Alman yatırımcıya Bakan çağrısı

Güncelleme Tarihi:

Alman yatırımcıya Bakan çağrısı
Oluşturulma Tarihi: Nisan 25, 2008 19:42

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler, Türk-Alman ilişkilerinde enerji projelerinin büyük yer tuttuğunu vurgulayarak, "Türk-Alman ilişkileri tarihi bir dostluk üzerine kurulmuştur, temelleri gayet sağlamdır. Bu başarılı ilişkilerin bundan sonra daha da gelişerek ilerlemesi en büyük hedefimiz, bunun için de enerji projeleri önemli ve somut vesileler olarak önümüze çıkıyor" dedi.

Haberin Devamı

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler, Türk-Alman ilişkilerinde enerji projelerinin büyük yer tuttuğunu vurgulayarak, Alman işadamlarını enerji sektörüne yatırım yapmaya çağırdı.

Güler, 'Türk-Alman ilişkileri tarihi bir dostluk üzerine kurulmuştur, temelleri gayet sağlamdır. Bu başarılı ilişkilerin bundan sonra daha da gelişerek ilerlemesi en büyük hedefimiz, bunun içinde enerji projeleri önemli ve somut vesileler olarak önümüze çıkıyor" dedi.

İki gün sürecek olan ve TOBB ETܒde yapılan Türk-Alman İşbirliği Konseyi’nin (TAİK) 14. Dönem Toplantısı’na, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Ertuğrul Apakan ve Almanya Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Reinhard Silberberg de katıldı.

Bakan Güler yaptığı konuşmada, Türkiye’nin enerji yatırımları hakkında bilgi vererek, enerji sektörünün yeni yatırımlara açık olduğu ifade etti. Güler, Alman işadamlarını yeni yatırımlara davet ederek, 'Eğer sosyal sorumluluk derseniz gelin bu işi birlikte yapalım, para kazanmak istiyorsanız gelin birlikte yapalım. Kalkınma ve insanlık açısından diyorsanız birlikte yapalım. Bu işe girmek için çok fazla vesile var" dedi.

Enerjideki büyük projelerden birinin 'boru hatları" olduğunu belirten Güler, 'Boru hatlarında Türkiye’nin konumu çok önemli çünkü Türkiye’nin doğusunda dünya petrol ve doğalgaz kaynaklarının yüzde 70’i var. Solunda da tüketici ülkeler var, bu konumda tarihi bir köprüyüz. Burada dünyanın enerji arz güvenliğine katkıda bulunmanın sorumluluğunun farkında olarak bu projelerin içindeyiz" diye konuştu. Güler, büyük projelerden bir diğerinin de Bakü-Tiflis-Ceyhan Projesi olduğunu kaydederek, şu bilgileri verdi:

'Her gün 1 milyon varil petrol Hazar Denizinden çıkıyor ve Ceyhan’dan gemilere yükleniyor. Bu miktar 1.6 milyon varile çıkacak, çalışmalarını yapıyoruz. Ayrıca Kerkük-Yumurtalık, Ceyhan’a geliyor. Bir de Samsun-Ceyhan Projesi dediğimiz Anadolu Geçiş Projesi var, bu da çok önemli bir proje. Bu da gerçekleştiği zaman üç ayrı petrol kaynağının petrolü Ceyhan’da harmanlanacak. Bu da yeni rafineriler, petrol tesisleri demek. Bu bakımdan birinci adımdan Ceyhan’a dikkatinizi çekmek isterim."

'NABUCCO PROJESİ’NDE KARARLIYIZ"

Doğalgazda Şahdeniz Projesi’ni gerçekleştirdiklerini dile getiren Güler, Azeri gazını Türkiye’ye getirerek, buradan da Yunanistan’a ilettiklerini vurguladı. Güler Nabucco Projesi’ne de dikkat çekerek, şunları dedi:

'Burada Türkiye olarak başarılı bir Alman firmasıyla ortaklıkta yaptık. Bu projeyi de başarılı şekilde gerçekleştireceğiz, kararlıyız. Bunun diğer ülkelere geçişi de söz konusu, diğer ülkelerin de buradan gaz alma ihtiyacı var. Türkiye’deki bu gelişmeler AB ve diğer ülkeler açısından da önemli. Bir devlet politikası olarak bu projeleri gerçekleştirmeyi enerji arz güvenliği açısından sorumluluk projesi olarak görüyoruz."


