250 milyon dolarlık yatırım yapacak

Arıkan, dünyadaki sayılı entegre alüminyum tesisleri arasında yer aldıklarını, her alanda bilgi, beceri ve teknolojiye sahip olduklarını belirtti.

Türkiye'nin ham alüminyum metali tüketiminin yıllık yaklaşık 700 bin ton olduğunu ifade eden Arıkan, Eti Alüminyum A.Ş'nin yıllık üretiminin ise 60 bin ton olduğunu bildirdi.

Arıkan, fabrikada yıllık 400 bin ton alüminyum hidroksit, 235 bin ton alümina, 60 bin ton ham alüminyum ve 70 bin ton özel alaşımlı ürünler ürettiklerini de vurguladı.

Fabrikanın 2005 yılında özelleştirildiğini, özelleştirmenin ardından bilgi, mühendislik ve teknoloji alt yapısı oluşturarak önemli adımlar atmaya başladıklarını dile getiren Arıkan, “Eti Alüminyum A.Ş. olarak Türkiye'de bugüne kadar hiç üretilmemiş stratejik Kimyasal Alüminyum Hidroksit, Kimyasal Alümina ara ürünleri ile Türkiye savunma sanayi için özel alaşımlı profil ve levha türleri üretiminde önemli adımlar attık” dedi.

ÖZELLEŞTİRME SONRASI

Arıkan, özelleştirmenin ardından fabrikada çok önemli değişiklikler yaşandığını anlatarak, şunları kaydetti:

“Özelleştirme öncesi 260 bin ton olan yıllık alüminyum hidroksit üretim kapasitesi özelleştirme sonrası 400 bin tona çıkarıldı ve kapasite artışının yanında kalite yönünden iyileştirmeler gerçekleştirilerek dünya piyasalarına satılır hale getirildi. Özelleştirme sonrası ilk defa yüzde 100 kuru hidrat üretimi gerçekleştirilerek dünya piyasalarına sunuldu. Ham alüminyum kalitesi, daha önce üretilemeyen 'etial–8' ve 'etial–9' kalitesine yükseltildi. Özelleştirme sonrasında buhar kazanları yenilendi, yakıtı kömür ve doğalgaz olan yeni kazanlar yapıldı. Dökümhane tamamıyla yenilerek, yüksek kaliteli, özel alaşımlı alüminyum üretimi gerçekleştirildi, iç ve dış piyasalara sunuldu. Tüm fabrikada fuel-oil'den doğalgaza geçildi. Daha sonra kömüre geçilerek yerli kaynaklarımız kullanılır hale gelindi ve dövizin dışa çıkışı engellendi. Baca emisyonları 2012 AB kriterlerine getirildi.”

Özelleştirme sonrası ilk defa iri hidrat üretimi gerçekleştirildiğini dile getiren Arıkan, “Bilimsel verilerle ağaçlandırma çalışmaları yapıldı. Bu çalışmalar neticesinde sera gazının elimine edilmesinde en önemli ağaç türlerinden olan yaklaşık 100 bin adet akasya, dişbudak ve ceviz ağaçlarının dikimi yapıldı. Oymapınar Barajı'nın modernizasyonu ile arızalar ortadan kaldırıldı. Devreye alma süresinin kısalmasıyla eskiden devreye alma esnasında boşa giden su ile enerji üretilir hale gelindi” diye konuştu.

Arıkan, tüm iş makinelerinin yenilendiğini, alt yapılarda yapılan yatırım ve iyileştirmelerle su ve ham madde israfları ile kaçaklarının önlendiğini bildirdi.

250 MİLYON DOLARLIK YATIRIM

Özelleştirme sonrası ayağa kaldırdıkları fabrikayı çok daha iyi konuma getirebilmek ve dünya piyasalarında söz sahibi yapabilmek için modernizasyon yatırımı yapacaklarını söyleyen Arıkan, şöyle devam etti:

“Bu yatırımla elektrolizleri prebaked sisteme dönüştürerek daha yüksek kapasite ve verimlilikte ham alüminyum üretmeyi, alüminyum üretimindeki elektrik enerji tüketimini bir ton alüminyum için 16 bin kilovat saatten 13 bin tona düşürmeyi hedefliyoruz. Yine elektrolizhanelerin prebaked sisteme geçirilmesi için gerekli anod üretimini yapacak prebaked anod fabrikasını kuracağız. Elektrolizlerin ihtiyacı olan elektriği sağlayacak elektrik sistemini yenileyeceğiz. 250 milyon doları bulacak bu yatırımların ardından Türkiye'deki enerji fiyatları ve yıllık yağış rejimine göre enerji üretimi değişkenlik gösteren Oymapınar Hidroelektrik Santralinin üretimi de dikkate alınarak, ham alüminyum üretimini yıllık 60 bin tondan 70-95 bin tona çıkarmayı hedefliyoruz. Proje çalışmaları ve pazarlıkları devam eden yatırımları önümüzdeki 4-5 yıl içerisinde hayata geçirmeyi planlıyoruz.”