'301'in tümden kaldırılması gündemde yok'

Babacan, resmi ziyaret i?in Ankara'da bulunan Maldivler Dışişleri Bakanı Abdullah Şahid ile Dışişleri Bakanlığında görüştü.

Görüşmenin ardından Türkiye ile Maldivler arasında kapsamlı işbirliğini öngören mutabakat muhtırasına imza atan iki bakan, ortak basın toplantısı düzenledi.
Şahid'in ziyaretinin Maldivler'den Türkiye'ye ikili düzeyde yapılan ilk resmi ziyaret olduğunu kaydeden Babacan, "Ziyaretin, aralarında herhangi bir sorun bulunmayan iki dost ve kardeş ülke olan Türkiye ile Maldivler'in ilişkilerine yeni bir soluk kazandırmasını ve münasebetlerimizin daha da gü?lenmesi i?in bir zemini temin etmesini arzu ediyoruz" dedi.

Babacan, imzalanan muhtıranın, iki hükümetin ilişkilerin geliştirilmesi yönündeki iradesinin somut bir göstergesi olduğunu belirtti.

Maldivler'in 2004 yılında meydana gelen deprem sonucunda Hint Okyanusu'nda oluşan tsunamiden zarar gören ülkelerden biri olduğunu hatırlatan Babacan, Türkiye'nin tsunami sonrasındaki zor günlerinde Maldivler halkını yalnız bırakmadığını ifade etti.

Babacan, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın 2005 yılının Şubat ayında Maldivleri ziyaret ettiğini ve Türkiye'nin, imkanları öl?üsünde "kardeş Maldivler"in yeniden kalkınmasına katkı sağladığını belirtti.

Şahid ile bu sabah yaptıkları görüşmelerde ikili ilişkilerin pek ?ok yönünü ele aldıklarını kaydeden Babacan, ?alışma yemeğinde de bölgesel ve uluslararası konuları değerlendireceklerini bildirdi.

Babacan, Türkiye ve Maldivler'in BM ve İKT gibi uluslararası platformlarda sergiledikleri işbirliğinden memnuniyet duyduklarını, terörizm ve örgütlü su?la mücadele dahil uluslararası platformlarda karşılıklı desteğin sürmesini arzu ettiklerini söyledi.

?te yandan, Babacan, Türkiye'nin Maldivler'de devam eden siyasi reform sürecinden memnuniyet duyduğunu ve bu sürecin olumlu şekilde seyrettiğini ifade etti.
Türkiye'nin Maldivler ile 2007 yılındaki ticaret hacminin 1,4 milyon dolar olduğunu bildiren Babacan, bu rakamın yükseltilmesi i?in her iki hükümet olarak ?alışmalarını sürdüreceklerini belirtti. Babacan, iki ülke arasında turizm alanındaki işbirliği potansiyeline de işaret ederek, bu konuda da ?alışmalarını sürdüreceklerini kaydetti.

Şahid ile farklı alanlarda işbirliğini nasıl geliştirebilecekleri konusunu ele aldıklarını ifade eden Babacan, "İki ülke arasında bundan sonra yapılacak üst düzey ziyaretlerde, bu ilişkilerin daha farklı boyutlara gitmesi sağlanacak" dedi

Babacan, iki ülke arasında diplomatik ilişkilerin kurulmasından bu yana Maldivler'den Türkiye'ye yapılan bu ilk ziyaretin hayırlı olması ve ikili ilişkilerde yeni bir dönemin başlangıcını teşkil etmesi dileğinde bulundu.

MALDİVLER DIŞİŞLERİ BAKANI ŞAHİD

Maldivler Dışişleri Bakanı Şahid de sıcak karşılama ve ilgiden dolayı Türk yetkililere teşekkür ederek başladığı a?ıklamasında, Türkiye'nin Maldivler'e gösterdiği cömertliğin, ülkesinin kalkınmasına ?ok önemli katkılarda bulunduğunu kaydetti.

Türkiye'nin özellikle eğitim alanındaki ?alışmalara verdiği destek i?in teşekkür eden Şahid, bu ?er?evede yapmış oldukları ortaklıkların ?ok önem kazanacağını belirtti. Şahid, Türk halkının, 2004 yılındaki tsunami felaketinden hemen sonra Maldivler halkına gösterdiği destek i?in de müteşekkir olduklarını belirtti.

