Güncelleme Tarihi:
Avrupa Birliğine üye ülkelerin devlet ve hükümet başkanları Aralık ayına kadar küresel ısınma ile mücadele için hazırlanan önlem paketini onaylamayı planlıyordu. Ancak finans piyasalarında yaşanan kriz planları adeta bozdu.Avrupa Birliği Çevre Bakanları'nın Lüksemburg'da yaptığı toplantıda da konuyla ilgili farklı sesler yükseldi.
İtalya Çevre Bakanı Stefenia Prestigiacomo, yaklaşık 25 milyar euro ek masraf getireceği için, Avrupa Birliğinin hazırlamakta olduğu önlem paketinin, İtalyan sanayisini çok zorlayacağını belirtti. Almanya Çevre Bakanı Sigmar Gabriel ise finans piyasalarında yaşanan krizin bahane olarak kullanılmasını eleştirdi.
Gabriel, "bence şunu söyleyebiliriz; Avrupa Birliğinin iklim ve enerji paketi, Avrupa Birliğinin hayata geçireceği ilk büyük siyasi projelerden biri olacaktır. Biz burada, sanayi toplumlarımızın enerji kaynaklarının değiştirilmesinden ne daha çok, ne daha az söz ediyoruz.
İkinci olarak, ekonomik büyüme ve refah ile çevre ve iklimlerin korunması çabalarının bağdaşıp, bağdaşmayacağı konusunda bir örnek teşkil ediyoruz" şeklinde konuştu.Rekabet gücü kaybolmamalıAlınması planlanan önlemlerden vazgeçilmemesi gerektiğini savunan Gabriel de, bazı sektörlerde istisnalar olabileceğini kaydetti. Gabriel, İspanyadan bir örnek verdi: "İspanyadaki çimento endüstrisini ele alın.
Fas ile rekabet eden bu sektörün, deyim yerindeyse rekabet gücünü yitirmemek için çok dikkat etmesi gerekiyor. O halde bunu nasıl başaracağız; dünyanın geri kalan bölümü, iklimlerin korunması için aynı veya benzer şartlara tabi olmazsa, Avrupadaki sanayi sektörlerinin, uluslararası piyasada rekabet kabiliyetini kaybetmemesini nasıl sağlayacağız?"Paketin yararları varBurada akıllara, önlem paketinin bazı dezavantajlarının Avrupa Birliği tarafından nasıl dengeleneceği sorusu geliyor. Bu da tartışmayaratan konuların başında yer alıyor.
Uygulanabilecek çok sayıda istisna yüzünden, sonunda hedeflerin sapmasından kaygı duyuluyor. Avrupa Birliği Komisyonunun Çevreden Sorumlu Üyesi Stavros Dimas ise, İtalya gibi ülkelerin, küresel ısınma ile mücadele için öne sürülen şartların masraflı olacağı yönündeki savlarına karşı çıktı.
Dimas, finans piyasalarında kriz yaşandığı bu dönemde, çevrenin korunması için çaba gösterilmesinin yararlarına dikkati çekerek, "temiz enerji üreten teknolojik alanda yatırım ve araştırmaları destekliyoruz, yenilenebilir enerjiler sayesinde yeni istihdam olanakları yaratıyoruz, ithal edilen petrole olan bağımlılığımızı azaltıyoruz ve ulusal ekonomimizi beklendiği gibi düşük karbon üretimine hazırlıyoruz" dedi.
Önlem paketinin öncüsü AlmanyaAlmanyanın dönem başkanı olduğu sırada üzerinde varılan uzlaşmaya göre, önlem paketi küresel ısınma ile mücadelede üye ülkelere bazı sorumluluklar getiriyor. Buna göre, karbondioksit salınımının 2020 yılına kadar beşte bir oranında düşürülmesi, yenilenebilir enerjilerin kullanım alanlarının arttırılması öngörülüyor.