7 KASIM STRES FARKINDALIK GÜNÜ
Birçoğumuzun vize dönemi olduğunu varsayarsak midemize giren krampların, bir türlü geçmek bilmeyen migren ağrılarının, bir anda vuran baş dönmelerinin ve göz kararmalarının göz ardı ettiğimiz bir sebebi var: stres katili. İnsan biyolojisi fiziki aksiyon göstermekte sandığımızdan da iddialı olabiliyor. Bedenimiz gündelik telaşın içerisinde herhangi bir sebepten baskı altında hissedebilir, farkında olmadan sürekli bir endişe duyuyor bile olabiliriz. Tam da aynı sebepten Uluslararası Stres Yönetimi Derneği (ISMA) hem bireyler hem şirketler özelinde stresi nasıl ele almamız gerektiğine dair bu özel günü yaratıyor. Stres Farkındalık Günü, sağlığımız söz konusu olduğu için bu probleme daha stratejik yaklaşmamıza ön ayak olan bir dizi etkinliğe ev sahipliği yapıyor. Artan kan basıncı, kalp hastalığına yatkınlık ve bağışıklık sisteminizi alt üst eden bu problemle başa çıkmaya başlamak için hayatınızdan bir gün daha çalmayın. Kendinize ve hayatınıza bakarak başlayın ve stres noktalarınızı çözmek için adımlar atın. Sağlıklı bir beslenme programı, düzenli olarak yapacağınız meditasyonlar ya da size iyi gelecek bir hobi edinmek stratejinizin bir parçası olabilir.
8 KASIM GUINNESS DÜNYA REKORU GÜNÜ
İnsan dayanıklığının ve yaratıcılığının bir sınırı olmadığını bize her yeni rekorda hatırlatan bir oluşum: Guinness Rekorları’na aşina olmayan yoktur aramızda. 1951 yılında Sir Hugh Beaver’in av arkadaşları arasında kuşların hızı hakkında yaptığı bir tartışmadan ilham alarak doğan Guinness Rekorlar kitabı, Norris ve McWhirter’in derlemeleriyle ilk kez 1954’te basıldı ve büyük bir başarıya ulaştı. Sonrası ise malumunuz, yeni rekorların türemesiyle birlikte her sene yeni baskısıyla raflardaki yerini alan kitap birbirinden ilginç bilgilerle dolu. Siz de bu kitabın son baskısını edinerek yaratıcılığın sınırlarında gezinebilir hatta bu özel günde sizi bu kitabın bir parçası kılacak rekor üzerine kafa yormaya, düşüne egzersizleri yapmaya başlayabilirsiniz.
9 KASIM DÜNYA ÖZGÜRLÜK GÜNÜ
Seçim özgürlüğü, sevdiğimiz insanla ilişki içinde olma özgürlüğü, seyahat özgürlüğü, ifade özgürlüğü… Dünyanın birçok yerinde özgürlük ‘verilen bir şey’ olarak tanımlanır. Tabii ki herhangi bir kalıba sığmayacak kadar farklı anlamlardan da beslenebilir. Fikrinizi söylemekten korkmadığınız bir hayat yaşıyorsanız, ne mutlu size. Ama bir gerçekle de yüzleşmenin vakti… Özgürlüğün temel bir insan hakkı olduğunu göz ardı eden topluluklar ne yazık ki hala varlığını sürdürüyor. Berlin Duvarı’nın yıkılışına dair imgelerde, Özgürlük Heykeli’nin hikayesinde, sanat tarihinde öne çıkan dini ve mitolojik birçok eserde… Dikkatle baktığınızda onu her yerde görmeniz mümkün. Farklılıklarımızın bizi birleştirmesi ve çeşitlendirmesi gerekirken gün geçtikçe ayrıştırdığı bir dünyada edindiğimiz özgürlükler, bizi birleştiren birer kazanıma dönüşebilir. Birçok yıkıma rağmen geç kalmadığımızın en belirgin çizgisi özgürlüğümüze olan düşkünlüğümüzle oldukça doğru orantılı aslında. Özgürlüğün, olumsuzlukları bozabilecek bir gücü, doğası var ki, kuşku yok ki bunu siz de kalbinizde hissediyorsunuz. İşte tam orada buluşalım!