NÜKLEER ENERJİ PROJESİNE VURGU

Güler, Türkiye’nin enerji projelerinde 2020 yılına kadar 130 milyar dolarlık yatırım yapmak zorunda olduğunu kaydetti. Yeni enerji projeleriyle iddialı olduklarını ifade eden Güler, yatırım portföyü bakımından Çin’le yarıştıklarını söyledi. Halen iki büyük ihalenin devam ettiğini belirten Güler, 'Bunlardan biri Afşin-Elbistan C ve D santralleri projeleri. Bunun peşinden belki E ve F santralleri de gelecek. İkinci büyük ihale de nükleer enerjidir. Biz ihaleye çıktık ve burada da 24 Eylül’de zarfları açacağız. İhale süreci devam ediyor, buna da dikkat çekmek istiyorum" dedi. Türkiye’nin rüzgar bakımından sayılı zengin ülkelerden bir tanesi olduğunu belirten Güler, söz konusu alanlardaki rüzgar santrallerinde Alman teknolojisiyle buluşma fikrinin bulunduğunu dile getirdi.

TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu da konuşmasında, Almanya’nın Türkiye’nin en önemli ticaret partneri olduğunu vurguladı. Hisarcıklıoğlu, '2007 yılı sonu rakamlarına baktığımızda, ikili ticaret hacmimizin bir önceki yıla göre yüzde 10’dan daha fazla artarak, 21 milyar euronun üzerine çıktığını görüyoruz. 2000 yılında, bu rakam 13 milyar euronun biraz üzerindeydi. 7 yılda yaklaşık yüzde 160 bir artış yaşanmıştır. Bu gelişmeler biz iş dünyası için sevindiricidir" dedi.

Yatırımlara bakıldığında, Türkiye’de 3 binin üzerinde Alman firmasının faaliyet gösterdiğini kaydeden Hisarcıklıoğlu, bu sayının Almanya’yı, firma sayısı bazında Türkiye’de en önemli yatırımcı haline getirdiğini söyledi. Hisarcıklıoğlu, Almanya’nın doğrudan yatırımlarda hacim bakımından da birinci olmasını arzuladıklarını kaydederek, şunları dedi:

'Almanya ile ikili ekonomik ilişkilerimizden bahsederken, bu ülkede yerleşik Türk vatandaşlarının oynadığı rolü de vurgulamak istiyorum. Almanya’da bugün, ülke nüfusunun yaklaşık yüzde 3’ünü oluşturan, 3 milyona yakın Türk veya Türk kökenli Alman vatandaşı yaşamaktadır. Almanya’da 70 bine yakın Türk girişimci, yıllık 30 milyar euronun üstünde ciroya sahiptir. Alman ekonomisine de önemli bir dinamizm kazandırmakta olan Türk girişimciler, 335 bin kişiye istihdam sağlamaktadırlar."

Almanya’daki Türklerin Alman ekonomisine katkılarının daha da fazla olmasını arzuladıklarını kaydeden Hisarcıklıoğlu, bunun için gençlerin Almanya’ya daha güçlü entegre olmasının gerektiğini ifade etti.

AB’YE DESTEK ÇAÐRISI

Hisarcıklıoğlu, Avrupa’dan ve öncelikle Almanlardan, Türkiye’nin AB üyeliğine destek vermelerini beklediklerini, bu anlamda Alman özel sektör temsilcilerinin de önemli bir rol oynayabileceğine inandıklarını kaydetti. Hisarcıklıoğlu, 'Geçen hafta, Rehn’e atfen basında yer alan Türkiye’nin üyeliği için 2023 tarihinin öngörüldüğüne ilişkin ifade, bizim üyelik hedeflerimizle bağdaşmamaktadır. Türkiye, AB müktesebat uyum sürecini 2013 sonu itibariyle tamamlamaya karar vermiştir. Buna ilişkin programı da başlatmıştır" diye konuştu. Hisarcıklıoğlu, AB’nin de Türkiye’nin üyeliği için kendini hazırlamak durumun olduğunu, bunun yolunun, üyeliği belirsiz halde bırakmak olmadığını söyledi.


'TÜRKİYE AVRUPA İÇİN ÖNEMLİ BİR PARTNER"

Almanya Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Reinhard Silberberg, Almanya ile Türkiye’nin arasındaki kültür alışverişinin yıllardan beri sürdüğünü, Almanya’da gittikçe önemi artan Türk girişimcilerin bulunduğunu, bunun da istihdam açısından büyük katkı sağladığını söyledi. Türkiye’nin Anayasa değişikliği konusunda uzlaşma sağlaması gerektiğine vurgu yapan Silberberg, böylece Anayasanın daha başarılı olacağını söyledi. Silberberg, AKP’ye kapatma davasını endişeyle izlediklerinin altını çizerek, 'Türkiye önemli bir safhadadır. Reformlara sarılması gerekir. Bu reformlar kaçınılmazdır. Türkiye’nin AB’ye üyeliğini destekliyoruz. Türkiye hem Almanya hem de Avrupa için önemli bir partnerdir" dedi.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!