Güncelleme Tarihi:
Almanya'da Hıristiyan Demokrat Birliği Partisi CDU'lu Wolfgang Bosbach'ın başkanlığında toplanan Federal Meclis İçişleri Komisyonu'nda, farklı kuruluşlardan 6 bilirkişi, Almanca dil sınavının kaldırılması konusunda görüş belirtti.
YASALARA AYKIRI
Bilirkişi olarak katılan Frankfurt Goethe Enstitüsü'nden Prof. Dr. Thomas Gross, aile birleşimi öncesi Almanca dil sınavının, Avrupa yasaları ve Türkiye ile AB arasında imzalanan 1/80 Ortaklık Konseyi Kararı'na aykırı olduğu yönündeki endişelerini dile getirdi. Thomas Gross, ayrıca hükümetin yasaya gerekçe gösterdiği gibi, dil sınavının zorla evlilikleri engellediği yönünde bir bilgi bulunmadığını belirtti. Komisyonda, Goethe Enstitüsü İstanbul temsilcisi Erika Broschek, Hessen Eyaleti İçişleri Bakanlığından Wilfried Schaeming, Alman Avukatlar Derneği'nden Susanne Schröder, İki Uyruklu Aileler Birliği'nden Hitrud Stöcker-Zafari ve Stuttgart İdari Mahkemesi'nden Dr. Frank Wenger bilirkişi olarak görüş belirtti.
UYUMU ENGELLİYOR
İstanbul Goethe Enstitüsü Temsilcisi Erika Broschek, Türkiye'de sunulan dil sınavı hazırlık kurslarına çoğunlukla eğitim düzeyi düşük kesimlerin katıldığını ifade etti. Broschek, “Bu nedenle derslerde gramerden çok, anadille karşılaştırmalı ve resimli anlatım uygulanıyor” dedi.
Broschek, Goethe Enstitüsü'nün kursları İstanbul, İzmir ve Ankara'da verdiğini ancak bunun dışında diğer Anadolu kentlerinde de Almanca kursları veren kuruluşların bulunduğunu belirtti. Komisyonda görüş belirten İki Uyruklu Aileler Birliği üyesi Stöcker-Zafari ise, aile birleşimi kapsamında uygulanan Almanca dil sınavının aile düşmanı olduğunu belirtti. Zafari, zorla evliliklerin her ülkede ve her kültürde görülmediğini ancak yasanın tüm ülkeleri kapsadığını kaydederken, uygulamanın uyumu engelleyici olduğunu savundu.
KILIÇ: SINAVLA SAHTE EVLİLİK ENGELLENEMEZ
Önergeyi sunan Yeşiller Partisi Federal Milletvekili, Göç ve Entegrasyon Sözcüsü Memet Kılıç ise şunları söyledi: “2007 yılında yürürlüğe giren ve yurtdışında bulunan eşlerin Almanya'ya geliş koşullarını ağırlaştırılan düzenleme geri çekilmelidir. Konuyla ilgili meclise sunduğumuz yasa tasarısıyla özellikle, eşlerin Almanya’ya gelebilmelerinin Almanca bilgisinin ispatlanmasından bağımsız değerlendirilmesini talep ediyoruz. Dil şartını büyük koalisyon tarafından zorla evliliklerin engellenebileceği gerekçesiyle savunmaktaydı. Ancak bugüne kadar bu savlarını destekleyen bir kanıt sunamadılar. Zaten zorla evliliklerin engellenmesi ve bununla birlikte sözü edilen ‘entegrasyonu destekleme’ gerekçeleri dil şartının kabul