AfD rüzgarı zehirliyor
Güncelleme Tarihi:
Almanya’da hükümetin küçük ortağı Hıristiyan Sosyal Birlik (CSU), göçmen politikasında tehlikeli sloganlara sarıldı. CSU’nun yeni talepleri Almanya’nın toplumsal bütünlüğünü tehlikeye atıyor.
KOYU muhafazakar CSU için bunlar yeni şeyler değil. CSU daha önce de yabancıları, özellikle Türkleri siyasete malzeme yaparak, seçimlerde hep iyi yol aldı. Ama ayrıştırmanın, kutuplaştırmanın uyumu, toplumsal bütünlüğü önlediğini gördü. Sosyal Demokratlarla koalisyon nedeniyle de, sert göçmen politikasından biraz geri adım atmak zorunda kaldı. Ama göçmen ve yabancı karşıtlığının toplumda halen prim yaptığını, AfD’nin seçim zaferleriyle görünce, CSU eski politikasına geri dönmeye karar verdi. Bu yeni ama eski politikanın başlıkları şöyle: Çifte vatandaşlık kaldırılsın. Öncelikli olarak Hıristiyan kültür çevresinden mülteci alınsın. Yılda alınacak göçmen sayısı, yasayla en fazla 200 bin olarak sınırlansın...
Taslak hafta sonu CSU toplantısında karara bağlanacak. Taslağın mimarı CSU Genel Sekreteri Andreas Scheuer.
CSU BUNLARI YAPABİLİR Mİ?
Özellikle Hıristiyan kültür çevresinden mülteci alınması ve 200 binle sınırlanması ne kadar gerçekçi? Alman anayasasının üçüncü maddesi din, dil, ırk ayrımını yasaklıyor. Hıristiyan kültürü çevresinden mülteci tercihi, en başta Alman anayasasına aykırı. Anayasasının 16’ncı maddesi de, “Siyasi baskı görenler, sığınma hakkına sahiptir” diyor. Buna göre bir üst sınır belirlemek, anayasaya aykırı. Başbakan Merkel, anayasaya ters olduğu için üst sınır taleplerini reddetti. Ama CSU, bu talebinden vazgeçmedi. Şimdi bu talepleri hafta sonu onaylayıp Merkel ve partisi CDU’ya kabul ettirmek için baskı yapacak. Eğer Merkel bu talepleri geri çevirirse, CSU, Merkel’in gelecek yıl genel seçimlerde başbakan adaylığını desteklemeyecek. CSU’nun elinde önemli bir koz bu.
Gözden Kaçmasın
Hürriyet.com.trOTOBAN ÜCRETİNİ UNUTTU!
CSU, Berlin’deki büyük koalisyonun ortağı. Hükümet ortağı SPD’nin istediği, burada doğan göçmen kökenli gençlere çifte vatandaşlık yasasını birlikte onayladı. Şimdi “Kaldıralım” diyor. Hükümet ortağı olarak Merkel’in mülteci politikasında da sorumluluk taşıyor. Ama CSU ortak değil, muhalefet rolüne yatıyor. CSU, geçen seçimlerde de AB’den döneceğini bile bile yabancı plakalı araçlara otoban ücreti getirmeyi seçim kampanyası yaptı. Otoban ücreti talebiyle seçimde çok başarılı da oldu. Koalisyon hükümetinin görevi gelecek yıl sona eriyor. Otoban ücreti AB’den döndü. Hatta CSU’nun otoban ücreti talebi, eşitlik ilkesi nedeniyle Alman sürücüleri de kapsama tehlikesine girdi. Şimdi CSU otoban ücretini ağzına bile almıyor. CSU, yeni talepleriyle AfD’yi güçlendirirse, hiç şaşırmasın.