Avrupa da İran'a tavır alıyor

ÜNİVERSİTELERİN özelleştirileceği haberi üzerine sokağa dökülen İranlı örencilerin gösterileri rejimi değiştirecek kitlesel hareketlere dönebilir mi? Şimdiden kestirmek zor, ama bugünden itibaren İran üzerindeki baskıların artacağı kesin.

Bugün Viyana'da Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı Başkanı El Baradei'in, İran'ın nükleer silahlar anlaşmalarını ihlal edip etmediğine dair rapor örgüt içinde guvernörlerin eleştirilerine açılırken, Avrupa Birliği Dışişleri Bakanları da İran ile ilişkileri ele alıyorlar.

Gelen ön haberlere göre, rapor olumlu değil. İran'ın tam olarak yanıtlayamadığı birçok soru olduğu ileri sürülüyor.

Ancak Baradei, bu görüşmelerde İran'a karşı ‘‘siyasi önlem alınması’’ talebinde bulunmayacak.

Bu da, Washington'un ısrarına rağmen İran konusunun hemen BM Güvenlik Konseyi'ne gönderilmemesi demek.

Ama, önümüzdeki bir iki ay içinde İran nükleer silahların sınırlandırılması anlaşmasının, denetimlerin derinleşmesine izin veren ek protokolünü imzalamaya yanaşmazsa Eylül'de BM Güvenlik Konseyi'nde İran sürecinin başlaması kesin.

* * *

AVRUPA Birliği, Irak'tan çıkardığı dersle bu kez İran konusunda hızlı ve etkin politikalar üretme çabasında. Bugün dışişleri bakanlarının toplantısında İran'a yaptırım konusu tartışılacak.

Geçen yıl Aralık ayında Avrupa Birliği ile İran arasında ekonomik ilişkilerin geliştirilmesi ve ticari ilişkilerin artırılması için temaslar başlamıştı. Bugünkü toplantıda bu kararın gözden geçirilerek, İran'ın nükleer silahların sınırlandırılması anlaşmasının ek protokolünü imzalamaması durumunda ilişkilerin askıya alınması bekleniyor. Ama daha da önemlisi ilişkilerin devamı için Tahran Yönetimi'ne insan haklarına uyma koşulunun getirilmesi.

Eğer gösteriler sürer ve devlet içindeki radikal güçler kontrol edilemez ve çatışmalar tırmanırsa İran'ın etrafındaki yalnızlaştırma çemberi daha da daralabilir.

Bir başka faktör ise Rusya. Rusya da gelişmeleri dikkatle ve temkinle izlerken İran'a açık çek vermiyor.

Ortadoğu'nun yeniden biçimlenmesi sürecinde ibre İran'a kayarken, bu haritanın Kafkasya'yı da kapsadığını gözden çıkartmamak gerekiyor. Gözden kaçtı belki ama Gürcistan ve Azerbaycan'da Amerikan askeri varlığı artırılıyor.

Ortadoğu Kafkasya'dan başlıyor. Bu haritaya bir göz atın, kendinizi nerede buluyorsunuz? Yeniden biçimlendirilmekte olan bu haritanın tam ortasında değil mi?

UYGULAMA VE BİZ

BU hafta sonu Selanik'te yapılacak Avrupa Birliği Zirvesi'nde Kopenhag kriterlerine uyum konusunda attığımız adımlara destek verilirken, bunların uygulamasının önemli olduğu da söylenecek yüzümüze. Biz bu ‘‘uygulama’’ meselesini pek kavrayamıyoruz.

Bu sürecin başarısında devlet kadar sivil toplumun da önemi vardır. Uyum paketlerinin, yapılan yasal değişikliklerin uygulanmasını biz isteyeceğiz. Biz uygulatacağız. Kopenhag kriterlerini sivil toplum hayata geçirecek, takipçisi olacak. Yani uygulama sürecinin birnci sorumlusu benim, sensin, biziz... sivil toplum.

Dün sabah, Beşiktaş Barbaros Bulvarı'ndan hareket eden bir grup kadının arkasından el salladım. Kürt sorunu gibi Türkiye'nin bütün sorunlarını, şiddete ve silaha başvurmadan çözmesini isteyen Kadınların Barış Masası Kampanyası Örgütleme Girişimi, savaşarak yenişme değil, konuşarak anlaşmanın savunuculuğuna soyunmuşlar. Diyalog ortamına katkı amacıyla Bingöl'e yola çıktılar. Bugün Bingöl'de yuvarlak masalarını açacaklar.

Katılmak istediğim halde katılamadığım bir başka etkinlik de ‘‘Doğu'ya Sanat Köprüleri’’. Van ve Kars'ta Türk filmleri gösterimleri düzenleniyor, sanatçılar halkla buluşuyor. Sanatı paylaşmak birliğin, birleşmenin, iletişimin en dolambaçsız yolu. Sivil toplum bu girişimlerle sesini duyuruyor, güçleniyor. Sivil toplum güçlenmeden kofluklardan kurtulmak mümkün değil.
Yazarın Tüm Yazıları