Güncelleme Tarihi:
Almanya Dışişleri Bakanı Frank-Walter Steinmeier, Türkiye olmadan AB'nin entegrasyonunun sağlanamayacağını söyledi.
Steinmeier, Frankfurt kentinde Türkiye'nin onur konuğu ülke olduğu 60. Uluslararası Kitap Fuarı'nın a?ılışında yaptığı konuşmada, demokratik bir toplumda sorunların dile getirilerek tartışılabilmesi gerektiğini ve AB i?in düşünce özgürlüğünün ?ok önemli olduğunu belirtti. Steinmeier, Türkiye'nin bu konuda bazı eksiklikleri olabileceğini, ancak AB'nin, Türkiye'yi bu yolda desteklemesi gerektiğini ifade etti.
Türkiye'yle sürdürülen AB üyelik müzakerelerinde yaşanan krizlerin ?özülmesinin de her zaman anlaşabileceklerinin bir işareti olduğunu kaydeden Steinmeier, "Türkiye olmadan AB'nin entegrasyonu sağlanamaz" dedi.
Türkiye'nin, Batı ve Doğu ülkeleri sentezini yaratmaya ?alıştığı i?in yolunun hi? de kolay olmadığının bilincinde olduğunu belirten Steinmeier, yine de buna değeceğini ve bu yolda Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile birlikte başlattığı "Ernst Reuter Girişimi"nden büyük memnuniyet duyduğunu sözlerine ekledi.
İstanbul'da kurulması planlanan Türk-Alman ?niversitesi'nin durumuyla ilgili olarak da Gül ile konuştuğunu ve gelecek yıl üniversitenin temelini atmayı hedeflediklerini ifade eden Steinmeier, bunun yanı sıra İstanbul'da bir de Türk-Alman Akademisi kurmayı düşündüklerini söyledi.
Türkiye'nin, Orta Doğu'da krizlerin ?özümü konusunda da önemli rol oynadığını ve Kafkaslar'daki savaşın sona erdirilebilmesine de katkı sağladığını kaydeden Steinmeier, bunlar i?in de Türkiye'ye teşekkür etmeleri gerektiğini sözlerine ekledi.
Almanya'da yaşayan yabancıların uyum sorunlarıyla ilgili olarak da görüşlerini a?ıklayan Steinmeier, uyumun sağlanabilmesi i?in Alman toplumunun da ?ok ?eşitli kültürler ile yaşamaya hazır olması gerektiğini belirtti.
Frank-Walter Steinmeier, Türkiye'nin kültürler ve kıtalar arasında bir köprü olmasını dilediğini, fuarın da buna katkı sağlamasını arzuladığını, insanların yollardaki köprülerden ?ok manevi köprülere ihtiya? duyduklarını ifade etti.
Steinmeier, fuarda Türk kültür zenginliğinin gözler önüne serildiğini yazarlarla da konuşarak bu kültür hakkında ?ok şeyin öğrenilebileceğini kaydetti.
FİNANS KRİZİ KONUSUNDA
Dışişleri Bakanı Steinmeier konuşmasında global mali krize de değinerek, "İkinci Dünya Savaşı'ndan bu yana en büyük krizi yaşıyoruz" dedi.
Cumhurbaşkanı Gül'ün kendisine, Türkiye'nin de krizden etkilendiğini söylediğini belirten Steinmeier, bundan Alman toplumunun da büyük öl?üde etkilendiğini ifade ederek, bu krizin iki ülke arasındaki dostluğu etkilememesini temenni etti.
Alman hükümetinin yeni kararlaştırdığı mali yardım paketine rağmen sistemin temelden sarsıldığını kaydeden Steinmeier, bunun aynı zamanda bir düzen krizi olduğunu ve barış?ı bir düzenin nasıl yaratılabileceği konusunda düşünülmesi gerektiğini sözlerine ekledi.
G?L AÇILIŞTA KONUŞTU
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Türkiye'nin özellikle son yıllarda hızlanan ekonomik ve siyasi reformlar sayesinde fikir, ifade özgürlüğü ve kültürel ?eşitliliğe saygı alanlarında AB kriterlerini büyük öl?üde ger?ekleştirdiğini, yazarlar ve kitaplar üzerinde uygulanan bazı baskı ve sınırlamaların zaman i?inde azaldığını ya da ortadan kalktığını söyledi.
Cumhurbaşkanı Gül, Türkiye'nin onur konuğu olarak katıldığı 60. Frankfurt Kitap Fuarı'nın a?ılış töreninde bir konuşma yaptı.
"Kültür, Sanat ve özellikle edebiyat alanındaki gelişmelerin, birikimlerin paylaşılacağı bu ortamda sizlerle olmak benim i?in bir ayrıcalıktır" diyen Gül, Türkiye'nin fuarın onur konuğu olmasından da memnuniyet duyduğunu dile getirdi.
Dünyanın bir?ok ülkesinde insan hakları standartlarının yükselmesinin, fikir ve ifade özgürlüğüne daha ?ok saygı gösterilmesinin, evrensel kültür hayatını doğrudan etkilediğini anlatan Gül, yazarların daha ?ok saygı görmeye ve onurlandırılmaya başlandığını, önlerindeki engellerin göreli olarak azaldığını belirtti.
