10. Frankfut Türk Tiyatro Festivali 100. yıla özel açılıyor
Güncelleme Tarihi:
Frankfurt’ta geleneksel olarak gerçekleştirilen Türk Tiyatro Festivali, bu yıl 10’uncu kez gerçekleştiriliyor. Cumhuriyetimizin 100’üncü yılı dolayısıyla özel olarak hazırlanan festival, Frankfurt’un önde gelen tiyatrolarından ‘Gallus Tiyatrosu’nda 26 Mayıs-4 Haziran tarihleri arasında yapılacak.
TÜRKİYE’den çoğu tiyatro oyuncusu yaklaşık 100 misafirin katılacağı festival programı, Ankara Devlet Tiyatroları, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları başta olmak üzere kamusal ve özel tiyatrolardan dokuz oyunun yanı sıra atölye çalışmaları ve sohbet toplantıları içeriyor. Festival boyunca Frankfurt, Türkiye’den aralarında Türk tiyatrosunun sembol isimlerinden Ayla Algan, Haldun Dormen ve Tamer Levent’in de yer aldığı 100’e yakın misafiri ağırlayacak. Festival boyunca Gallus Tiyatrosu’nun fuayesinde Türkiye Cumhuriyeti’nin 100 yıllık tiyatro tarihi, özel bir tiyatro afişleri sergisiyle tanıtılacak. Frankfurt ve çevresinden Alman ve Türkçesi olmayan diğer tiyatroseverleri de kazanmayı hedefleyen festival boyunca sahnelenen tüm oyunlar Almanca üst yazılı olacak. Tiyatro salonundaki oturma düzeninin bu misafirlerin üst yazıları en rahat biçimde okuyabilmelerini sağlayacak biçimde olacak.
Hessen Eyaleti Bilim ve Kültür Bakanlığı Müsteşarı Ayşe Asar, Frankfurt Belediyesi Meclis Başkanı Hilime Arslaner ve Türkiye’nin Frankfurt Başkonsolosu Erdem Tunçer’in himayesinde gerçekleştirilecek festival, daha önce olduğu gibi Kültür ve Turizm Bakanlığı, Hessen Eyaleti Bilim ve Kültür Bakanlığı, Frankfurt Büyükşehir Belediyesi, İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Yurtdışı Türkler ve Akraba Toplulukları Başkanlığı ve Türk Hava Yolları’yla aralarında gazetemiz Hürriyet’in de yer aldığı özel kurum ve kuruluşlar tarafından destekleniyor. Destek veren tüm kurum ve kişilere teşekkür eden Frankfurt Türk Tiyatro Festivali’nin ve ‘Tiyatro Frankfurt’un Sanat Yönetmeni Kamil Kellecioğlu, festivali 25 kişilik bir ekip olarak hazırladıklarını söyledi. “Tiyatro Frankfurt olarak, bu yıl Cumhuriyet’in 100. yılı ve festivalin 10. yılına özel bir program hazırlayarak, bu önemli günleri görkemli bir şekilde kutlayacağız. Sanatın gücüne ve bu festivalin hepimize iyi geleceğine inanıyoruz. Hasret sona eriyor. Tiyatroseverleri bir araya getirecek olan bu festival, ekip arkadaşlarımla birlikte yaptığımız uzun soluklu bir çalışmanın sonucu olarak ortaya çıktı” diyen Kellecioğlu, Türk tiyatrosunu Almanya’ya tanıtmak için özel olarak Alman tiyatroseverlere ulaşmayı hedeflediklerini vurguladı.
FESTİVALİN HEDEFLERİ
* Büyük Türkiyemizi, Cumhuriyetin 100. yılında Türk Tiyatrosu’nu Avrupa’nın kültür başkentlerinden sayılan Frankfurt gibi çok kültürlü bir büyükşehirde tanıtmak,
* Türk kültür varlığının yayılmasını sağlamak amacıyla geleneksel değerlerimizi çağdaş tiyatro sanatıyla kitlelere aktarmak,
* Avrupa’daki Türklerin, kültürleriyle bağlarının korunmasını sağlamak, özellikle çocuk tiyatrolarıyla, gelecek nesillerimizin Türk diliyle bağlarını pekiştirmek, Türkçelerini geliştirmek,
* Türk Tiyatrosu’nun gelişimini uluslararası platforma taşımak ve yabancı seyircileri Türk Tiyatrosu ile buluşturmak, böylelikle ülkemizin güçlü geçmişinin ve bugünkü gelişmişlik düzeyinin doğru olarak kamuoyuna aktarılmasına aracı olmak,
* Devlet Tiyatroları’nın ve 109. yılını kutlayan İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları’nın uluslararası görünürlüğüne katkı sağlamak, özel tiyatrolarımızı destekleyerek, uluslararası alanda tanınmalarına yardımcı olmak; böylelikle tiyatromuzu uluslararası düzeye taşımak ve bunu gerçekleştirirken tiyatromuzun değerli ustalarına karşı da bir saygı duruşunda bulunmak,
* Festival tanıtım etkinlikleri ve Almanya medyasında yer alacak haberler aracılığıyla ülkemizin sanatta ulaştığı düzeyi ortaya koyarak, Almanya’da yaşayan üç milyon vatandaşımıza haklı bir gurur yaşatmak.