Felaketin hemen akabinde, birka? hafta i?inde Başbakan Erdoğan'ın Maldivler'i ziyaret ettiğini hatırlatan Şahid, bu ziyaretin hem Maldiv halkının o dönemki sıkıntıları atlatmasında ?ok yardımcı olduğunu, hem de iki ülke arasındaki işbirliğinin ?ok değerli bir örneğini teşkil ettiğini söyledi.
Şahid, "Bu kardeşlik duyguları arasında bugün imzaladığımız mutabakat zaptı da iki ülke arasındaki ilişkilerin ?ok önemli bir örneğini teşkil edecek ve bir köşe taşını oluşturacaktır" diye konuştu.

Maldivler olarak Türkiye ile ilişkilere ve işbirliğine ?ok önem verdiklerini ifade eden Babacan, gelecek aylarda Türkiye'ye hem ticaret, hem turizm konusunda iki heyet göndermeyi planladıklarını bildirdi. Şahid, halktan halka işbirliği ve dayanışmayı da geliştirebilmek i?in iki ülke arasında doğrudan u?uşlarla ilgili bir araştırma yapılacağını kaydetti.

Bir siyasi reform sürecinden ge?tiklerini ifade eden Şahid, bu sürecin sosyal ve ekonomik anlamdaki gelişmelerin akabinde ger?ekleştiğini ve bu ?er?evede Maldivler'de özgürlük ve insan hakları temelinde bir "21. yüzyıl demokrasisi" oluşturmaya ?alıştıklarını söyledi.

Bu ?er?evede ?ok önemli adımlar atıldığını belirten Şahid, temelini yurttaşlık haklarının oluşturduğu yeni bir anayasanın hazırlanması ?alışmalarını sürdürdüklerini, Maldivlerin ayrıca bu yılın ilerleyen aylarında ?ok partili se?imlere hazırlandığını kaydetti.

Şahid, tüm bunlara rağmen önlerinde engellerin de mevcut olduğuna dikkati ?ekerek, ge?en yıl başkent Mali'de bir patlama olduğunu hatırlattı. Şahid, "Bu patlama bize terörizmin en kötü yüzünü hissettirdi. Bu yaşadığımız üzüntülü ve trajik olay bize terörizmin hi?bir şekilde sınır tanımadığını gösterdi. Tüm ülkelerin hep birlikte sınır tanımadan terörizme karşı savaşması gerektiğinin bir kez daha altını ?izdi" diye konuştu.

Maldivler'de İslamiyet'in 855 yıl önce kabul edildiğini belirten Şahid, Türkiye'nin İslam dünyasının ?ok önemli kültürel merkezlerinden biri olarak kendileri i?in ?ok büyük bir örnek teşkil ettiğini söyledi. Şahid, "Şu anda tüm dünyada İslamiyete karşı haksız bir yargılama var. İslamiyet bir şiddet kaynağı olarak görülüyor. Hepimiz el ele verip İslamiyetin aslında barış ve karşılıklı anlayış dini olduğunu göstermeliyiz" dedi.

Küresel ısınmadan en ?ok etkilenecek ülkelerden birinin Maldivler olduğuna dikkati ?eken Şahid, bu ?er?evede yapmış oldukları detaylı incelemeyle ilgili bir girişimlerine Türkiye'nin verdiği destek i?in teşekkür ederek, "Ben bunu bir insan hakları konusu olarak görüyorum. Çünkü yaşamakta olduğumuz küresel ısınma hepimizin varlığın etkileyecek olan ve derinden sorunlar getirecek olan bir husustur" diye konuştu.

Şahid, Türkiye'yi ziyaretinin, iki ülke arasında gelecekte işbirliğinin en önemli adımlarından birini teşkil edeceği umudunu dile getirdi.

"İÇ GELİŞMELER G?NDEMİN BİRİNCİ MADDESİ"

Bu arada, gazetecilerin sorularını yanıtlayan Dışişleri Bakanı Babacan, İngiliz Financial Times gazetesine verdiği deme?te yer alan bazı ifadelere ilişkin bir soru üzerine, "Dışarıdaki Financial Times'a verdiğimiz mülakatla, bunun i? basına taşınmasında sıkıntılar olmuş" dedi.

