Güncelleme Tarihi:
Almanya’da yaşayan göçmenler, tıbbi rehabilitasyon hizmetlerinden daha az istifade ediyor. Friedrich Ebert Vakfı’nın araştırmasına göre göçmen toplum hakkında ayrıca bakım hizmetleri açısından da göçmen olmayan topluma nazaran uygun olmayan sonuçlar söz konusu.
Bu sonuçlarda göçmen toplumun daha ziyade sosyal statüsü düşük olan insanlardan oluşması ve bu yüzde fiziki gücün yanı sıra psikolojik direnç isteyen işlerde çalışması önemli rol oynuyor. Aynı şekilde bu grubun iş kazası geçirme ve meslekten kaynaklanan hastalıklara yakalanma ihtimali de yerli halka göre daha yüksek. Buna rağmen ülkenin bakım sistemi göçmen toplumun varlığını dikkate almıyor ve bu yüzden mağdur göçmenler hizmet almada çok sayıda zorlukla karşılaşıyor. Bunun en çok karşılaşıldığı alan ise rehabilitasyon hizmetleri.
Yılda bir kez yapılan ‘Sosyoekonomik Panel’ anketinden çıkan sonuçlara göre göçmen olmayanların yüzde 4,9’u geçtiğimiz yıl rehabilitasyon hizmetlerinden yararlanmış. Göçmen toplumda ise bu oran yüzde 3’te kalmış. Kıyaslanan toplumların yaş seviyesi dikkate alındığında da bu fark aynı kalıyor. Alman Yasal Kaza Sigortası’nın rutin araştırmaları da aynı sonucu ortaya koyuyor.
REHABİLİTASYONDAN EN AZ MEMNUN KALANLAR TÜRKLER
Tıbbi rehabilitasyon hizmeti görenler ise hayli memnun. Alman Emeklilik Sigortası’nın 2007 ila 2011 yılları arasında elde ettiği verilere bakılırsa Alman vatandaşı olanların yüzde 77’si verilen hizmetten memnun veya çok memnun. Almanya’da yaşayan Eski Yugoslavya, Portekiz, Yunanistan, İspanya ve İtalya vatandaşlarında bu memnuniyet yüzde 70 olarak hesaplanmış. Türk vatandaşları ise yüzde 58’lik memnuniyet oranı ile oldukça geriden takip ediyor.
Araştırmacılara göre bu memnuniyet farkı, sadece farklı göçmen grupların farklı demografik ve sosyoekonomik yapılara sahip olması ile ilgili değil. Rehabilitasyon hizmeti almış Türk vatandaşları bu değişkenlerin ayarlanmasından sonra da Alman vatandaşlarına göre oldukça memnuniyetsiz görünüyor. Göçmen gruplarda rehabilitasyon hizmetlerinde elde edilen sonuçlar da yerli halkınkine göre daha olumsuz.
Alman Emeklilik Sigortası’nın verilerine göre göçmenlerin yüzde 40’ı, Almanların ise yüzde 54,2’si rehabilitasyon sayesinde sağlık durumunun iyileştiğini ve randımanının arttığını ifade ediyor. Araştırmacılar bu sonucu sosyoekonomik ve sağlık durumlarına bağlıyor.
BAKIM SİSTEMİ, BEKLENTİLERİ KARŞILAMAYA ODAKLI DEĞİL
Rehabilitasyondan faydalanamama ise başta dil probleminden kaynaklanıyor. Bunun yanı sıra göçmenlerin hastalığa olan bakış açısı, aynı cinsiyetten insanların olduğu terapilere katılma veya aynı cinsiyetten personel tarafından hizmet görme isteği eklenince rehabilitasyon zorlaşıyor. İlgili kuruluşların ortaya koyduğu önlemler ise çok az.
Araştırmayı yürüten Oliver Razum und Patrick Brzoska’ya göre toplumdaki çeşitliliğe duyarlı hale getirilmiş, beklentileri dikkate alan bir bakım sistemi zorlukların aşılmasında yardımcı olabilir.
Razum ve Brzoska, sadece Türklere özel hizmet veren kuruluşları doğru bulmuyor. Araştırmacılara göre bu kuruluşların da farklı yaş, cinsiyet ve sosyoekonomik durum gibi farklar konusunda hassas olamayacağını düşünüyor ve toplumun tamamına hitap eden ancak çeşitlilik yönetimi olan bir bakım sisteminden yana tavır koyuyor. Bu ise Almanya’da eksik. Uzmanlara göre çeşitliliğe duyarlı bakım için sunulan bütün imkânların kullanılması çok önemli. Ayakta rehabilitasyon bunların başında geliyor.