TÜRKİYE’DEN 100’E YAKIN MİSAFİR
FESTİVAL boyunca düzenlenecek etkinliklere ve sahnelenecek oyunlara katılacak 100’e yakın misafirlerden bir bölümü şöyle: Ayla Algan, Haldun Dormen, Tamer Levent, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları Genel Sanat Yönetmeni Ayşegül İşsever, Devlet Tiyatroları Başrejisörü Bengisu Gürbüzer Doğru, Ayşenil Şamlıoğlu, Zihni Göktay, Hikmet Körmükçü, Hüseyin Avni Danyal, Başak Daşman, Kerem Atabeyoğlu, Almila Uluer Atabeyoğlu, Sumru Yavrucuk, Deniz Çakır, Ebru Aykaç, Özgür Kaymak, Ali Yoğurtçuoğlu, Gün Koper, Birol Güven, Güray Dinçol, Pınar Akkuzu, Gülden Arsal, Ergin Düzgün, Serpil Erdem...
UÇURTMANIN KUYRUĞU
26 Mayıs Cuma - Saat: 19:00
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Şehir Tiyatroları
Yazan Savaş Dinçel
Yöneten: Barış Dinçel
Oynayanlar: Ali Yoğurtçuoğlu, Gün Koper
Çocukluğu babası tarafından otoriteyle bezenmiş, sıkı bir disiplinle yetiştirilmiş, bu disiplin ve otorite kendisi için saplantıya dönüşmüş bir adam, hayatına son vermeye karar verir. İntihar mektubunu yazıp bitirdiği an kapı çalar. Karşısında ilk defa gördüğü, tanımadığı bir misafir vardır. Gelen adam hayatına ve tüm çocukluğuna dair her şeye hâkimdir. Zaman geçtikçe sohbet ilgi çekici bir hal alır.
Etkileyici bir iç hesaplaşma başlar. (110 dakika)
27 Mayıs Cumartesi - Saat: 19:00
İBB Şehir Tiyatroları
Yazan: Aleksander Galin
Yöneten: Engin Gürmen
Oynayanlar: Zihni Göktay, Nurseli Tırışkan, Aybar Taştekin, Esra Ülger, Mahperi Mertoğlu, Hikmet Körmükçü
Eşinin ölümünden sonra Moskova’da kızı ve damadının yanında yaşamaya başlayan Nikolai Mihayloviç Çmutin, sakin ve huzurlu bir yaşam sürmek umuduyla köyüne gitmek istemektedir. Babasının köyde tek başına yaşayamayacağını düşünen kızı Ludmilla ve bir türlü anlaşamadığı damadı Leonid ise onu evlendirme planları yapmaktadır. Leonid, Çmutin’in birini eş olarak seçmesini umut ederek üç yalnız kadını eve davet eder. Üç gelin adayının da aynı anda eve gelmesiyle planlar karışacaktır. (90 dakika)
28 Mayıs Pazar - Saat: 11:00
İBB Şehir Tiyatroları
Yazan: Derya Yıldırım
Yöneten: Özgür Kaymak
Oynayanlar: Derya Yıldırım
Rengarenk bir mutfak. Ama her yer çok dağınık. Oyuncu mutfağı toplamaktan sıkılıp gitmeye karar verir ama ayakkabısının tekini bir türlü bulamaz. O da ne? Önce ayakkabısının diğer teki, sonra mutfaktaki her şey konuşmaya başlar. Kayıp ayakkabı, Kaptan Cook’u aramaya gitmiştir ve kim bilir başından ne maceralar geçmektedir... (50 dakika)
28 Mayıs Pazar - Saat: 19:00
Yazan: Mehmet Baydur
Yöneten: Almila Uluer Atabeyoğlu
Oynayanlar: Almila Uluer Atabeyoğlu, Kerem Atabeyoğlu
Oyunda kendi dünyalarına kapanmış iki yalnız insanın, yalanlar, gerçekler, kahkahalar ve gözyaşlarıyla bezenmiş hikâyesi işleniyor. Atabeyoğlu çifti, seyirciye şöyle sesleniyor: “Oyunu izlemeye ama onun da ötesinde bizimle diz dize oturup, Memet Baydur’u dinlemeye davet ediyoruz herkesi. Bu hüzünlü ve hınzır, zeki ve alaycı yazar, ruhuna hep iyi geliyor insanın. İşte ona çağırıyoruz.” (120 dakika)
NÖRO (çocuk oyunu)
29 Mayıs Pazartesi - Saat: 11:00
