Güncelleme Tarihi:
TATİLLERİNİ Türkiye’de geçirmek üzere kara yoluyla Türkiye’ye giden ve Avrupa’da yaşayan Türklerin, AB üyesi Bulgaristan’da yaşadıkları sorunlar bitmiyor. Son günlerde çok sayıda Türk vatandaşı sınır kapılarından çeşitli gerekçelerle geri çevriliyor. Türkler, sınır kapılarında ve bu ülkede yaşadıklarına artık yetkililerin bir çözüm bulması gerektiğini belirterek, “Bulgar zulmüne kim dur diyecek” diye soruyor.
PASAPORTU ÇİZDİLER
Bulgaristan sınır polisi en son Metin Uyanık adlı vatandaşımızın pasaportundaki süresiz Almanya oturma iznini hiçbir neden yokken çizmiş ve aileyi sınırdan geri dönmek zorunda bırakmıştı. Belgrad Alman Büyükelçiliği de, “İnanılmayacak bir durum. Almanya’da alınan oturma izninin üzerine hiç bir ülke çizik değil işaret bile koyamaz” açıklamasını yaparak Bulgar polisinin akıl almaz tutumunu kınamıştı. Üç günlük uzun uğraşılar sonunda Yunanistan transit vizesi alan Metin Uyanık eşi ve çocuklarıyla Makedonya-Yunanistan güzergahından Türkiye’ye giriş yapabilmişti.
TRENDEN İNDİRDİLER
Uyanık Ailesi’nin sınırdan geri çevrildiği gün, yeşil pasaportla Avurpa’yı sorunsuz bir şekilde gezen 18 yaşındaki Dilan Dalga da Bulgaristan’a sokulmadı. Genç öğrenci Bulgaristan’a girerken trenden indirilmiş ve iki gün sonra Belgrad’tan İstanbul’a uçakla gitmek zorunda kalmıştı. Niş kentindeki Bulgar konsolosluğu transit AB vizesini en erken 5 gün sonra veriyor. Tatil sevinçleri yarıda kalan vatandaşlarımız bu süre içinde oradan oraya koşturmak zorunda kalıyor. Hollanda’dan emekli olan Ali Aran, Türkiye’den geldiği otomobille geri döndüğü sırada, “Vizenizde sorun var” denilerek yenisini alınması istenmiş ve vizenin alınması 10 gün sürmüştü.
RÜŞVET BİTMİYOR
Bulgaristan yolunun, Yunanistan’a göre daha kısa olması nedeniyle çok sayıda Türk bu yolu tercih ediyor. Her yıl tekrarlanan cezalar, bozuk yollar ve polisin zaman zaman keyfi tutumu Avrupalı Türkleri adeta canından bezdiriyor. Bulgar polisinin, turistlerden para almak için kasıtlı olarak sorun çıkarttığı da iddia ediliyor. Türk vatandaşlarının kullandığı araçları durduran Bulgar polisi çoğu kez hız ya da başka gerekçeler göstererek yüksek para cezaları ödemelerini istiyor. Burada da asıl amacın, radar bahanesiyle durdurulan Avrupalı Türklerden rüşvet almak olduğu belirtiliyor.
SOYGUN DA VAR
Gümrüklerde araçlar durduruluyor ve bitmek bilmeyen kontrollerde araçtaki eşyalar boşaltılıp tekrar yüklenmesi isteniyor. Amaç çorba parası adı altında para koparmak. Özellikle gece yapılan yolculuklarda vatandaşlarımızı çeşitli tehlikeler de bekliyor. Onun için akşamdan sonra bu ülkeden geçilmesi tavsiye edilmiyor. Geçtiğimiz yıllarda Almanya’nın Essen kentinden Türkiye’ye giden bir Türk ailesi, Filibe yakınlarında polis kıyafeti giymiş soyguncuların hedefi olmuş, anne baba ve 2 çocuğu elektrik direğine kelepçelenip arabaları yakılmış, değerli eşyaları çalınarak sıla yolculukları kabusa dönmüştü.
50 YILLIK ÇİLE
Türkiye’ye giderken Hürriyet hizmet istasyonlarında dinlenen Türklerden birçoğu Bulgaristan yerine yolu uzatmasına rağmen Makedonya-Yunanistan yolunu tercih etmeye başladılar. Korku ve endişe saçan bu ülkeden geçiş yapmak istemeyen Avrupalı Türkler, “Rüşvet, bahşiş isteyen polis ve gümrük memurlarıyla dolu Bulgaristan, nasıl bir Avrupa ülkesi. 50 yıldır bu çileleri çekiyoruz. Birgün birisi de gelip bize sahip çıkmadı. Sıla yolunda özellikle Bulgaristan’da yaşanan sıkıntılar artık bizleri bezdirdi” şeklinde konuşuyor.
FARKLI TARİFELER
4 haftalık tatillerini İzmir ve İstanbul’da geçirdikten sonra Berlin’e giden Aslan, Yaşar ve Oban aileleri de Bulgaristan’dan geçtiklerine pişman olduklarını söylediler. 3 Euro dezenfekte su parası ve yol için 6 Euro vinyet parası alan Bulgar görevlileri arka arkaya birbirlerini takip eden üç arkadaştan sırasıyla 10, 12 ve 15 Euro almış. Peş peşe gitmelerine rağmen sadece biri hızlı gittiği gerekçesiyle durdurulan üç arkadaş, “Sınırı aşmanın 150 Euro cezası var diyen polis, ‘Pasaportun arasına 50 Euro’yu koy, tamam’ dedi” diye konuştular.