Güncelleme Tarihi:
Film haftasının açılışına Berlin Eyaleti Başbakanı Klaus Wowereit, Türkiye'nin Berlin Büyükelçisi Hüseyin Avni Karslıoğlu, Başkonsolos Mustafa Pulat, Pankow ilçesi Belediye Başkanı Matthias Köhne, oyuncular Hülya Koçyiğit, Sıla Şahin, İlker İnanoğlu, yönetmen Türker İnanoğlu, Berlin Eyalet Meclisi'nden bazı milletvekili ve çok sayıda sinemasever katıldı.
Wowereit, yaptığı konuşmada, Türk Film Haftası'nın 10. yılının kutlandığına dikkati çekerek, film haftasına başlamanın zor ve cesaretli bir iş olduğunu, bunu gerçekleştirenlere teşekkür ettiğini belirtti. Bu yıl ana konunun İstanbul ve Berlin'in İstanbul ile kardeş şehir olduğuna işaret eden Wowereit, iki şehir arasındaki ilişkilerde bir dönem durgunluk olduğunu, ancak bu ilişkilerin yeniden hayata geçirildiğini, kültürün bu konuda iyi bir araç olduğunu kaydetti. Film Haftası'nın açılış filmi olan "Zenne" ile ilgili de Wowereit, hoşgörü kültürünü geliştirmek, azınlıklara sadece saygı değil, onların kabul edilmesi gerektiğini belirtti.
Karslıoğlu da Türkiye'de film haftasının başladığı son 10 yıldan beri çok şey değiştiğini, demokrasinin canlandığını söyledi. Türkiye'de daha önce tabu olan ve konuşulamayan konuların artık dile getirilebildiğini belirten Karslıoğlu, "Yönümüz demokrasi, daha çok demokrasi, daha çok insan hakları, daha çok AB. Buradaki dostların desteği ile daha çok AB. Bizi daha çok çeşitli yapacak, bizi daha zengin yapacak" dedi. Karslıoğlu, film haftasının konusunun ''İstanbul'' olmasından dolayı da memnuniyet duyduğunu ifade etti.
Hülya Koçyiğit ve Türker İnanoğlu'na ''Onur Ödülü''
Berlin Türk Film Haftası'nın açılışı kapsamında Türk sinemasına katkılarından dolayı Hülya Koçyiğit ve Türker İnanoğlu'na ''Onur Ödülü'' verildi. Hülya Koçyiğit'e ödülü oyuncu Kerem Can verirken, Türker İnanoğlu ödülü Almanya'da çeşitli dizilerde rol alan oyuncu Sıla Şahin'in elinden aldı.
Koçyiğit burada yaptığı konuşmada, sinemanın çok güzel bir dili olduğunu, bütün insanların birbirlerini anlayabilmeleri, birbirlerinin kültürlerinden haberdar olabilmeleri için sinemanın en güzel araç olduğunu belirtti. "Berlin'in benim hayatımda çok önemli bir yeri var" diyen Koçyiğit, "Susuz yaz" filminin Berlin Film Festivali'nde en iyi film ödülünü aldığını, bunun kendisinin sinemada tanınmasına yol açtığını kaydetti.
Almanya'da iki Türk filmi yaptığını belirten Koçyiğit, Berlin'de Kreuzberg semtinde 30 yıl önce çektikleri filme de "Almanya acı vatan" ismini verdiklerini kaydetti. Türklerin 30 yıl önce kendilerini burada ikinci sınıf vatandaş olarak hissettiklerini ifade eden Koçyiğit, bugün ise entegrasyon sorunun kalmadığını gördüğünü, Türklerin güzel işler yaptıklarını ve çok güzel sinemacıların yetiştiğini belirtti. İnanoğlu da kendisinin perdenin arkasında olduğunu, perdenin arkasındayken oyunculardan çok daha heyecanlı olduğunu ifade etti. 20 yaşında sinemaya adımını attığını ve 55 yıldan bu yana sinemadan bıkmadığını belirten İnanoğlu, bugüne kadar dur durak bilmeden çalıştığını, 198 uzun metrajlı sinema filmi, 2 bin 620 bölüm de televizyon dizisi çektiğini ifade etti. Bu çalışmalarını sürdüreceğini belirten İnanoğlu, "Genç sanatçılara faydam dokunduysa ne mutlu bana" şeklinde konuştu.
Türk Film Haftası'nda gösterilecek olan bazı filmler şöyle: "Gelin, Hudutların Kanunu, Zenne, Güzel Günler Göreceğiz, Unutma Beni İstanbul, Kurtuluş Son Durak, Aşk Ve Devrim, Gölgeler Ve Suretler, Geriye Kalan, Mar/Yılan, Kaybedenler Kulübü, Labirent, Bir zamanlar Anadolu'da, Bu Son Olsun, Geriye Kalan.