AB’nin lokomotifi teklemeye başladı

ALMAN İmparatorluğu, Fransa sınırındaki Alsas (Alsace-Elsass) ve Loren bölgelerine el koydu. İki komşu ülke 1914-1918 yıllarındaki Birinci Dünya Savaşı’nda yeniden birbirine girdi. Her iki taraftan da milyonlarca sivil ve asker yaşamını yitirdi. Bu defa savaşı kazanan müttefikler kanadında yer alan Fransa oldu.

Versay (Versailles) Anlaşması ile Alman İmparatorluğu tarihe karışırken, Weimar Cumhuriyeti kuruldu ve Fransa, Alsas ile Loren bölgelerini geri aldı.
Nazilerin lideri Adolf Hitler’in başlattığı İkinci Dünya Savaşı sırasında Alman orduları, Fransa’nın başkenti Paris’e bile girdi.
İki komşu ülkeden de milyonlarca sivil ve asker yaşamını yitirdi.

ALMANYA İKİYE BÖLÜNDÜ
İkinci Dünya Savaşı’nı da kaybeden yine Almanya oldu.
Ve asker-sivil 70 milyona yakın kişinin yaşamını yitirdiği savaş sonrası Almanya ikiye bölündü.
Alman Anayası’nın 23 Mayıs 1949’da kabulüyle Batı’da Federal Almanya Cumhuriyeti (BRD), Doğu’da 7 Ekim 1949’da Demokratik Alman Cumhuriyeti (DDR) kuruldu.
Batı Almanya’nın çoğulcu demokrasiyi seçmesiyle birlikte Fransa’dan dostluk sinyalleri gelmeye başladı.
Nitekim 1951 yılında Belçika, Federal Almanya, Lüksemburg, Fransa, İtalya ve Hollanda’dan oluşan ‘altılı’ Avrupa Kömür ve Çelik Topluluğu’nu (AKÇT) kurdu.
Aynı ‘altılı’, 1957 yılında Roma Anlaşması’nı imzalayıp, iş gücü ile mal ve hizmetlerin serbest dolaşımına imkân kılan günümüzdeki Avrupa Birliği’nin (AB) ‘anası’ konumundaki Avrupa Ekonomik Topluluğu’nu (AET) kurdu.
Fransa Cumhurbaşkanı Charles de Gaulle ile Almanya Federal Cumhuriyeti’nin ilk Başbakanı Konrad Adenauer, 22 Ocak 1963’te Paris’te Elysee Sarayı’nda iki komşu ülke arasında dostluğun temelinin atıldığı “Alman-Fransız Barışı ve Dostluğu” adı altındaki Elysee Sözleşmesi’ni imzaladı.
Daha sonraki dönemlerde bu dostluk ilişkileri her alanda geliştirildi.

DOSTLUK İLİŞKİLERİ DEVAM ETTİ
Almanya’nın eski başbakanlarından Willy Brandt (1969-1974) Fransa Cumhurbaşkanı Georges Pompidou, Helmut Schmidt (1974-1982) Valery Giscard d’Estaing, Helmut Kohl (1982-1998) François Mitterrand, Gerhard Schröder (1998-2005) Jacques Chirac ve Angela Merkel (2005-2021) Jacques Chirac, Nicolas Sarkozy, François Hollande ve Emmanuel Macron ile hem iş birliğini hem de bireysel olduğu gibi halklar arasındaki dostluk ilişkilerini de artırarak sürdürdüler.
2019 yılında Merkel ile Macron, iş birliğinin derinleştirilmesini, gençlik takasının geliştirilmesini, kültürel ve bilimsel alanlarda sınırlar ötesi iş birliğinin yoğunlaştırılmasını, dış ve savunma politikasında birlikte hareket edilmesini içeren Aachen Anlaşması’nı imzaladılar.
İki ülke arasında ilk ortak Bakanlar Kurulu toplantısı 22 Ocak 2003’te Paris’te Ulusal Meclis’te yapıldı.
Elysee Sözleşmesi’nin 50’inci yıl dönümü vesilesiyle 22 Ocak 2013’te iki ülkenin cumhurbaşkanları da başbakanları da milletvekilleri de başkent Berlin’deki Federal Meclis’te buluştu.

SCHOLZ VE MACRON
Pandemi nedeniyle 2020 yılında Alman-Fransız Bakanlar Kurulu oturumu gerçekleşmedi.
2021 yılında da video konferans yöntemiyle yapıldı.
26 Ekim’de Fransa’nın Fontainebleau kentinde yapılması öngörülen 23. Fransız-Alman Bakanlar Kurulu oturumu ise Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ile Almanya Başbakanı Olaf Scholz arasında yaşanan görüş ayrılıkları yüzünden ertelendi.
Başbakan Scholz’un AB’nin ortaklaşa hareket ederek enerji tavan fiyatının belirlenmesine sıcak bakmaması ve 200 milyar Euro hacimli enerji yardımı kredisini kendisi ve diğer liderlerle istişare etmeden hayata geçirme planı Macron’u küplere bindirdi.
Avrupa Roketsavar Sistemi’ne Macron’un destek vermemesi de Scholz’u.
Her ne kadar iki taraf da “İş birliğimiz devam edecek” dese de AB’nin lokomotifi konumundaki Fransa ve Almanya’dan çatlak sesler yükselmeye başladı.
Yani AB’nin lokomotifi teklemeye başladı.
Ki, bu da bir yerde AB’nin geleceği açısından “tehlike çanları” sinyali anlamına gelmektedir.