"SAVAŞ VE TER?R K?T?PHANE VE YAZARLARI VURDU"
Cumhurbaşkanı Gül, ge?en 60 yıl i?inde dünyanın yaşadığı ekonomik, sosyal veya siyasi krizlerin kültür hayatını da doğrudan ya da dolaylı olarak olumsuz etkilediğini işaret ederek, bu etkinin kültürel ?atışmalar ve kimlik bunalımlarına ve kültürel yozlaşmaya yol a?tığını söyledi.
"Savaş, şiddet ve terör kütüphaneleri ve yazarları da vurmaktan geri kalmamıştır" diyen Gül, Saraybosna ve Bağdat'taki milli kütüphanelerin başına gelenlerin hala hafızalarda yerini koruduğunu ifade etti. Gül, buralarda yüzlerce yıllık el yazmalarının yok edildiğini belirtti.
"T?RKİYE'DE BASKI VE SINIRLAMALAR AZALDI VEYA ORTADAN KALKTI"
Cumhurbaşkanı Gül, son yıllardaki bu gelişmelerin Türkiye'yi de doğal olarak etkilediğini dile getirerek şunları kaydetti:
"Türkiye'de yayınlanan kitapların sayısı, ?eşitliliği ve kalitesi giderek artmıştır. Yazarlar ve kitaplar üzerinde uygulanan bazı baskı ve sınırlamalar zaman i?inde azalmış veya ortadan kalkmıştır. Bu süre i?inde terörizme kurban verdiğimiz yazarlar da olmuştur. Bugün memnuniyetle söyleyebilirim ki Türkiye özellikle son yıllarda hızlanan ekonomik ve siyasi reformlar sayesinde fikir, ifade özgürlüğü ve kültürel ?eşitliliğe saygı alanlarında AB kriterlerini büyük öl?üde ger?ekleştiren bir ülke haline gelmiştir. Şüphesiz ki bu konuda yapacağımız şeyler olduğunu göz ardı etmek istemiyorum ama daha önceyle mukayese ettiğimizde Türkiye'deki bu olumlu gelişimi de ifade etmek isterim. Kültür hayatımız giderek daha özgür ve özerk bir kimliğe bürünmektedir."
Nobel edebiyat ödülünü ge?en yıl Türk yazarı Orhan Pamuk'a verilmesinin Türk edebiyatının evrensel olarak kabul edildiğini bir kez daha teyit ettiğini dile getiren Gül, salonda bulunan Orhan Pamuk'a hitaben "Bundan gurur duyuyoruz. Türk?eyi dünyaya duyurdunuz. İ?inde yaşadığınız dünyanın, kültürün dünyaca tanınmasına büyük katkınız oldu. Teşekkür ederim" dedi.
Türk kültürünün tarihsel derinliklerine değinen Gül, "Mustafa Kemal Atatürk'ün öncülüğünü yaptığı ?ağdaş Türkiye Cumhuriyeti zamanın imbiğinden süzülüp gelen zengin kültürler tortusunu ?ağdaşlıkla harmanlamayı başarmıştır. Demokrasi, insan hakları ve temel özgürlükler konusundaki giderek artan duyarlılığımızla kültür hayatımızı hoşgörü temelinde yoğurarak bugünkü i?eriğine kavuşturmuş bulunmaktayız" diye konuştu.
"T?RK EDEBİYATÇI D?NYAYA KOLAY ULAŞIYOR"
Cumhurbaşkanı Gül, Türkiye'nin ?ağdaşlaşma sürecinde sanat ve kitaba verilen önemin devam ettiğini belirterek, Türk okurunun dünya edebiyatındaki gelişmeleri eş zamanlı izleme imkanına kavuştuğunu, Türk edebiyat?ıların da dünyadaki edebiyat severlere daha kolay ulaşmaya başladığını ifade etti.
Türkiye'nin Frankfurt Kitap Fuarı'na onur konuğu olmasının ?ok boyutlu Türk-Alman dostluk ilişkilerine daha büyük katkılar yapacağını dile getiren Gül, "Kitapların ve sanatın halklarımızın birbirini daha iyi tanıyarak daha da yakınlaşmasında üstlendiği se?kin işlevi ?ok önemli buluyorum" dedi.
Almanya Dışişleri Bakanı Frank-Walter Steinmeier'in konuşmasında ifade ettiği Türkiye'de bir Alman üniversitesi a?ılması konusunu desteklediğini belirten Gül, bu konuda Dışişleri Bakanı olduğu dönemde de ?alıştığını ve bu fikrin bir an önce ger?ekleşmesini istediğini söyledi.
Gül, Türkiye'nin fuara onur konuğu olarak katılmasını sağlayan Alman yetkililere teşekkür etti, Türk Pavyonunun hazırlanmasında katkıları bulunan Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay ile diğer ilgililere takdirlerini iletti.
A?ılış töreninin ardından Cumhurbaşkanı Gül, "Türkiye onur konuğu" pavyonunun resmi a?ılış törenini yaptı ve beraberindekilerle gezdi.
