit ediyoruz. Kale 1221 yılında kenti alan Selçuklu Sultanı Alaaddin keykubat tarafından yaptırılmış. 6.5 km olan kalede 83 kule, 140 burç var. Deniyden 250 metreye kadar yükselen yarımada üzerindeki kalede 400'e yakın sarnıç da bulunuyor. Bu sarnıçların bir kısmı hala kullanılıyor.

1959 Alanya doğumlu olan Hasan Sipahioğlu 1980 yılında İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nden mezun oldu. Alanya'da avukatlık yapan Sipahioğlu, 1993-1999 arası Anavatan Partisi (ANAP) İlçe Başkanlığı'nı yaptı. 18 Nisan 1999, 28 Mart 2004 ve 29 Mart 2009 seçimlerinde ANAP'tan üçüncü dönemdir belediye başkanlığı yapan Sipahioğlu evli ve Burak ve Buğra isimli iki çocuk babası. Sipahioğlu 1987'den beri yönetim kurulu başkanı olduğu turizm şirketi bünyesindeki otel işletmeciliğimi yürütüyor. Sipahioğlu Temmuz 2009'da AKP'ye katıldı.