Alman vatandaşı oldular

Güncelleme Tarihi:

Alman vatandaşı oldular
Oluşturulma Tarihi: Nisan 18, 2008 19:32

23 Kasım 1992'de Mölln'de neonazilerin kundakladığı evde annesi, kızı ve yeğenini kaybeden Faruk Arslan'ın üç çocuğu da Alman vatandaşlığını aldı. Faruk Arslan, "Biz üç canımızı kaybettik, ama öfkemiz Almanlara değil, ırkçılara. Burası bizim de ülkemiz" dedi.

Haberin Devamı

ALMANYA'nın Schleswig Holstein Eyaleti'nin Mölln kentinde Michael Peters ve Lars Christiansen isimli neonazilerin kundakladığı evde annesi Bahide Arslan (51), kızı Yeliz Arslan (10) ve yeğeni Ayşe Yılmaz'ı (14) kaybeden Faruk Arslan'ın çocukları Alman vatandaşı oldu.
Yangında ağır yaralı olarak kurtulan ve halen hasta olan o zaman 7 yaşındaki İbrahim (22), o dönem 7 aylık olan Namık (15) ve vahşetten iki yıl sonra dünyaya gelen ve ölen ablasının adı verilen Yeliz (13) Alman vatandaşlığını aldılar.
Öfkemiz ırkçılara

Arslan, "Biz üç canımızı kaybettik, ama öfkemiz Almanlara değil, ırkçılara. Hiç bir zaman bir Almana dahi kin, nefret duymadım. Burası bizim de ülkemiz. Çocuklarımın Alman vatandaşlığını almasını bizzat ben istedim ve teşvik ettim. Belki bu sürekli göçmenlere 'uyum uyum sağlayın' diyen siyasetçilere bir ders olur" dedi.
Vahşet gecesi yanan evin ikinci katından atlayarak ağır yaralanan anne Havva Arslan da eşi gibi Almanya'ya ve Almanlara düşmanlık güdmediklerini belirtti.
Babaannesi kurtardı

Kundaklanan evde hayatını kaybeden babaannesi Bahide Arslan tarafından su altında ıslatılan battaniye sarılarak bir masanın altına yerleştirildiği için hayatta kalabilen, ama yangın söndürüldükten yedi saat sonra gizlendiği masanın altında bulunduğu için ağır duman zehirlenmesi geçiren ve bugün ciğerleri ağır ölçüde tahribe uğrayan İbrahim Arslan, "O geceyi unutmam mümkün değil. Halen tedavi görüyorum.

Nefes darlığı çekiyorum. Çocukluğumda öfke doluydum. Süreç içinde başta bizim avukatımız olan ve halen beni aradabir arayıp halimi, hatırmı soran şimdiki Yeşiller milletvekili Christian Ströbele ve aileme destek olan Almanlar sayesinde, Almanya'da halkın büyük çoğunluğunun ırkçılardan nefret ettiğini öğrendim. Almanya benim de vatanım. Eğer biz buraya terk etseydik, neonazilerin istedikleri olacaktı. Ben ve kardeşlerim Alman vatandaşlığını alarak bu ülkeye ait olduğumuzu ve sahip çıktığımızı gösterdik. Bu ırkçılara verilecek en güzel cevaptır" diye konuştu.

Kısa bir süre önce evlenen ve duvarcılık üzerine meslek eğitimini başarıyla tamamlayan ve iş aramaya başlayan İbrahim Arslan, şöyle devam etti:

"Acımız hiç bir zaman dinmeyecek. Ama hiç bir zamanda vahşeti tüm Almanlara mal etmeyi aklımızdan geçirmedik."

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!