Güncelleme Tarihi:
Buraya görüş belirten eski Anayasa Mahkemesi üyesi hakimlerinden Ernst Gottfried Mahrenholz, NSU duruşmasında gazetecilere ayrılan ayrı bir salonda kapalı canlı yayın yapılmasının zorunlu olduğunu belirtti.
Mahrenholz, duruşmanın yapıldığı salonun yetersizliği durumunda, mahkemenin gazetecilere ayrı bir salon tahsis ederek burada kapalı canlı yayın gerçekleştirmesinin hakimin görevi olduğunu söyledi.
YANITI TÜRKLER DE BİLİYOR
Gernsbach’tan yazan Ulrich Müller-Arenz adlı bir okuyucu ise can alıcı görüşünü şöyle aktardı: “Terör hücresinin kurbanları arasında sadece Türkler değil, ABD vatandaşları ya da Yahudiler de var.
Yüksek Eyalet Mahkemesi, Türk Büyükelçisi’ne yaptığı gibi, ABD Büyükelçisi veya İsrail Büyükelçisi’ne izleyici bölümünde garanti yer ayırmaz mıydı? Böyle bir durumda, AB ya da İsrail medyasına benzer bir şekilde yer ayrılmaz mıydı?
Federal Meclis Hukuk Komisyonu Başkanı Siegfried Kauder, ‘Alman mahkemesi Amerikalı olup olmadığını sorgulamaz’ hatta ‘Alman mahkemesi Yahudi olup olmadığını sorgulamaz’ diyebilir miydi?
Bunun yanıtını herkes biliyor. Almanya’da hiçbir mahkeme, buna Mühih’teki eyalet mahkemesi de dahil, benzer bir şekilde ABD veya İsrail’e karşı tavır alamazdı. Bunu Türkler de biliyor ve öfkeleri bunu açıklıyor.”