PAMUK: "BASKILAR T?RK K?LT?R?N? FAKİRLEŞTİRDİ"
Nobel ödüllü yazar Orhan Pamuk, Türkiye'de son yüz yılda yazarlara yönelik baskıların Türk kültürünü zenginleştirmediğini, aksine fakirleştirdiğini söyledi.
Pamuk, bugün Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün de katıldığı 60. Frankfurt Kitap Fuarı'nda yaptığı konuşmasında, "Son yüz yılda kitapları yasaklamak, yakmak, yazarları öldürmek, hapse atmak, onları vatan haini ilan edip sürgüne yollamak, basında hep bir ağızdan yazarları aşağılamak Türk kültürünü zenginleştirmedi, tam aksine fakirleştirdi. Devleten yazar ve kitap cezalandırma alışkanlığı hala devam ediyor. Benim gibi pek ?ok yazarı susturmak, sindirmek i?in kullanılan Türk Ceza Kanunu'nun 301 numaralı maddesi yüzünden, yüzlerce yazar ve gazeteci şu anda mahkemelerde yargılanıyor, mahkum oluyor" dedi.
Pamuk, bu yıl yayımladığı roman i?in ?alışırken, eski Türk filmlerini seyrettiğini ve eski şarkıları dinlediğini belirtirken, "Bu işi kolayca Youtube ile yapmıştım, ancak aynı şeyi şimdi yapamam. Çünkü Youtube ile birlikte yüzlerce yerli ve uluslararası web sitesine girmek siyasi nedenlerle Türkiye'de yaşayanlara yasak. Siyasi iktidar sahipleri tüm bu baskılardan memnun olabilirler, ancak biz yazarlar, yayıncılar, sanat?ılar, Türkiye'nin kültürünü yaratan ve onu izleyen herkes, kültürümüzün, edebiyatımızın dünyaca tanınmasından bu baskıları anlamıyoruz" diye konuştu.
Sorunlara karşın Türkiye'deki yazarların hevesinin kırılmadığını, son 15 yılda Türk yayıncılığının şaşırtıcı bir hızla büyüdüğünü ifade eden Pamuk, günümüzde her zamankinden daha fazla kitap yayınlandığını, İstanbul kitap?ılarının zenginliğinin de şehrin ?ok katmanlı, ?ok kültürlü tarihini temsil ettiğini kaydetti.
"Biz Türkler, özellikle son yüz yılda dünyaca kötü tanınmaktan o kadar şikayet etmişizdir ki, bu düşünceyi ulusal kimliğimizin bir par?ası yapmışızdır" diyen Pamuk, Batı'nın geliştirdiği eşitlik, kadın hakları, demokrasi ve düşünce özgürlüğü gibi idealleri "yabancı" bulmanın herhangi bir milli kimliğe uymayacağını sözlerine ekledi.
Frankfurt Kitap Fuarı'na ilk katıldığında heyecanlandığını, ancak "Burada Türk yazarlarını kim tanır?" şeklinde düşündüğünü anlatan Pamuk, "Ancak artık Türkiye'nin gen? yazarları, i?lerine dönüp kendilerini ilgin? bir yazar yapacak i? seslerini buldukları vakit, 'Kimse Türk bir yazarla ilgilenmez' diye karamsarlığa kapılmayacaklar" dedi.
Frankfurt'a gelerek böyle bir duyguya düşmeyecek bir yazar olamayacağını savunan Pamuk, "Yalnız kitapların kalıcı, bizlerin ge?ici olduğunu hissettirdiği i?in değil, tüm kitapların, insanlığın tüm hafızasının, tüm seslerinin yanında bizim yerimizin ne kadar kü?ük olduğunu hissettirdiği i?in de Frankfurt'ta bulunmanın, tıpkı bir camide, bir kilisede, bir tapınakta bulunmak gibi insanı al?ak gönüllülüğe davet eden bir yanı var" şeklinde konuştu.
NOTLAR
Uluslararası Franfurt Fuar Alanı'nda ger?ekleşen a?ılış törenine, Cumhurbaşkanı Gül ve eşi Hayrünnisa Gül'ün yanı sıra Almanya Dışişleri Bakanı Frank-Walter Steinmeier, Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Türkiye'nin Berlin Büyükel?isi Ahmet Acet, Franfurt Belediye Başkanı Petra Roth, T?SİAD Yönetim Kurulu Başkanı Arzuhan Doğan Yal?ındağ, Doğan Holding Yönetim Kurulu Başkanı Aydın Doğan, Nobel ?düllü yazar Orhan Pamuk ve ?ok sayıda yazar ve davetli katıldı.
A?ılış törenine, Türk ve yabancı basın kuruluşları büyük ilgi gösterdi.
Yaklaşık 2 bin kişilik kapasitesi bulunan Spectrum Salonu neredeyse tamamen doldu.
Cumhurbaşkanı Gül, a?ılış töreni öncesinde üst düzey katılımcılarla fotoğraf ?ektirdi.
Türk pavyonunun a?ılışının ardından konuklara ikramda bulunuldu.