Yazan ve Yöneten: Ergin Düzgün
Proje Danışmanı: Uzman Psikolog Duygu Rotsinger
Oynayanlar: Ergin Düzgün, Serpil Uyanık
Oyun yediden yetmişe her yaştan, her bilgi düzeyinden insanı, tiyatro ve beyin egzersizleri eşliğinde ‘beynin’ eğlenceli yanıyla tanıştırmayı ve onları ‘nörobilim’e daha çok ilgi duymalarını sağlamayı hedefliyor. (45 dakika)
29 Mayıs Pazartesi - Saat: 19:00
Fiziksel Tiyatro Araştırmaları
Yazan: William Shakespeare
Yöneten: Güray Dinçol
Oynayanlar: Pınar Akkuzu, Gülden Arsal
Metin, William Shakespeare’in Macbeth oyunundan yola çıkılarak uyarlanıp, yeni bir yazımla sahneye taşınmış. Lecoq pedagojisinin en özgün stillerinden biri olan ‘Bufonlar’ oyunun temel yapısını oluşturdular. Hiçbir şeye inanmamak ve her şeyle dalga geçmek için sahnede var olan, yeraltı dünyasına ait bu yaratıklar, Shaekspeare’in en güçlü tragedyalarından Macbeth ile buluştuğunda ortaya absürd, trajik ve bol kanlı bir güldürü çıktı. İnsanlık, Bufonlar için bir oyun oynama, alay etme ve taklit aracıdır yalnızca. Bu boyutuyla oyun seyirciyi kışkırtıcı, karanlık, rahatsız edici ve oldukça komik bir yolculuğa davet ediyor. Kendi karanlığımızın yolculuğuna... (90 dakika)
2 Haziran Cuma - Saat: 19:00
Nova Oyun Yapım
Yazan: Irmak Bahçeci
Yöneten: Serkan Üstüner
Oynayanlar: Hüseyin Avni Danyal, Başak Daşman
Hiçbir şeyin göründüğü gibi olmadığı bu sorguda oldukça zeki ve entelektüel bir kadın, pek de zeki olmayan inatçı bir polisin karşısında kendinden emin, göz altı süresinin bitmesini beklerken polis ise sadece teşkilattan ve çalışma hayatından kurtulmak derdinde. Hem zaten gerçekte kim kimi sorguluyor? İllüzyonist bir kadın bir polis sorgusunda... Işıklar açılır, oyun başlar. Sorgulanan aslında sanık değil polistir! (70 dakika)
3 Haziran Cumartesi - Saat: 19:00
Ankara Devlet Tiyatroları
Yazan: Ahmet Metin Önel
Yöneten: Ali Meriç
Oynayanlar: Koray Karaca
Dünden bugüne insanoğlunun bir mücadelesinin öyküsü. Yaşamda değişmeden, bükülmeden, en önemlisi de dik durarak ayakta kalanların trajikomik öyküsü. ‘Eyvah’ demenin bir zaaf, ötesinde bir yenilgi olduğuna inanan Nadir’in yine bu sözcükten hal ve söylem olarak kaçma çabası, insanın onur ve vicdanıyla sürdürdüğü yaşam yolculuğunun da bir özeti sanki. Gülmek, gülerek düşünmek ve düşünerek özdeşleşmek sahnede vücut buluyor. (70 dakika)
4 Haziran Pazar - Saat: 15:00 ve 19:00
Yazan: Şaban Ol
Yöneten: Berfin Zenderlioğlu
Oynayanlar: Sumru Yavrucuk, Deniz Çakır
Bir bekleyişin, belki de bir direnişin hikâyesi. Geçmiş ve şimdiki zaman arasına sıkışmış bir yağmanın yükünü taşıyan Eleni ve Gül’ün, bellek tazelemek ve unutmak için çocuk saflığıyla oynadıkları gülümseten parçalı yapının tamamıdır. ‘Geçmiş sadece güzel anılardan ibaret değil’ der karakter. Işıltılı şehrin içerisinde 6-7 Eylül’ün izlerini taşıyan yıkık, dökük bir ev. Çatlak porselen ürkekliğinde bakışlar. Kırılırsa belki de aşk sızacak kim bilir. İki Rum kadının gitmek ve kalmak arasındaki yaşanmışlıklarına, toprağa tutunmalarına, Rembetiko tadında küçük bir dokunuştur bu oyun. (100 dakika)