Babacan, Türkiye'de i? siyasetteki gelişmelerin dış politikayı nasıl etkilediği yönündeki bir soruya ise şu yanıtı verdi:
"Kuşkusuz yaptığımız tüm temaslarda bu son i? gelişmelerimiz birinci gündem maddesi olarak hemen karşı taraf?a a?ılıyor. Yani bundan ka?ış yok, dolayısıyla Türkiye'de i?eride yaşadıklarımız, artık Avrupa'nın ve pek ?ok ülkenin gündemine girmiş durumda. Ben sık sık ifade ediyorum, artık Türkiye'nin kendi i? gündemi diye bir konu kalmıyor yavaş yavaş. Artık Türkiye dışa ?ok a?ık ve ?ok yakından izlenen, takip edilen bir ülke."

Türkiye'nin i? gündemi neyse, bunun anında Avrupa gündemine ve ?ok daha ötelere ulaştığını ifade eden Babacan, "Dolayısıyla tüm temaslarımızda kuşkusuz i? gelişmeler gündemin birinci maddesi olarak karşımıza ?ıkıyor" dedi.

301. MADDE

"TCK'nın 301. maddesiyle ilgili dava a?ma yetkisinin Cumhurbaşkanına verilmesi" konusuna ilişkin görüşü sorulan Babacan, "301'in tümüyle kaldırılması gibi bir konu gündemimizde yok" dedi. Babacan, bu maddenin nasıl değiştirileceğiyle ilgili olarak Mecliste ?alışmaların başlatıldığını kaydetti.

Ali Babacan, Komisyon ve Genel Kurulda yapılacak ?alışmalar sonucunda maddenin son halini alacağını ve madde artık Mecliste ve ilgili kişilerce tartışıldığı i?in detaylarına girmek istemediğini ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü: "Kuşkusuz Türkiye i?in en güzeli, en iyisi yapılacaktır diye düşünüyorum. Ama biliyorsunuz ki, teklifin orijinal halinde, Meclisteki arkadaşlarımızın beraberce ?alışıp, üzerinde mutabık kaldıkları halinde, bu yetki Sayın Cumhurbaşkanımızın olsun diye düşünülmüştü, ancak Mecliste bunlar ilgili komisyonlar ve Genel Kurulda tartışılacaktır."

"DIŞ POLİTİKA S?REKLİLİK ARZEDER"

"AK Parti ve DTP'ye yönelik kapatma davaları ve buna ilişkin tartışmaların, Kuveyt'e gelecek hafta yapacağınız ziyarette, muhataplarınıza karşı elinizi zayıflatacağını düşünüyor musunuz?" sorusu üzerine Babacan, dış politikanın ve Irak politikasının süreklilik arz ettiğini belirtti.

Bu politikanın i?erideki gelişmelerden etkilenmeden sürdürülmesi gereken bir politika olduğunu ifade eden Babacan, "Dolayısıyla, biz Irak'ın toprak bütünlüğünü, siyasi birliğini her zaman olduğu gibi bugün de savunmaktayız, yarın da savunacağız ve Irak'ın barış i?inde yaşanan, istikrarlı bir ülke olmasını, Irak halkının bir an önce huzura ve refaha kavuşmasını Türkiye olarak istiyoruz, yaptığımız bütün ?alışmalar da bu yönde" diye konuştu.

Babacan, Kuveyt'te yapılacak Irak'a komşu ülkeler dışişleri bakanları toplantısının, özellikle Irak'ın geleceğinin belirleneceği 2008 yılında önemli bir toplantı olacağını ifade etti.

ABD'nin Irak'ta bundan sonraki dönemde yapacağı stratejik işbirliğinin tanımlanması, Irak'ın kendi i?inde ?ıkaracağı petrol yasası gibi yasal düzenlemeler, yetkinin ne kadarının merkezde olacağının, ne kadarının olmayacağının tanımlanacağı yasal düzenlemeler gibi önemli gelişmelerin olacağını belirten Babacan, bunların Kuveyt'teki toplantıda tartışılacağını kaydetti. Babacan, "Bizim Irak'taki politikalarımız ?ok a?ık ve kararlılıkla tezlerimizi, politikalarımızı sürdüreceğiz" dedi.